“Kürt Açılımı” sürecinin ilk “perdesi” Habur’da, Diyarbakır’da oynandı; PKK’lıların lider kadrosu da, Avrupa’dan gelince sayı 150’yi bulacakmış! İlk “barış” kafilesini onbinlerce kişi zafer kahramanlarını karşılar gibi karşıladı. Avrupa kafılesi de bir iki güne kadar İstanbul’a gelince, herhalde onlar da bu şehirdeki bombalı-molotof kokteylli eylemlerin failleri -kahramanları-tarafından aynı coşkuyla karşılanacaklar!
Bu, sözde “barış” fakat aslında teröre, teröristlere teslimiyet “tezgahının” baş ortaklarından Erdoğan’ı, bu manzaralar rahatsız etmiş... Sorarlar; Sayın Başbakan bırakın devlet adamının uzak görüşlülüğünü, bir politikacı “yakın görüşlülüğü” ile bunların olacağını görmedi mi ki, şimdi hayret ediyor “Süreci şovlarla baltalamayın...” diye. Demokratik açılım sürecini akamete uğratmak, önünü kesmek, baltalamak, kardeşliğin, huzurun önüne geçmek için çabalayanlar var... “Her türlü kışkırtma ve tahriklere rağmen süreci tamamlayacağız.. dağdakilerın hepsi gelsin” diyor! Sayın Erdoğan “Hepsi” ve sonra da Apo gelince, dağdakilerin “bağdakileri kovacaklarını” göremeyecek kadar korkusuz bir “kaptan” mı?
ASIL VİZYON
Ama herhalde kendisinden çok daha vizyon sahibi Baykal ve Bahçeli, olacakları görmüşler! Baykal’ın, Erdoğan’la “mülakatının” kayıt altına alınmasını neden istediği, şimdi anlaşılıyor; Eğer Başbakan Erdoğan, dürüst davranıp, “açılımın” ilk safhasının, PKK’lıları dağdan, böyle indirmek olacağını söyleseydi, Baykal muhakkak “olmaz böyle şey” derdi, Erdoğan, sonra bunu inkâr edebilirdi!
Bundan sonra, hele bütün PKK’lılar dağdan inince, neler olacağını, kısaca ben söyleyeyim: T.C. teslim olacak ve Türkiye küçülüp “Büyük Kürdistan” olacak!
SAHİBİNİN SESLERİ
Yalakaları da, aynı şaşkınlık fakat gaflet ve pervasızlık içindeler... Fehmi Koru operasyonu “Acıyı bal eylemek” diye niteliyor.. Ama itiraf ediyor: “Yıllarca elde tüfek dağlarda gezen militanların törenle sınırdan geçip elini kolunu sallayarak kalabalığa karışması içimi acıttı” diyor! Ancak hemen tesellisini de buluyor: “Dağdan inişler bitip etraf sakinleştiğinde terörden azat olmuş bir ülkeye dönüşeceğiz. Çocuklarımızı askere gönderirken hangi hain kurşuna hedef olacağı endişesini yaşamayacağız; askerdeki çocuğumuzla her görüştüğümüzde bunun son telefon görüşmemiz olabilme ihtimali beynimizi kemirmeyecek. Her taşından ’şüheda’ fışkıran ülkemin topraklarına yeni şehitler vermeyeceğiz. Değerli kaynaklarımızı terörle mücadeleye değil, ülke kalkınmasına ayırabilecek, refahtan hissemize düşenden hepimiz yararlanacağız.”
Buna ancak "budalalar cenneti" denir. “Zehiri balla içirmek” denir! Koru sonunda herhalde, gene “acıttı” diyecek, ama artık teselliye de imkan ve mahal kalmayacak!
HUKUK-HUKUK DİYE
Bu olayda çok vahim bir durum var: “Hukuk, hak” diyenler, hukuku, adaleti gözler önünde çiğniyorlar... “Pişman değilim” diyenlere birileri “Hayır sen pişmansın, etkin pişmanlık yasasından faydalanacaksın” diyorlar... Yasa gereği terör suçu işleyip işlemediklerini sorup tahkik etmeden, iki üç dakikada salıverildiler. İktidardaki siyasi iradenin emrivakisi bu...
Aynı kolaylık Ergenekon sanıklarına neden gösterilmedi? Başbakan ve Adalet Bakanı eğer bunu şimdi, izah etmeseler de, hesabı muhakkak ilerde onlardan sorulur!
KAHRAMAN ERDOĞAN
Yalakalar Erdoğan’ı, Türkiye Cumhuriyetinin, Türklüğün, geleceği ve var oluşu pahasına göstermiş olduğu “cesaretten” (!) dolayı, yere göğe koyamıyorlar. Mesela Ahmet Altan: “Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye tarihinin en önemli ’liderlerinden’ birine dönüştü... Şu anda Türkiye’de Erdoğan’ın çapında bir politikacı yok” diyor!
Motosiklet kullananlardan bile ehliyet istenir; Erdoğan’ın bu büyük milleti idare etmek için “ehliyeti” var mı?... Recep Tayyip Erdoğan hakkında son hükmü en sonunda tarih ve Türk milleti verecek!***
TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNİN HAMİLİĞİNİ YAPAN BAHÇELİ VE KEZA ATATÜRKÇÜ TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN HAMİLİĞİNİ ÜSTLENEN BAYKAL, -sanki birlikte işbirliği etmişçesine- ÜZERLERİNE DÜŞEN GÖREVLERİNİ YAPMAYIP, GÜNÜNÜ GÜN EDEN PASİF SİYASİLER DURUMUNA DÜŞMÜŞLERDİR. BATI EMPERYALİSTLERİNİN UYGULADIĞI - çok başarılı diyebileceğim- METODLARI SAYESİNDE, BUGÜN ÜLKEMİZ KUZEY-DOĞUDAN ERMENİLERİN, GÜNEY-DOĞUDAN pkk ADI ALTINDA VAHŞİLERİN İŞGALİNE MARUZ BIRAKILMAKTADIR. GENE, BATI EMPERYALİSTLERİNİN YARDAKÇISI OLARAK - ferit ve vahideddin benzerleri - MÂLUM SİYASİLER, BU HAREKETLERİN YARATICISI VE DEVAMCISI OLARAK - açıkçadır - KENDİLERİNİ GÖSTERMEKTEDİRLER; HATTA, AMAÇLARINA ULAŞMAK İÇİN, TSK'YI DAHİ ELEMİNE ETMEK İÇİN GAYRET-GAFLET-DELÂLET İÇİNDEDİRLER. İÇTEN VE DIŞTAN ÜLKEMİZ PARÇALANMA NOKTASININ SON AŞAMASINA GELMİŞ BULUNMAKTADIR. YAKIN TARİHİMİZDE YAŞADIĞIMIZ ÖRNEKLERİ DİKKATE ALARAK, ANADOLUNUN BÜTÜNLÜĞÜNÜ SAĞLAMAK AMACIYLA TÜM TÜRK GENÇLİĞİNİ, "BÜYÜKLERİNİN VE ÇOCUKLARININ SELÂMETLERİ-VARLIKLARI UĞURUNA" ÜLKEMİZDE ÇANLARIN ÇALINMAMASI, KOMÜNİST YARDAKÇILARININ "sarı-yeşil-kırmızı" bayraklarını açmaması için, ANADOLUNUN BÜTÜNLÜLÜĞÜNÜN, OSMANLILARIN ÇOCUKLARI OLARAK DEVAMINI SAĞLAMAYA DAVET EDERİM.İ
Hazmettiremeyecekler. Anadolu'da gafıllık oluverdi nasıl oldu anlayamadım der....bazen halk'tan kişiler....Hazmettirmek isteyenler hazmettiremeyecek..Bir sevinç tablosuda oluşmayacak.....Bari ...bıraksalarda herşey olduğu gibi kalsa....Halkın gafıllığı münferit ve basitolaylardır.....ama....
istihbarat rumuzlu arkadaşım mjk için yaptığın tesbit doğru olabilir ama ben o mjk değilim.Biz aslanlar gibi vatansever insanlarız.BTÖ .ilede işimiz olmaz....Bizim Türkiye sevdalıları ile gönülbağımız var....istersen o mjk ismini değiştirir Türkuaz veya Türk rengi yapabilirim.....
10Ağustos1919 MustaKemal Atatürk'ün, Türk Milliyetçisi olan Aşiret Reisi Hacı Musa Bey'e gönderdiği mektup: "Düşmanlarımız bugün devlet ve milletimize karşı çok haince bir tavır alarak, ülkemizi tümüyle parçalamak, İslâm âlemi için asırlardan beri kanlarını döken milletimizin egemenlik ve bağımsızlık hakkını elinden alarak köle yapmak için gayret göstermektedirler ve atalarımızın bıraktığı anavatanda "bir Ermenistan yapmaya" uğraşmaktadırlar. Ferit'in Başbakanlığındaki Hükümet ise acizlik ve miskinlik içerisinde, idare dizginlerini, ne yazık ki, boyun eğidiği batı emperyalistlerine bırakıyor"
("Atatürk'ün Bütün Eserleri" Kaynak Yayınları. Cilt: 3, sayfa: 257)
"mjk" , Anadolu bozguncusu pkk militanlarının aralarında irtibat sağlamak için kullandıkları bir rumuzdur.