Maltepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aytekin Berkman, Türkiye'de tarımın hiçbir zaman ekonomik sektör olmadığına dikkat çekerek, Avrupa Birliği (AB) ile müzakere sürecinde en büyük handikapın tarımın temel yapısı olduğunu söyledi.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) tarafından "Tarım Öğretiminin 160. Yılı" dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Berkman, "1973 yılında AB ile imzalanan katma protokolde yazılı olan şeyi ortak tarım politikası olarak uygulasaydık şimdi hiçbir sorun yaşanmayacaktı" dedi. Geçen 22 yıllık süreçte hiçbir şeyin yapılmadığını öne süren Berkman, "Ortak tarım politikası olduğunu bizler de bilmiyorduk. Yeni yeni öğreniyoruz" diye konuştu.
AB'nin birinci koşulunun temel insan hakları olduğunu vurgulayan Berkman, AB'nin diğer konuları "Sonra görüşürüz" şeklinde bir politikayla yürüttüğünü iddia etti. AB'nin ortak tarım politakasının müzakere sürecinde yeni yeni incelediklerini kaydeden Berkman, şöyle konuştu: "AB'ye giren bir ülke hayvanlarını acı çektirerek öldüremez. Hayvan ticareti yapan bir kişi hayvanlarını bir günde ancak 200 kilometre götürebilir. Türkiye'de hayvan taşımaya uygun kamyon ve TIR yok."
Bakanlık nezdinde yapılan çalışmalarda tarama yapıldığını anlatan Berkman, tarımla ilgili 550 kuralın ortaya çıktığını ve bu kuralların olmazsa olmaz politikalar olduğunu söyledi. Geçmişte yapılan hataları da anlatan Berkman, "Destekleme diye söylüyoruz. 1970'li yıllarda bizlere 22 yıl süre verilmiş. Hatırlarsınız Türkiye'yi yöneten iki politikacımız kırsal kesimleri oy deposu olarak saydıkları için sanki Avrupa'da hiçbir şey yokmuş gibi davrandı. Nasıl uyutulduk, nasıl kandırıldık? 'Sana kim nasıl fiyat verdiyse ben sana 5 katını veriyorum' diyerek tamamen demogojiye, oy almaya yönelik hiçbir altı astarı olmayan gübreye süspansiyonu verildi. Halbuki kurallar koyulmuş. O tarihlerde bizim azotlu gübre o kadar ucuzladı ki deterjan fabrikaları süper fosfattan deterjan üretmeye başladılar. Bu, tarımı destekleme adına yapılan en büyük saçmalıklardandır. Gerçekten bizim o meşhur politikacılarımız Türk tarımının kurtulmasını kendilerine dert edinselerdi, halkımızı kandırmasalardı şimdi tarımımız kurtulmuştu" diye konuştu. AB'ye uyumdaki en büyük handikapın tarımın temel yapısı olduğunu belirten Berkman, Türkiye'de tarımın hiçbir zaman ekonomik sektör olmadığını dile getirdi.
Berkman, şunları kaydetti: "Tarım her zaman sosyal bir sektör olarak devam etti. Verimsizliği de ortada. Türkiye'de tarım alanı 28 milyon hektar. Bunlar da netleşmedi, hala tarımsal istatistikler net değil. AB'de bu 135 milyon hektar. Tarımda fiilen geçimini sağlayan nüfus 20 milyon, AB'de ise bu 15.6 milyondur. Temel handikap bu. Toplam işletme sayısı Türkiye'de 4 milyon, AB'de 7 milyon, bunları iyi analiz etmemiz gerekiyor."
Türkiye'deki işlenebilir tarım arazisinin 11 milyon hektara indirilmesi gerektiği görüşünü savunan Berkman, yapısal düzenlemelerin hem kurtuluş hem de handikap olduğunu öne sürdü. Berkman, Türkiye'nin AB'den bağımsız kendi politikalarını oluşturarak kırsal kesimlerle ilgili projeleri bir an önce hayata geçirmesi gerektiğini ifade etti.
Tarım öğretiminin 160. yılı dolayısıyla düzenlenen törende KSÜ Rektörü Prof. Dr. Nafi Baytorun, KSÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ercan Efe ile Ziraat Mühendisleri Odası Kahramanmaraş Şube Başkanı Yusuf Temizkan da birer konuşma yaptı. Törende ayrıca derslerinde başarı olan öğrencilerle aşama kaydeden öğretim üyelerine başarı ödülleri verildi.