Sağlık Bakanlığı'nın Amasya Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi ile Sabuncuoğlu Şerefeddin Devlet Hastanesi'nin birleşmesi yönünde girişimde bulunmasına tepki gösteren Memur-Sen İl Başkanı Fatih Kocur, birkaç günlük araştırmalarla hastanelerin birleştirilme kararının alınmasının yanlış olduğunu savundu.
İkinci basamak sağlık hizmetlerinin Sabuncuoğlu Şerefeddin Devlet Hastanesi ve Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde verildiği Amasya'da iki hastanenin Sabuncuoğlu Şerefeddin Devlet Hastanesi çatısı altında birleşmesinin gündeme geldiğini söyleyen Memur-Sen İl Başkanı Fatih Kocur, "Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi bir dal hastanesi olarak hizmet vermesi Amasyalı vatandaşlarımız için büyük bir kazançtır. Bu iki hastanenin ilimizin her iki ucunda hizmet vermesi de ulaşım ve müdahalelerde çabukluk açısından da büyük önem arz etmektedir.
Ancak edindiğimiz bilgilere göre Sağlık Bakanlılığı yetkililerince 'Bakanlığımızca il ve ilçe merkezlerinde ikinci ve üçüncü basamak nitelikli yoğun bakım ve acil sağlık hizmetlerinin sunumu planlanmıştır. Hastanelerin birleşmesiyle hem personel hem de bina ve tıbbi teknoloji konusunda kaynakların verimli kullanılması mümkün olacak ve daha iyi sağlık hizmeti sunulabilecektir. Bu nedenle il ve ilçelerde mevcut yataklı tedavi kurumlarının yeterli kullanımı ve sağlık hizmet sunumu bakımından hastanelerin birleştirilerek yeniden yapılanmaya ihtiyaç bulunduğu düşünülmektedir' denilerek Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ne görüş bildirilmiştir" dedi.
Sağlık Bakanlığı yetkililerinin sağlık hizmeti alanlarla sağlık hizmeti verenlerin görüşlerini almadan ve birkaç günlük araştırmayla bu görüşe varmalarının yanlış olduğunu belirten Fatih Kocur, "Küçük kazançlar uğruna geri dönüşü mümkün olmayan sıkıntılara girilmemelidir. İki hastanenin birleştirilmesiyle hizmet vermede fiziki açıdan sıkıntı çekilmekte olan Sabuncuoğlu Şerefeddin Devlet Hastanesi'ne ayrı bir yük binecektir. 1990'lı yıllarda hastane koridorlarında yaşanan üst üste hasta manzaralarına, hasta yatıracak yatak bulamama, muayene sırası alamama gibi onlarca sıkıntılı günlere geri dönülecek demektir.
İki farklı hastanede görev yapan çalışanların adaptasyonunun zaman alması da hizmetin kalitesini düşürecektir. İmkanlarımız olmasına rağmen şifa arayanlara bu eziyetlerin çektirilmemesi ve tarih önünde bu işin vebali altında kalınılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Ayrıca ekonomik krizin ve işsizler ordusunun her geçen gün arttığı bir durumda birleşme gerçekleşirse halk arasında 'şirket elemanı' diye adlandırılan yüzlerce çalışanın işsiz kalacağı ve binlerce kişinin bu durumdan etkileneceği de aşikardır" diye konuştu.
Böyle bir uygulamnın yapılmasıyla birlikte eziyetli sıkıntılı günler geri gelecek demektir.neden böyle bir karar alınmış anlamış değilim insanların sıkıntı çekmesi ne kadar hoş olabilirki.