Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi bugün Giresun’da da okullarda 2005–2006 eğitim yılının ilk zili çaldı. Buraya kadar her şey çok güzel Fakat buranın öncesinde Velilerin çileleri var. Kafamı kurcalayan olaylardan bir tanesi şudur:
Bir veli A mağazasına gidiyor ve Giresun Lisesi'nin formasını almak istiyor çocuğuna ama bu mağazada yok. Öğreniyor ki. B mağazasında oraya gidiyor ve oradan alıyor. Başka bir yerde bu formayı bulmak gibi bir alternatifi yok.
Bu da rekabet olayının ortadan kalması her satıcının kendi önceliğine bırakılan bir fiyat politikasını getiriyor. Velilerimiz ne kadar pazarlık yaparlarsa yapsınlar onlar istediği fiyatı deyim yerindeyse okutuyorlar; çünkü velinin başka hiçbir alternatifi yok ki.
Aslında Madalyonun arka yüzü şudur: Okulların açılmasına az bir süre kala İş yeri sahipleri bir araya gelerek Bir ihale düzenlemişler ve bu ihale sonucunda kazananlara istediği okulun formalarını hazırlayıp satma hakkına sahip olmuşlar ve onlardan başkası da bu formaları satmaya yetkileri yokmuş yani bu yetki kendi aralarında.
Tabi vatandaşımız fındığını sattı, cebinde parası var e o zaman fiyatları niye düşürelim dimi? Peki ya fındığı olmayanlar parası yeterli olmayanlar ne yapacak. Bu kişiler normal zamanlarda sizin katlı mağazalarınıza girmeye korkan insanlar şimdi nasıl girecekler de çocuklarına okul forması alacaklar. Dedik ya bu eğitim dönemi de her zaman ki gibi velilerin elini ve en çok da cebini yaktı. Bu gidişat değişmezse daha çok velinin ve ailesinin cebi yanmaya devam edecek.