Rehberlik ve Psikolojik Danışman Mehmet Menekşe, "İlk defa evden, aileden ayrılıp okula yeni başlayan çocuklarda okul korkusu yoğun olarak yaşanırken, aşırı korumacı ailelerden gelen çocuklar okul korkusunu daha yoğun yaşıyorlar" dedi.
Okula başlamanın çocuk ve ailesi için yepyeni ve önemli bir evre olduğunu belirten Rehberlik ve Psikolojik Danışman Mehmet Menekşe, okul korkusunu 'Genelde ilkokul cağında ortaya çıkar. Okul çağındaki çocuklarda okula karşı beliren yoğun direnç durumudur. Diğer bir deyişle evden ayrılma, anne ilgi ve sevgisini kaybetme korkusudur. Okula gitmek istemeyen gitse bile sınıfa girmeyen çocukların yaşadığı duygu durumu' olarak tanımlarken, okula başlamanın belli bir zihinsel ve duygusal olgunlaşma, sorumluluk alma, anne babadan, aileden bağımsızlaşma becerisi gerektiğini söyledi.
Bağımlı ailede yetişen, sorumluluk verilmemiş, özerklik kazanamamış çocuklarda zeka düzeylerinde bir sorun olmasa da okul korkusunun yoğun yaşandığını ifade eden Mehmet Menekşe, "Aşırı korumacı ailede yetişmiş, arkadaş deneyimi olmayan, sorumluluklarını bilmesi ve üstlenmesine fırsat verilmemiş çocuklarda evden kopup, okula başlama sorun oluşturabilir. Zekası yeterli olsa bile çocuk ruhsal yönden okula hazır değildir. Okul çağına gelmiş olmasına karşın, evin koruyucu sığınağından, anne ve babasının kanatları altından çıkmak istemez" diye konuştu.
Daha ileri aşamada bir uzmandan yardım alınmasının çok daha önemli olduğunu vurgulayan Mehmet Menekşe, "Okul korkusunun çözüme kavuşturulmasında aile, hekim, öğretmen işbirliği çok önemlidir. Eğitim, aile ve öğretmenin birlikte yürüteceği zorlu bir iştir. Çocuğun okula başlamasıyla öğretmen çocuğun hayatında en etkin ve vazgeçilmez bir kişi olur. Öğretmen tutumlarını çocuğun ihtiyaçları doğrultusunda esnetebilmeli, çocuğun okulda kalmasını kolaylaştıracak, kaygısını azaltacak etkinliklere yönelmelidir" şeklinde konuştu.
Menekşe, çocuklarının önceden çok hevesli olduğu halde, okulların başlamasıyla okula karşı direnç gösteren çocukların anne babalarına ise şu önerilerde bulundu: "Kendinizi çocuğunuzun yerine koyunuz ve duyduğu kaygı ve endişeyi anlamaya çalışınız. Çocuğunuzu okula gitme zorunluluğu nedeniyle cezalandırmayın, küçük düşürücü sözlerle aşağılamayın. Sabırlı, kararlı ve tutarlı tavır içinde olun. Sorunu görmezlikten gelmek, bir sonraki yıla havale etmek ancak çözümü zorlaştırır. Okula gitme konusunda ödün verilmemeli, mutlaka okula gitmesi sağlanmalıdır. Bu çözümün yarısıdır. Vedalaşmalar çabuk ve kısa süreli olmalı, ayrılıkların doğal olduğu hissettirilmeli. Çocuğun
kendini terkedilmiş ve yalnız hissetmesine yol açacak davranışlardan kaçınılmalı. Çocuğunuzda okul korkusu var ve bu konuda sorunu çözmede yetersiz kalıyorsanız bir çocuk psikiyatrisinden yardım isteyiniz."