Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Adıyaman Bölge Müdürü Besin Şişman ve TPAO yöneticileri, Adıyamanlı basın mensupları ile bir araya geldi.

TPAO'da basın mensupları ile bir araya gelen TPAO Adıyaman Bölge Müdürü Besin Şişman, katılımcılara Türkiye'nin petroldeki yerini anlattı. Türkiye'nin petrol alanındaki konumu hakkında basın mensuplarını bilgilendiren TPAO Adıyaman Bölge Müdürü Besin Şişman, TPAO'nun çalışmalarını ve Türkiye'de petrol konularına slayt gösterisi eşliğinde fotoğraflarla açıklık getirdi.

Petrol ile neler yapılabileceğine de değinen Şişman, Türkiye'nin ticarette her geçen gün komşuluk ilişkilerinin arttırdığını belirtti. Dünyada petrolün bitmeyeceğini vurgulayan Şişman, 1988 yılından 2008 yılına kadar mevcut petrolün 1,5 kat arttığını dile getirerek, orta doğunun petrolün yüzde 73.5'ine sahip olduğunu kaydetti.

Petrol ve doğalgaza olan ihtiyacın her geçen gün artacağını ifade eden TPAO Müdürü Şişman, "Dünyada 1 milyon 483 bin petrol üretim kuyusu bulunmaktadır. Bunların 30 bini kendiliğinden akıyor. 2007 yılında 105 bin petrol kuyusu kazılmıştır. 2008 yılında 114 bin kuyunun kazanılması hedeflenmiştir. Türkiye'nin petrolde söz sahibi olması için artık bir şeyler yapmamız gerekiyor. Petrol ve doğalgaz göz önüne alınırsa dünya devi İran'dır. Mevcut durumda İran dünyada birinci sıradadır. Günde 500 bin varil, 36
bin 80 metreküp doğalgaz ithal ediyoruz. Bakıldığı zaman dünyanın en büyük petrol şirketleri devlete ait şirketlerdir. Doğalgazda Avrupa gibi Türkiye'de Rusya'ya göbekten bağlıdır" diye konuştu.

Amerika ile İran arasındaki iç savaşın petrol nedeniyle yaşandığını söyleyen Şişman, "Amerika günlük 17 milyon varil petrol geçirdiği İran boğazları için İran ülkesini istiyor. Dünyada bu konuda gizliden gizliye bir din savaşı var" dedi.

Devlet olarak enerjiye önem verilmesi gerektiğini savunan Şişman, "Türkiye, ham petrol ve doğalgaz ithalatına yılda 20 milyon doların üzerinde para harcamıştır. Sanayileşen bu tür ülkeler ciddi manada vergilerini veriyorlar. İthalat ücretlerini ödeyebilmemiz için enerjiye ciddi manada önem verilmesi gerekiyor. Alt yapıyı iyileştirmek lazım. 1983 yılı öncesinde TPAO şirketti. Kurduğumuz birçok şirkette elimizden alındı. Bu durum bize sıkıntılar yaşattı. Petrolü ve genel olarak enerjiyi güvenlik meselesi olarak görmeliyiz. TPAO'yu özel bir yapıya kavuşturmak ve siyaset üstü tutmak gerekiyor. Nükleer enerjiye hızlı bir şekilde geçilmelidir. Nükleer enerjinin tek sıkıntısı atıklarıdır. Bu sıkıntıyı dünya ülkeleri nasıl hallediyorsa, bizde öyle çözeriz. Alternatif enerji kaynaklarına yönelmeliyiz" şeklinde konuştu.

Öte yandan katılımcılar, program sonrasında TPAO'nun kuruluşunun 54. yıldönümü nedeniyle açılan resim sergisini gezdi.