İSTANBUL- Beyoğlu İstiklal Caddesi üzerinde 13 Kasım 2022 tarihinde Suriye uyruklu terörist Ahlam Albashır tarafından gerçekleştirilen 6 kişinin öldüğü 99 kişinin yaralandığı bombalı saldırıya ilişkin açılan davanın ilk duruşması bugün yapıldı.
Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde meydana gelen bombalı terör saldırısına ilişkin aralarında bombayı bırakan Ahlam Albashır’in de bulunduğu 36 sanığın yargılanmasına bugün başlandı.
Marmara Cezaevi içerisinde bulunan salonda yapılan duruşmaya aralarında Ahlam Albashır’ın da bulunduğu 14 tutuklu sanık getirildi. Tutuklu 12 sanık ise SEGBİS sitemi ile duruşmaya katıldı.
KİMLİK TESPİTİ YAPILDI
Kimlik tespiti yapılan Ahlam Albashır, hiç okula gitmediğini söyleyerek “Okumayı biliyorum ama yazmayı bilmiyorum” dedi. Medeni durumu sorulan Albashır, “Boşandım” dedi.
AHLAM ALBASHIR SAVUNMA YAPMADI
İddianamenin Arapça tercümesinin sanıklara tebliğ edilmediğini söyleyen mahkeme başkanı bir numaralı sanık olan Ahlam Albashır’a yasa gereği bir hafta öncesinden iddianameyi okuması gerektiğini söyleyerek isterse savunma yapmayacağını hatırlattı. Sanık Albashır, daha sonra savunma yapacağını söyledi.
İddianamedeki iki numaralı sanık Ahmad Alhajmwas ise savunma yapacağını söyleyerek savunmasına başladı.
Savunmasında Ahlam Albashır’ı tanımadığını söyleyen sanık Ahmad Alhajmwas, sanıkları Adana’dan İstanbul’a getirdiği iddiasına ilişkin ise, “Ben arabayla gelirken 10 kişi vardı. Hepsi erkekti, bu kadın yoktu. Ben normalde bahçe işi yaparım bazen de işçi taşıması yaparım olay tarihinde de bir grup işçiyi getirmem söylendi” dedi.
İstiklal Caddesinde bombalı terör saldırısı gerçekleştiren sanıklar hakim karşısında
“EDİRNE’YE GÖTÜRMEMİ İSTEDİ”
Patlama sonrası Ahlam Albashır’ı Esenler’den alarak evine götüren korsan taksi şoförü Ahmed Carkes kaçak yollarla Türkiye’ye geldiğini iş bulamadığı için korsan taksicilik yapan kardeşiyle çalıştığını söyledi. Kardeşi Ammar Carkes aracılığıyla tanıştığı Halil isimli kişinin olay günü kendisini arayarak Esenler’den birinin alınması gerektiğini söylediğini anlatan Ahmed Carkes, “Bizim araç kardeşimde olduğu için arkadaşımdan araç alıp gittim. Yoldayken beni arayıp alacağım kişinin kadın olduğunu söyledi. Kızın ailesinden kaçtığını ve ona bin lira vermemi istedi. Kızı aldıktan sonra Halil yine aradı. Kızı Edirne’ye götürüp götüremeyeceğimi sordu. Ben de aracın emanet olduğunu söyleyerek götüremeyeceğimi söyledim” dedi.
“KIZIN TELEFONUNU KIRMAMI İSTEDİ”
Edirne’ye sabah götürmek üzere Halil ile anlaştıklarını söyleyen Ahmed Carkes, “Gece kızı misafir etmem için çok rica edince ben de kabul ettim. Halik Suriyeli kişileri kaçak olarak Türkiye’ye getirir. Bu kızın da sabah yurtdışına çıkacağını söyledi. Kızı eve getirdikten sonra Halil beni yine arayarak kızın telefonunu kırarak ona yeni bir telefon ve hat almamı söyledi. Halil yasadışı işler yaptığı için yakalanmamak için önlem aldığını düşündüm” dedi.
“BEN KATİL DEĞİLİM”
Ahlam Albashır’den hiç şüphelenmediğini anlatan sanık, “Hiç konuşmadığım için şüphelenmedim. Sonra polisin arkadaşımın aracını ve arkadaşımı gözaltına alındığını öğrendim. Ne olduğunu anlamak için çıktığımda marketin önünde polis yanıma gelip Ahmed olup olmadığımı sordu. Benim olduğumu söyleyince beni alıp karakola götürdüler. Patlamayı orada öğrendim. Kızın fotoğrafını gösterip nerede olduğunu sordular. Ben de kızın yerini söyledim” dedi. Olaydan önce Ahlam Albashır’ı hiç görmediğini anlatan Ahmed Carkes, “Kızın ne yaptığı ile ilgili hiçbir fikrim yoktu. Ben terör örgütü üyesi değilim. Savaş ya da silah eğitimi almadım. Ben kimseyi öldürmedim. Ben katil değilim” dedi.
“ADAM GELDİ KADIN GELMEDİ”
Ahmed Carkes’in ardından kardeşi Ammar Carkes de savunma yaptı. Halil isimli kişinin göçmen kaçakçısı olduğunu ve kendisine yolcu işi verdiğini söyledi. Halil’in kendisini sürekli farklı numaralardan aradığını anlatan Carkes, “Olaydan 5-6 gün önce Halil beni arayıp bir kadın ve bir erkeği Edirne’ye götüreceğimi söyledi. Olay günü de konum gönderip kadın ve adamı al dedi. Konuma gittiğimde erkek vardı. Halil’e sorduğumda, ‘kadın gecikecek sen adamı Edirne’ye götür’ dedi. Ben de onu Edirne’ye götürdüm” dedi.
“ELBİSELERİNDEN KOKU GELİYOR DİYE
Eve döndüğünde Ahlam Albashır’i evde gördüğünü anlatan Carkes, “Bana Halil’i nereye bıraktığımı sordu. Ben de Edirne’ye bıraktığımı söyledim. Yemekten sonra kardeşim dışarı çıktı. Sonra polisin onu aldığını duyduk. Halil’i arayıp bu kızla alakalı olup olmadığını sordum. O da bana kızın ailesinden kaçtığını düşmanları olduğunu söyledi. Biz de düşmanları bize zarar vermesin diye komşumuzun evine götürdük. İlk ulaştığımızda kızın elbiselerinden koku geliyordu. Kız kardeşimden kızın elbisesini değiştirmesini istedim. Orada otururken televizyondan patlama haberini duyduk. İnternette gördüğüm kadın da bize gelen kıza benziyordu. Fotoğrafı Halil’e gönderdim. O da bana ne şekilde olursa olsun kızdan kurtul dedi. Ben Allah’tan korkarım. Suç işlemem, kimseyi vurmam, kimseyi öldürmem” dedi.
“AİLEME DE ZARAR VERİR DİYE KORKTUM”
Haberi gördükten sonra korktuğunu söyleyen Carkes, “Sağlıklı düşünemedim. Kızın yanında bir şey olup olmadığını bilmiyordum. Aileme de zarar verir diye korktum. Zaten 10 dakika sonra polis gelip bizi aldı” dedi. Yaşanan olaydan dolayı üzgün olduğunu söyleyen Carkes, “Herhangi bir suç unsuru eylemde bulunmadım. Allah bütün ölenlere rahmet eylesin. Göçmen kaçakçılığından hakkımda hüküm verilirse kabul ederim. Ancak diğer suçlamaları kabul etmiyorum” dedi