24 yaşındaki Nazlı Sinem Erköseoğlu’nun, Paksoy Holding’in veliahtlarından Mahmut Emre Paksoy’un evinin olduğu apartmanın havalandırma boşluğunda cesedinin bulunmasıyla ilgili yürütülen soruşturmada savcılık, ağabeyi Emre ile kardeş Can Paksoy’un ‘kasten adam öldürmek’ suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmalarını istedi
Boston Üniversitesi mezunu 24 yaşındaki Nazlı SinemErköseoğlu, 26 Eylül’de, Paksoy Holding’in sahibi Mahmut Paksoy’un büyük oğlu Mahmut Emre Paksoy’un evinin bulunduğu İstanbul Gümüşsuyu’ndaki apartmanın havalandırma boşluğunda ölü bulundu. Genç kızın, eve ailenin küçük oğlu Can Paksoy ile Etiler’deki bir gece kulübünde eğlendikten sonra geldiği ortaya çıkarken, Sinem’in ölümü kayıtlara intihar olarak geçti. Savcılık ise olay anında evde olduğu belirlenen ağabey Paksoy ile kardeşini tedbiren tutukladı. İki kardeş 23 gün kaldıkları cezaevinden itiraz üzerine tahliye edildi.
‘PENCEREDEN ATTILAR’
Savcılık, Sinem’in ölümüyle ilgili yürütülen soruşturmayı tamamlayarak iddianameyi hazırladı. İddianamede ağabey Mahmut Emre Paksoy ile kardeşi Can Paksoy’un ‘kasten adam öldürmek’ suçundanmüebbet hapis cezasına çarptırılmaları istendi. Genç kızın, Can Paksoy ile eğlence dönüşü Paksoylar’ın evine gittiği öne sürülerek, burada bilinmeyen bir nedenden dolayı tartışma çıktığı, iki kardeşin de Sinem’i pencereden havalandırma boşluğuna attıkları iddia edildi.
AVUKAT: TUTUKLANSINLAR
Öte yandan Sinem’in babası Ergün Erköseoğlu’nun avukatı, dün ağır cezamahkemesine dilekçe vererek kardeşlerin tutuklanmasını istedi. Avukat, dilekçesinde Can Paksoy’un, Sinemile cinsel yakınlaşmada bulunmadığını anlattığını ancak bu yönde bulgular olduğunu belirleyen raporlar olduğunu kaydetti. İddianameninmahkemece kabul edilmesi halinde, Paksoy kardeşler ‘kasten adamöldürmek’ suçundan yargılanacak.
İŞTE ŞÜPHELER!
‘UYUYORDUM’ DEDİĞİ SAATTE İNTERNETTE
Evin sahibi Mahmut Emre Paksoy, daha önceki ifadelerinde saat 04.45 sıralarında kardeşinin arayarak kapıyı açmasını istediğini anlatarak, Can ile Sinem içeri girdikten sonra odasına geçip uyuduğunu iddia etti. Ancak yapılan incelemeler sonucunda, uyuduğunu söylediği saatte cep telefonundan internete bağlandığı tespit edildi.
9 PARMAK İZİNDEN 7’Sİ AĞABEYE AİT ÇIKTI
Olay yerinde Sinem’in parmak izine rastlanmadı. Bulunan 9 parmak izinden 7’si ağabeye ait çıktı. 2 parmak izi ise Sinem ile kardeşlere ait çıkmadı.
ÖLÜME GÖTÜREN TRAVMANIN SEBEBİ BELİRLENEMEDİ
Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi’nden gelen raporda, genç kızın ‘genel beden travmasına bağlı omur, çok sayıda pelvis ve kaburga kırıkları ile büyük damar ve iç organlarının yırtılmasına bağlı içkanama’ sonucu öldüğünün tespit edildiği bildirildi. Ancak raporda beden travmasının yüksekten düşme sonucu mu yoksa şüpheliler tarafından mı gerçekleştirildiğinin belirlenemediği kaydedildi.
KOMŞU SESİ DUYDU DEPREM ZANNETTİ, KARDEŞLER DUYMADI
Can Paksoy ifadesinde, eve girdikten sonra Sinem ile odaya geçip yattıklarını, Adana’ya gideceği uçağa binmek için de öğle saatlerinde kalktığını ancak genç kızı göremediğini öne sürdü. Can ve ağabeyi, herhangi bir ses duymadıklarını iddia etti. Ancak apartman sakinlerinden Habibe Çimçir, sabaha karşı şiddetli bir ses duyduğunu, deprem korkusuyla fırladığını anlattı.
İFADELER ‘HAYATIN OLAĞAN AKIŞI’ İLE ÇELİŞKİLİ
İddianamede, iki kardeşin ifadelerinde çelişkili anlatımlar bulunduğuna dikkat çekildi, Can’ın ağabeyine ‘Kız ortalıkta yok. Senin odanda mı?” şeklindeki sorusu ile uçağa yetişmek için evden çıkarken yine ağabeyine “Kız gelirse eşyalarını verirsin” sözünün, hayatın olağan akışına ters olduğu kaydedildi.