10
Haziran
2025
Salı
ANASAYFA

Milli “Erozyon”; Yeller Alıyor, Sular Götürüyor!


Su ve rüzgâr taşları bile “aşındırır”… Farkında bile olmazsınız… Tâ ki, o “taşlar” yerlerinde bile ağır olmayana ve sonunda, yok olana kadar! Çiçekler gözlerinizin önünde büyürken, fark etmezsiniz... Tâ ki, o çiçekler zehirli bitkilerle dolu bir orman olana ve zehirli sarmaşıkları başımıza dolanana kadar! Bütün bunlar şimdi olmakta- Ülkenin taşı, toprağı ve tüm değerleri çıkarları “aşındırılmakta” – “erozyona” uğramakta!.. Erozyona uğratılmakta!

ATATÜRÇÜLÜK

“Atatürk’e, Atatürkçülüğe –ulus devlete ve Cumhuriyete bağlıyız” amentülerini, adet yerini bulsun diye, tekrar ederken, zamanın, meçhullere akıp giden “suları” ve her yönden esen “muhalif rüzgârları”, “Anıtkabirin” ve meydanlardaki heykellerini -ve O’nu “aşındırmakta”!

TÜRK ORDUSU

Cumhuriyetimizin ve milletimizin omurgası olan Türk Ordusu, “Türkiyenin en saygın kurumudur” derken, içeriden ve dışardan estirilen rüzgârlar ve akıtılan sular, bu varlığımızın gücünü ve saygınlığını “aşındırmakta”! Suçları, tutuklu generallerinki gibi, Atatürkçü olmaları olan, genç Subayların, “Ergenekon kapsamında” tutuklanmaları ve Ordunun onlara sahip çıkamaması, bu “aşındırma” operasyonun gereği!

AB, BAĞIMSIZLIK – MİLLİ EGEMENLİK

Atatürk’ün “hangi bağımsız millet vardır ki, yabancı efendilerin plan ve projelerine göre kalkınsın çağdaş uygarlık düzeyine öyle ulaşsın ” dediği, her vesileyle, hatırlatılıyor. Ama bütün milli değerlerimize, orduya ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne musallat “Avrupa Birliği” süreci, bugünkü iktidarın programında en baş yerde, Mustafa Kemal’in çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmak hedefinin, tam tersi! Ama gafiller, bunların aynı olduğuna ya inanıyorlar-ve milleti de inandırmaya çalışıyorlar! Bu sırada “sular rüzgârlar” bu kavramı da “aşındırıyor”; O “Kaya” da, Avrupalıların uydusu olarak, boşluğa fırlatılacak!

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” sözleri “ağızlara pelesenk” ama bu milli egemenliğimizi her alanda yabancılara satmış veya kiralamışız ve ve bununla adeta, iftihar ediyoruz! Nerdeyse, TBMM kürsüsünün üzerindeki, Anayasanın değiştirilemez hükmü de, “aşınıp”, silinecek!

KIRMIZI ÇİZGİLER-GÜNEYDOĞU

Bir zamanlar “milli siyaset belgesi” ve buna göre “kırmızı çizgilerimiz” vardı… O belge, bir kasada, hala muhafaza ediliyorsa, belki, rüzgâr ve su nüfuz etmez, ama “kırmızı çizgiler” çoktan aşındı sarardı ve yok olmak üzere!

Ordumuz, PKK ile mücadele ediyor ve sonuna kadar da edecek –her gün şehit gazi veriyoruz –“Akacak kan yerde durmaz” diyoruz… Fakat aydınlar ve iktidar, “barışçı çözüm- Kürtler de haklı” diye ve Barzani ve Talabani'den medet umuyor, hatta “Büyük Kürdistan”ın “inşaatına”, getirim mukabili, yardım ederek bu iradenin de ”aşındırılmasına” yardımcı olacaklar. Bu “aşındırma” o raddelere geldi ki, “Eşkıya başı ve kanlı katil” dediğimiz ve idam mahkûmu Abdullah Öcalan, handiyse affolunacak; yakın gelecekte TBMM’ye seçilir ve kurulmasını önerdiği “Kürt-Türk Demokratik Cumhuriyetinin”, “eş-başkanı” seçilirse, hiç şaşmam!

DTP

Öyle ya, APO'nun “Demokratik Toplum (Kürt) Partisi”nin, onursal lideri olduğunu ve PKK ile organik bağlarını, herkes, bu hükümet de biliyor da, bu konuda da, öylesine “aşındırılmışız” ki bu Partinin kapatılmasına karşı çıkılıyor. Güneydoğu sorununu, onların TBMM’deki “mevcudiyeti” ve “yardımlarıyla” çözecekmişiz!

Üniter TC “aşınıyor” bütün ülkede Türk nüfus “aşınmakta” “Büyük Kürdistan” kendi içerimizde büyümekte...

KIBRIS-ERMENİSTAN

Daha sayayım mı? Kıbrıs'ta, Türk varlığı-KKTC Mehmet Ali Talat’ın Krıstofyas’la, eski AKEL silah arkadaşlığıyla, “aşındırılmakta”. Ermenistan konusu, Sayın Cumhurbaşkanı “jesti “ ile “aşındırılmaya” başladı,

ERGENEKON

Fakat şu sırada bütün bunları üzerine tüy diken, milletimizi ve ülkemizi “aşındırmakta” olan, asıl sel ve kasırga, karayel “Ergenekon Davası”… Bilinçli mi, bilinçsiz mi, hep aynı sepete koyan “Ergenekon Davası”.

Suçlu oldukları –hiçbir şüpheye mahal kalmamacasına, ispat edilecek gerçek suçlular varsa, onlarla, masum olanlar arasında, tefrik yapılmadan ve yeni tutuklanma dalgalarıyla, sürdürülmekte olan “bu dava“, ordumuz ve adalet ve ahlaki, kutsal olan, her şeyi, “aşındırmakta”!

Telefonlarda kişisel konuşmaların pervasızca, dinlendiği ve izlendiği, bir “korku ülkesi” – Orwell’in “Büyük Birader sizi izliyor” ülkesi oldu… Merak ediyorum; masum insanları manşetlerde teşhir edenleri, yargısız infaz edenleri, bir tarafa bırakınız, bu iddiaları ortaya atanlar, masum insanları hoyratça gözaltına alanlar – ülkeye, mevhum, ”Ergenekon Çetesinin”, verebileceği zarardan, fazla zarar verdiklerinin, - aslında, Türklüğü “aşındırdıklarının” farkındalar mı?

Eğer, uyanmazsak, bu “karayel” rüzgârları karışsında, “Ok meydanında, buhurdan” gibi kalırsak, korkarım, ezeli düşmanlar, “Türkler vardı- bir TC vardı, ama yeller aldı, sular götürdü” diyecekler! ***

Yayın Tarihi : 23 Eylül 2008 Salı 14:55:50


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Samsunlu Kemal IP: 88.252.162.xxx Tarih : 24.09.2008 00:34:20

Sayın Bakırcı Efe, Sayın Mehmet Cumhur, Sayın İzmirli Mustafa'ya karşı belirteceğim hususlar var; Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı Mücadelesi'ni verişini ve T.C Devleti'nin kuruluşunu "komplo teorileriyle mi" hazırladı ki, bu gün Cumhuriyetimizi ve Vatanımızı koruma çabalarımız komplo teorileriyle ve Ergenokon Davalarıyla bağdaştırılmaya çalışılıyor ?!.. Bırakın kardeşlerim !. - ne gerek var ki - zamanınızın Ali Kemalleri, Derviş Vahdedileri, Kürdi Saidleri, Damat Feritleri v.b gibilerle dalaşa girmeye.. Bu vatan hainleriyle muhatap olmayı ve de kara cahillere lâf yetiştirmeyi bırakın !, onların eğri hangi tarafını düzeltibileceksiniz ki ?.. Gerçek Türk Milliyetçisi-Irktaşım kardeşlerim; "Aklınızdan çıkarmayın ki parçalayıcı iç güçlerin (PKK) ve tahakkümcü dış güçlerin (AB,ABD) etkisi altında kalarak Frankeştayn'ın "Montaj Teorisi"ni hazırlayanlar, nasıl olsa eninde sonunda kendilerini helâk edeceklerdir. Bu "Yorum Çerçevesi" cahilliğin ve irticanın zehirli hapını içip Türkiye Cumhuriyetine ve lâikliğe ve de Atatürk Milliyetçiliğine karşı midesi bulananların- başı dönenlerin "midesini ve zehir dolu beynini temizleyecek" tedavi merkezidir. Bu gerçeği bilin ve müsterih olun!: "maraz bu kişilerin nüfusumuzda çok az yer teşkil etmeleridir ve AB, ABD, PKK gibi virüslerden etkilenen sınırlı bir vakadır" (Bunlarda tarihsel-genetik bir faktör vardır) Not: Hitap ettiğim sayın milliyetçi kardeşlerim!; Belki beni de 29 Ekim'de, "29 uncu dalga olarak Ergenokon Mahkemelerine -temizlik harekâtı olarak- sevk ederler..