21
Kasım
2024
Perşembe
EKONOMİ

Tek kollu adam ve Amasya

Bir trafik kazası geçirdikten sonra sağ kolunu kaybeden adam, depresyona girer. Olayın şokunu, uzun seredir üzerinden atamamıştır. Dünyası kararmış, içe kapanmış, herkezden kaçar olmuştur. Akrabaları adama, sürekli olarak: ‘Tatile çık yada bir sosyal faaliyetin içinde ol, açılırsın’ diye nasihat etmekteymişler.

Adam seyahate çıkmış, gezmiş, dolaşmış, hatta çiçek yetiştirmiş, bir sosyal kulübe bile üye olmuş. Ancak nafile. İçindeki sıkıntıyı bir türlü atamıyormuş, tek kollu adam.

Gel zaman git zaman, arkadaşlarindan biri adama, uzak dogu sporlarindan birisi ile ilgilenmesini tavsiye eder. Adam kabul eder, hemen antremanlara başlar.

Kung-fu hocası, adama önce bu sporun alfabesi sayılan katayı öğretir. Arkasından belli başlı incelikleri gösterir ve bir teknik üzerinde devamlı durur.

Hoca bir süre sonra, tutturur: “ Seni bölge müsabakalarına sokacağım, iyi çalış” diye. ‘Ama hocam’ der tek kollu adam. Bildiğim sadece bir teknik.

Hoca, kararlıdır. “Sen iyi çalış, gerisine karışma” der, başka bir şey demez.

Müsabaka günü gelmiştir. Adam, bir iki, üç derken, tüm rakiplerini tek harekette yere serer. Sonunda bölge şampiyonu olan adam, şaşkindir. Nasil oldu bu iş dercesine bakar hocasina. Hoca ketumdur. ‘Çalış’ der başka bir şey demez. ‘Seni üç ay sonra ülke şampiyonasina sokacagim.’

Ülke şampiyonasi gelip çatar. Adam mindere çikar, bölge müsabakalarinda oldugu gibi birer ikişer rakiplerinin tümünü tek darbe ile yere serer. Final maşi sonunda zirveye tirmanmiştir. Salondaki tezahüratlar ayyuka çikar. Tek kollu adam artik ülke şampiyonu olmuştur.

Adam sanki bir rüyada yaşiyor gibidir. Hocasina, şampiyon olmasinin sirrini sormak ister. Hoca, adamin sirtini sivazlar, bu mühim degil dercesine bir işaret yapar. Sonra adama dönerek: ‘Çalış, seni dünya şampiyonu yapacağım’ der, başka bir şey demez. Ser verir, sir vermez hoca.

Adam, bildiği tek dövüş tekniğine iyi çalışır. Defalarca tekrar eder bu tekniği. Büyük dönemeç gelmiştir. Dünya şampiyonasında ülkesini temsil edecektir. Zorlu müsabakalar sonunda birincilik kürsüsüne çıkmıştır artık. Sonunda hocasının dediği olmuştur.

Dünya şampiyonu olan adam, büyük sevinç içerisindedir. Bu coşku atmosferi azalmaya yüz tuttugu bir anda, hocasina yaklaşir ve sorar. ‘Hocam, nedir bu işin sirri, nasil oluyor da bir teknikle dünya şampiyonu olunuyor?’

Hoca mütavazi bir tavırla açıklar: “Ben sana öyle bir dövüş teknigi ögrettim ki; rakiplerinin senden kurtulmalarinin tek yolu, sağ kolundan tutarak senden destek almalarına bağlıdır.”

Sağ kolu olmayanların, onca eksiklik ve kusurlar içinde bulunanların bile başarılı olup, hatta dünya şampiyonu olduğu bir vasatta, bizim gibi iki kolu olanların çaresizliğini anlamak mümkün gözükmüyor. Amasya ili, iktisadi noktada pek çok imkandan mahrum olabilir; mevcut sanayisi, yerel kalkınmaya yeterince imkan tanımayabilir; kişi başına düşen milli geliri Türkiye ortalamasının gerisinde kalabilir; hülasa pek çok eksiklikler ile mücehhez olabilir. Başari için, dünya şampiyonu olmak için, bu eksiklikler engel degildir. Yeter ki, öyle bir teknik bulup geliştirelim ki, bu mahrumiyet ve eksiklikler birer kazanıma dönüşsün. Tek kollu adam gibi, Amasya’ nin eksiklikleri de Amasya’yı dünya şampiyonluguna taşisin.

Bu bağlamda her yıl 12-22 Haziran tarihleri arasında geleneksel olarak kutlanan kültür ve sanat haftasını gelin ticari bir fuara dönüştürelim. Önce milli bir fuar, sonrasinda uluslararasi nitelikte bir ticaret ve kültür fuari. Başta Valilik, Belediye, Ticaret ve Sanayi Odasi mensuplari ve yerel basin olmak üzere, tüm Amasya’ yı bu çerçevede düşünce eksersizine davet ediyorum. Var mısınız?







SADETTİN DOĞANYİĞİT KENTHABER ( AMASYA )
Yayın Tarihi : 6 Haziran 2004 Pazar 22:39:42
Güncelleme :29 Temmuz 2004 Perşembe 12:33:29


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Hakan Yilmaz IP: 81.102.15.xxx Tarih : 22.05.2006 15:23:20
Harika bir yazi. Yut disinda yasayan bir Amasyali olarak Sadettin Doganyigit i kutluyorum.