1
Mayıs
2025
Perşembe
ANASAYFA

Tarihten Sayfalar


FRANSIZLAR- ERMENILER-AMERİKALILAR 
VE KUVVAY-MİLLİYE (1921)


ABD’nin yeni Cumhurbaşkanı olması muhtemel siyahî aday, Barack Odama, Ermeni diasporası oyları için, “Ermenilere Soykırımı yapıldı” diyor ve eğer Başkan seçilirse, böyle bir tasarıyı Kongreye getireceğini söylüyor! Fakat “nev zuhur” Dama’nın Erineni konusunda ne kadar bilgili olduğu çok şüpheli! Hem hep söylüyorum artık bu gibi iddialara itibar etmek, hatta Amerikan Kongresinden de, “Ermenilere soy kırımı yapıldı” diye bir kanun çıksa, ne yazar - çıkmazsa, ne yazar; Tarihimiz, yabancılara mı emanet? Şu ezikliklerden bir kurtulabilsek!

Bu vesileyle, bizde de, “Ermenileri kestik” diye dövünen Baskın Oran-Halil Berktay-Elif Şafak ve Orhan Pamuk’a vb. yeni fırsat çıktı. Öteden beri, Mustafa Kemal’i, kıyısından, köşesinden, “irdelemeye” çalışan, sözde Aydınlardan “Ayşe Hür” adlı bir, sözde tarihçi, malûm TARAF’taki yazısında, durup dururken “ İstiklal Mahkemelerini” konu yaptı… Gelecek hafta da Ermeni arşivlerine girecekmiş! Bakalım çöplüklerde neler bulacak?

KILIÇ ALİ’NİN ARŞİVİNDEN

Rahmeti Baba Kılıç Ali’den bize fazla para, mal mülk kalmadı. Şerefli bir isim ve hatıraları ve arşivi kaldı. Notlarını, Hulusi Turgut, kocaman bir kitap haline getirdi-İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayınlandı- ve şimdi, 10. baskısı yapıldı. Diğer evrakı özellikle Ayıntap Maraş mücadelesinde Ermeni kiliselerinde ve Amerikan okulunda ele geçen belgeleri Genelkurmay Tarih Dairesine göndermiştim. Kitaplığımın büyük bölümünü de, Harp Akademilerine ,-Harp Okullarına bağışladım ve bağışlamaktayım. Ölünce vasiyetim, varislerimin, kalanları da, bu kurumlara vermeleri! Çünkü bunların en iyi değerlendirilecekler yer bu kurumlar!

Şimdi elime bu arşivden, her nasılsa, kalan bir belge geçti. Ermeni dostlarına ithaf ederek çevirisini yayınlıyorum: Belge, biri Protestan, diğeri Katolik, iki Ermeni papazın. 2 Kasım 1921’de Ayıntap’da (Gaziantep) , tarafından Fransız Komutanına Fransızca yazılmış bir mektup: Çevirisi aynen şöyle; 

“ AYINTAP 2/ XI 71921

Sayın Komutan Garbi es
Antep Sancağı İdari Müsteşarı

Sayın Komutan (Monsieur le Commandant)
Son günlerde Fransız mahkûmlar, Amerikalı bir gezgin ve Maraş’tan gelen çok sayıda insanla yaptığım görüşmelerden tam bir mutabakatla öğrendiğime göre Maraş’ta bulunan Ermenilerin hali son derece perişandır.
Maraş katliamından kurtulabilen az sayıda Ermeni, şu anda Kemalistler tarafından işkence ve zulme tabi tutulmaktadır. Son günlerde aralarında bir Ermeni Keşiş ve Papazının da bulunduğu yaklaşık 20–25 kişi, Sıkı Yönetim Mahkemesinde, ) Fransızlara casusluk suçundan yargılanmak üzere tutuklanmışlardır. Öte yandan öğrendiğimize göre Mustafa Kemal l Mahkemesinde yargılananların tümü idama mahkûm olmuş ve bu yolla asılanların sayısı 15.000 kişiyi geçmiştir.
Bu nedenle ekselanslarından dilemekte bulunduğum şefaat için gurur duymaktayım. Bu masum Ermenilerin hayatlarının kurtulması için gayretinizi istirham ediyorum… Kemalistlerin kısa bir süredir kendilerini Fransa’nın dostu olarak kabullenmeleri,
Sizin müdahalenizi sonuç verir bir duruma getirebilir… Eminim ki, Sayın Komutan bu konuda imkânlarını kullanmaktan çekinmeyecektir, üstelik bu bir insani konudur… Cevabınıza intizar ederken, size en derin teşekkürlerimi arz eder ve her şeye muktedir olan yaratıcının size her türlü mutluluğu vermesini dilerim. Protestan Papaz (Pasteur) Katolik Viker (Le Vicaire )
(isimler tam okunamıyor)

SON ÇIRPINIŞ

Dikkat edin; bu mektubun tarihi 2 Kasım 1921… Bundan hemen önce, 9 Haziran 1921’de, Fransız Hükümetinin Temsilcisi Franklın Bouıllon, Ankara ya gelmiş ve Fransa ıle yeni Tür Devleti arasında Fransa’nın “misak-ı milliyi” tanımaları konusundaki antlaşmanın zemini, hazırlanmıştı.

Kısacası, o zamana kadar kendirlerine Ayıntap ve Maraş’ta, fiili destek vermiş olan ve Ermeni komitacılarına Fransız üniformalarıyla vahşet yapmalarına destek olmuş Fraksa, “Kemalistlerin” cephelerdeki başarıları üzerine gerçegı görmüşlerdi! Ve bunun üzerine almıştı Ermenileri bir telaş! İşte bu mektup da bunun için yazılmıştı!

KILIÇ ALİ’DEN FRANSIZ KOMUTANLARA…

Bu vesileyle başka bir belgeyi, “Ayın tabı” işgal eden Fransızlar daha önce Ermenilere destek verirken, Babam Kılıç Ali’nin, Fransız Komutanı Albay St Marı’ye şu mektubu yazmış! (aynen)

“Effendi: Cihanni beşeriyeti (ınsanlık alemini), zalim ve mazlum diye ikiye ayıran ve Çanakkale zaferine ragmen Turk ordusunun da mağlubiyetiyle neticelenen Harbi umumi, insanları serbest bir hayattan mahrum edecekse kureiarz gene ala boyanacak ve daha yüz binlerce insane ifnayı hayat edecektir…

Tarihin beş asır evvel kaydettiği Turk- Fransız dostluğunun bugünkü feci manzarası Kanuni Süleyman’dan dostluk dileyen (4.Francois ) nin hatırasını kâfi derecede rencide edecektir…“Efendi; Coğrafya, torah ve etnografya fiilen ve ilmen ispat ederler ki Antep ve havalisi tamamile Turk olduğu halde milliyetperverlik iddiasında bulunan Fransızlar tarafından işgal edilmiştir…“Effendi; Haksiz işgaller tarihinde sizin bugünkü hareketleriniz en seni bir sahife işgal edecektir. Şerefli bir ordunun ve haysiyetli bir zabitin icrasından çekineceği pek bayağı hareketleri Fransız ordusunun ve bir Fransız kumandanının yapması beş yıl Türklerle harbetmis bir asker için ne şerefsiz bir istikbaldir…“Effendi, en vahşi milletlerin en iptidai memleketlerde bile hürmet ettiği ibadethaneleri, medeni Fransız ordularının, o dünyada din hürriyetini verdiğini iddia eden Fransız milletinin hem de ibadet edildiği bir anda bombardıman etmesi, miralay bey, Fransız milletinin yüzünün kızartacak bir şenaattir… Masum çocukları ve hürmete layık kadınların korumaksızın şehirlere ateşe veren bir ordu tahkir ve tezyife müstahak bir surudur… Muhasara ettiğiniz bir şehirden para, erzak ve eşya istemeniz pek adi dilencilik, yol kesen, koy basan eşkıyanın yaptığı pek bayağı bir şekavettir… Vatanlarında hur ve müstakil yasamak isteyen Türkler sizin bu zekâvetinizden nefret ederek halas için çalışıyor.
Vatan için çarpışan bir millet eşkıya değildir. Sizin gibi hakki olmadığı topraklara ayak basıp masum insanlara atan, köyleri basan insanlar ancak eşkıya sayılır. Ihtiramatımı Kabul buyurununuz Miralay Bey! Ayıntap Maraş Havalısı Kuvvay-Milliye Umum Komutanı Kılıç Ali”

Kılıç Ali başka bir Fransız Komutanı – sonra Antep Müdafaası hakkında “Türk Verdün, adlı bir kitap yazacak Franszı Komutanı Albay Abadi’ye de bır kesin uyarı vermiş: O sırada Fransızlar izzetinefisleri kırıldığı için için Antetteki kuvvetlerini daima takviye ediyorlar… Halk bütün evlerini ve sokakları tahkim etmiş mutafa tertibatı almış ve sokak savaşları bütün şiddetiyle, başlamış bulunuyordu.

Albay Abadi, Kilic Ali beyden aldığı şiddetli ültimatomlara pek sinirleniyordu.İşte bunlardan bir ültmatom:

Fransiz kumandani mosyo Abadiye
“Milletten doğan bir kuvvetin reisi olmak ve o milletin itimadına mazhar bulunmakla mes’ut bulunduğumu size ihbar eylemekle kesbi fahrederim
.

1. Kendi toprağımda yasayan bir millet ecnebi kumandasını ne ister, ne Kabul eder.

2. Turk milletinin bu baptaki kararı kat’ıdır. 3 Mayıs 1920 günü saat on ikiden evvel şehri terk etmezseniz Turk ahali şehri muhasara edecek ve her tarafa giden yolları seddedecektir. Bu suretle müthiş hücumlara maruz kalacaksınız bu uğurda dökülecek kanların mes’uliyeti size racidir.

3. Şehri terkettiğiniz takdirde hiçbir tecavüze maruz kalmayacağınızı tahmin ederim
.

Antep havalisi umum kumandanı
Kılç Alı


Ve sonunda da, terk ettiler gittiler.

Ayıntap – Maraş savaşlarının acıları çok! Ve sonunda zafer Anteplilerin, Maraşlıların zaferi. Babam bana bu konuda şöyle demıştı. “”Mustafa Kemal bana KILIÇ ALI adını bır savaş sembolü-simgesi olarak verdi. Antepliler Maraşlılar muzaffer olmuşlarsa bu benim değil onların zaferidir. Benim adım bir direniş simgesiydi- o kadar”.

Zafer den hemen sonra İstanbul’dan bir Babama ve Silah arkadaşı Yörük Salim’e bir telgraf gelir : “Bir oğlunuz bir de kızınız oldu” diye! Hangisinin ki erkek hangisinin ki kız belirtilmemiş” Cevap:”Kızın adı ‘Muzaffer’ erkeğin adı ‘Zafer! Olsun!”

ACI BİR ÖYKÜ

Bu savaşlar esnasında Babam müfrezesiyle Maraş’tan Antebe giderken Fransız Üniforması giymiş Ermeni komitacıların içine kadın ve çocukları doldurup yaktıkları bir camiye varır! Bize anlatırken hala gözleri yaşarırdı: “bebelerin derileri ellerime yapıştı” diye. Ben sormuştum “Sen ne yaptın baba?”diye! Gözlerimin içine baktı ve sordu: “Sen ne yapardın oğlum?”

Bilmem, Oran, Berktay, Şafak ve Pamuk vb. anlatabildim mi?

GAZİNİN DÖRT SUVARİSİ

Zamanın en okunan yazarlarından Burhan Cahit’1892*1943 (Morkaya), 1931 de Gaziantep ve Maraş savaşları konusunda “Gazi’nin 4 Süvarisi “adlı bir kitap yazmıştı…(yukarda bu kitaptan alıntılar var) Şimdi 2008’de Gaziantep Büyük Şehir Belediye başkanı Dr Asım Güzelbey bir vefakarlık örneği vererek * ve Gaziantep Belediye Başkanlığı Kültür işleri müdür Hülya Yıldız‘ın gayretiyle bu kitabın tıpkı baskısını “Atatürk’ün Dört Süvarisi” başlıkla ve Ilustrasyon grafik ustası Mehmet Bal’ın nefis kompozisyonu kapağı içinde yayınlamakta… Gazi’nin Allah Yüzünüzü ak etsin diye havaliye gönderdiği 4 süvariden biri üsteğmen Asaf (Kılıç Ali) Süvari Yüzbaşı Yörük Selim, Topçu Yüzbaşı Osman (Tufan) ve Hasan Efe adlı kahraman bir ”çeteci” 4 süvarisi idi. Bu Kılıç Ali havaliye talimat verirken Maraş Mutassarıfı Cevdet bey telegrafta soruyor ; “Zati aliniz kimsiniz?” diye. Cevap; “Bir ferdi millet”, İsminiz ne? “Ali” Nasıl Ali?” “Sine-i milletten doğmuş bir Ali!”…

FIKRA

AT VE İT MESELESİ:

Süleyman DEMİREL Cumhurbaşkanı iken Gaziantep’e gelmişti. Ticaret Odası Salonunda bir toplantı düzenlemişlerdi. Ancak Ticaret Odası, daha önce Sanayi Esnafı arasında birkaç röportaj hazırlamıştı. Salonda öncelikle bu röportajı yayınlamışlardı. Bir Tornacı, iş adamlarına verilen kredilerin, yanlış adamlara verildiğini Antep Şivesi ile şöyle anlatıyordu:
-Devlet AT’IN ÖNÜNE ET ATİ, İT’İN ÖNÜNE OT ATİ… Demişti.
Demirel en çok bu sözden etkilenmişti ve çok da gülmüştü: -Benim Vatandaşımın Zekâsı işte böyle çalışıyor… Diyordu…

G.ANTEP ÖZDEYİŞLERİ

• “Adamın Ömer diyeceği azgını büzüşünden belli”
• “Davacının becerilisi davasını önce mübaşire anlatır” (Kaynak:Mehmet Barlas)

Yayın Tarihi : 27 Haziran 2008 Cuma 01:19:35


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
efe can IP: 87.78.95.xxx Tarih : 28.06.2008 23:44:32

benim bu konuda anlamadigim birsey var.falan papazin hayati .falan papazin mektubu v.s.birinci sorum papazlar orda ne ariyordu(normaldir papazlar hiristiyanlari destekliyecekler)bu adamlar tarafsiz olabilirlermi.ikinci sorum ise baska insanlarin özelikle tarafsiz insanlarin hayat hikayeleri ve mektuplari yokmu .mesale alman subaylarin ve generalerin.ben kendim icin soruyorum bilen biri yorum yazsin lütfen.bütün insanliga saygi ve sevgilerimle.