Türkiye Protestan Kiliseler Birliği komisyona yaptığı başvuruda ibadet yeri sorunları da yaşadıklarını belirtti
Türkiye Protestan Kiliseler Birliği’nin ibadet yeri konusunda yaşadıkları sıkıntılarla ilgili olarak TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na yaptığı başvuruda, cemaat üyelerinin büyük bölümünün ayrımcılığa uğramamak ve güvenlik gerekçesiyle kimliklerindeki din hanesine “İslam” yazdırdığı belirtildi.
Komisyon üyelerine dağıtılan “Türkiye’deki Protestan Cemaati’nin İbadet Yeri Sorunu” başlıklı raporda Türkiye’deki Protestan nüfusunun yaklaşık 3 bin 500 kişi olduğu anımsatılarak “İbadet özgürlüklerinin önemli bir parçası olan ‘ibadet yeri’ konusunda büyük sorunlar yaşamaktayız” denildi. Raporda şu ifadeler yer aldı:
İslam yazıyor
“İbadet yeri için başvurular, mahalle muhtarlığının kayıtlarına göre yapılmaktadır. Tüm Türkiye’deki cemaatin üye sayısı 3 bin - 3 bin 500 civarında tahmin edilmektedir. Yani protestanların bir mahallede yoğunlaşma olasılığı çok düşüktür. Bir mahallede yoğunluk olsa dahi, cemaat üyelerinin büyük kısmının kimliklerinin din hanesinde, ayrımcılığa uğramamak ve güvenlik gerekçesiyle ‘İslam’ yazmaktadır. Bu nedenle kişi Hıristiyan olmasına rağmen muhtarlık kayıtlarında gözükmemektedir.”
Yasal düzenlemelere rağmen uygulamada ibadet yeri açılmasının çok zor olduğu vurgulanan raporda, “Sorun, temel olarak protestanların ve diğer gayrimüslim grupların varlığının ve etkinliklerinin devlet kurumları tarafından bir tehdit olarak algılanmasından ve engellenmesi gereken faaliyetler olarak kabul edilmesinden kaynaklanmaktadır” ifadelerine yer verildi.
“Devletin kamu görevlerinin bakış tarzının değiştirilmesi” önerisinin yapıldığı raporda, yaklaşan yerel seçimlerin kendilerini olumsuz etkilediği vurgulandı. Raporda “Yerel yönetimlerin ve özellikle de belediyelerin, oy kaygısı ile kilise yaptıran veya yapılmasına izin veren kurum olarak gözükmemek için ibadet yeri ile ilgili taleplere olumsuz yaklaşmaları sorunu derinleştirmektedir” denildi.
İşte öneriler
Rapordaki Protestan Cemaati’nin sorunlarına ilişkin çözüm önerileri şöyle sıralandı:
- Gayrimüslim olan Türk vatandaşlarının hakları yerel makamlara etkin bir şekilde iletilmeli, kamu personeline bu yönde eğitim verilmeli.
- İbadet yerleri mevzuatı hafifletilmeli. Özellikle de 2 bin 500 metrekare alan şartı kaldırılmalı.
- Küçük ibadet yerlerinin kurulabilmesinin önü açılmalı.
- Belediyeler, ibadet yeri tahsisinde daha tarafsız olmalı.
- Belediyeler ve Kültür Bakanlığı’nın envaterinde bulunan, atıl veya ibadet amacı dışında kullanılan tarihi kilise binaları Hıristiyan toplulukların kullanımına açılmalı.
- Mülki amirin izin kriterleri net, herkes tarafından bilinen bir şekilde şeffaf hale getirilme