İç Anadolu Bölgesi’nin Yukarı Kızılırmak bölümünde, Kayseri İli’ne bağlı bir ilçe olan Pınarbaşı’nın kuzeyinde Sivas, batısında Bünyan, güneyinde Tomarza ve Sarız, doğusunda gürün bulunmaktadır. İlçe düz bir alanda kurulmuş olmasına rağmen güneydoğusunda Tahtalı sıradağları bulunmakta olup, ilçeyi engebelendirmektedir. İlçenin merkezinden başlayan Uzunyayla platosu doğuda 2000 m.ye kadar çıkmaktadır. İlçe topraklarını Seyhan Nehri’nin bir kolu olan Zamanti Çayı sulamaktadır.Şerefiye Köyü’nün sınırlarında doğan bu çay, Tomarsa’dan geçtikten sonra Seyhan Nehri’ne dökülmektedir. Kayseri’ye 89 km. uzaklıktaki ilçenin yüzölçümü 3.383 km2 olup, toplam nüfusu 38.575’tir.
Pınarbaşı’da Doğu Anadolu ikliminin özellikleri hakimdir. Kışları soğuk, yazları kurak ve serindir. Yıllık yağış ortalaması metrekarede 492 kg.dır. İklim özellikleri ile değişken bir yapısına sahiptir.
İlçenin ekonomisi tarım, hayvancılığa dayanmaktadır. Yetiştirilen başlıca tarımsal ürünler, arpa, buğday, çavdar, şeker pancarı, nohut, kuru fasulye, yeşil mercimek, patates, yonya, korungadr. Ayrıca ilçe geçmişten beri at yetiştiriciliği ile ünlüdür. Türk ordusunda süvari birlikleri kaldırılıncaya kadar, onların at ihtiyacı buradaki at çiftliklerinden karşılanmıştır. Ordunun at ihtiyacı ortadan kalkınca, yörede son yıllarda saf kan İngiliz yarış atları yetiştirilmeye başlanmıştır. Aynı zamanda büyük ve küçükbaş hayvan besiciliği de yapılmakta olup, süt inekçiliği ağırlık kazanmıştır.İlçede alabalık üretimi de yapılmaktadır. İlçede sanayi kuruluşları olarak un fabrikaları, halı fabrikası, mermer fabrikası, et entegre tesisleri ile süt işletme tesisi bulunmaktadır. İlçe topraklarında krom yatakları vardır.
İlçenin eski bir yerleşim yeri olduğu bilinmekle beraber, yörede yeterli bir arkeolojik araştırma yapılmamıştır. Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Anadolu’ya yayılan Anadolu Selçukluları Kayseri yakınlarındaki Zamantı’da (Pınarbaşı) Bizanslılar ile karşılaşmışlar, burada zor duruma düşen Selçuklular Ahlat’a geri dönmüşlerdir. Bundan sonra Zamantı (Pınarbaşı) Danişmentlilerin yönetimine girmiş, 1178’den sonra Kılıçaslan II.’nin ağır basması sonucunda yöre tekrar Anadolu Selçuklularının egemenliği altına girmiştir.Pınarbaşı’nın bundan sonra ismi tarihi kaynaklarda geçmemektedir.
Sultan Abdülaziz zamanında 1861’de Pınarbaşı, Sivas iline bağlı olarak Aziziye ismi ile yeniden kurulmuştur. Cumhuriyetin ilanından sonra Şirvan Dağının eteklerinden kaynaklanan bir kaynak suyundan ötürü Aziziye ismi, Pınarbaşı olarak değiştirilmiştir.
İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Mehmet Ali Bey Camisi, Aziziye Camisi, Melik Gazi Türbesi, Hitit Karakuyu Kabartması, Eski Hamam, Yeni Hamam, Reşid Akif Paşa Kütüphanesi ve Türk sivil mimari örneklerinden evler bulunmaktadır.
Kenthaber Kültür Kurulu
Fotoğraflar, www.kayseri.gov.tr adresinden alınmıştır.