Aşırı su kullanımı sonucu kuraklık endişesi yaşayan Türkiye'nin tahıl ambarı Konya'dan müjdeli haber geldi. Maden Tetkik ve Arama (MTA)'nın yaptığı araştırmalar sonucunda, Konya havzasında mevcut yeraltı suyunun daha da altında ikinci bir rezerv bulundu.
İçme ve sulamada kullanılabilecek suyun, mevcut rezerve eşit olduğu tahmin ediliyor. "Borularla ciddi paralar harcanarak kilometrelerce öteden suyun getirilmesindense daha ucuza sondajla bu su çekilebilir." diyen MTA Orta Anadolu 2. Bölge Müdürü Ali Rıza Demirci, planlı ve programlı kullanılması halinde bu suyun Konya'ya büyük fayda sağlayacağını vurguladı. Konya kapalı havzası, Türkiye yeraltı su potansiyelinin yüzde 40'ını barındırıyor. Havzada yapılan çalışmalarda 50 binden fazla kaçak kuyudan kontrolsüz su çekildiği ve tarım ürünlerinin sulanmasında kullanıldığı belirlendi. Suyun bu şekilde hoyratça kullanımı yüzünden yeraltı su seviyesi son 20 yılda 40 metreye kadar düştü.
Son yıllardaki düşüş kuraklığa bağlı olarak daha ciddi boyutlara ulaştı. DSİ'ye göre, içilebilir özellikteki temiz yeraltı suyu ile Tuz Gölü arasında kot farkı 15 metreye kadar indi ve gölden su akışının başlamasıyla rezervlerin kirlenmesi durumunda, geriye dönüş için 1.400 yıl beklenmesi gerekecek. Durumun bu kadar ciddi boyutlara ulaştığı Konya'da, kaçak kuyuların ve salma sulamanın önlenememesi, suyun akılcı kullanımının sağlanamaması durumunda, birkaç tane daha, farklı derinliklerde su rezervine ihtiyaç duyulacağı belirtiliyor.
MTA Orta Anadolu 2. Bölge Müdürü Ali Rıza Demirci, Türkiye'nin ve dünyanın en önemli havzalarından olan Konya kapalı havzasının yeraltı suyundaki azalmanın üzücü olduğunu söyledi. Özellikle geçen yıl yaşanan kuraklık ve aşırı su kullanımı sonucu, yeraltı suyunda ortaya çıkan ciddi düşüş üzerine kurum olarak bir çalışma yaptıklarını belirten Demirci, "Konya'ya, 'ülkeye ne kazandırabiliriz, nasıl fayda sağlarız' düşüncesiyle harekete geçtik. Jeoloji ve jeofizik raporlarımızın desteğiyle yaptığımız araştırmada mevcut yeraltı suyunun daha da altında ikinci bir su rezervi tespit ettik." dedi. Yaptıkları ölçümlere göre su rezervinin 450-500 metre derinlikte olduğunu vurgulayan Demirci, şu bilgileri verdi: "Konya Ovası'nı bir çanak olarak düşündük ve yıllar önce yaşanan çökmeleri hesapladık. Raporlar, ölçümler ve çalışmalar derken, sevindirici bir sonuca ulaştık. İkinci bir su tabakası olduğu kesin. Bu su rezervi, suyun çekildiği mevcut tabakadan tamamen bağımsız. Borularla ciddi paralar harcanarak kilometrelerce öteden suyun getirilmesindense daha ucuza sondajla bu su çekilebilir. Çok da zor ve pahalı değil." Demirci, suyun, mevcut kullanılan rezerve eşit olduğunu tahmin ettiklerini ve planlı ve programlı kullanılması halinde Konya'ya büyük fayda sağlayacağına inandıklarını belirterek, "Tarıma dayalı bir ekonomisi olan bölgede, halen tarıma yönelik yatırımlar yapılıyor. Sondaj tekniğine göre yapılırsa suyun çıkarılması ve kullanılması çok kolay olur." şeklinde konuştu.