22
Aralık
2024
Pazar
GİRESUN

Fındığın alternatifi yine fındık

Giresun Ziraat Odası (GZO) Başkanı Özer Akbaşlı, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde fındığın alternatifinin yine fındık olduğunu söyledi.


Akbaşlı, yaptığı açıklamada, bugün ulusal basında, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nca Yeni Fındık Stratejisi kapsamında fındık dikim alanlarının sökülerek alternatif ürünlerin yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılmasına yönelik bazı çalışmaların olduğuna dair haberlerin yer aldığını hatırlattı.
ALTERNATİF ÜRÜN YETİŞTİRİCİLİĞİ BAŞARILI OLAMADI
Monokültür fındık tarımının yapıldığı Giresun, Ordu ve Trabzon'da, fındık dikili sahalarının eğimleri, topoğrafyası ve erozyonu önleyici özellikleri dikkate alındığında Doğu Karadeniz için fındığın alternatifsiz ürün olduğunu savunan Akbaşlı, bu nedenle son yıllarda bölgede fındığa alternatif gösterilerek yetiştiriciliği teşvik edilen ürün denemelerinin istenilen düzeyde başarılı olmadığına dikkat çekti.
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde fındığın alternatifinin yine fındık olduğunu dile getiren Akbaşlı, şöyle konuştu: "Coğrafi yapısı ortada olan Doğu Karadeniz yöresine fındıktan başka alternatif ürün aramanın bilimsel bir yanı ya da uygulanabilir bir yanı yoktur. Yoğun tarımın yapıldığı taban arazilerde bu alternatifleri oluşturmak daha akıllıca olacaktır. Ancak bu taban arazilerde de drenaj kanallarının yapılması, sulama sistemlerinin yapılması şarttır."
Bölgede alternatif ürün yerine ek gelir getirici ürünlerin yaygınlaştırılmasına çalışılmasını öneren Akbaşlı, sözlerine şöyle devam etti: "Dünyanın en kaliteli fındığı Türkiye'de yetiştirilmektedir. Fındık Türkiye'nin ve Karadeniz'in vazgeçilmez bir ürünü. AB, ABD, Gürcistan ve Azerbaycan'da üretilen fındıkların Türk fındığına hiçbir zaman alternatif olmadığını, kalitesi, aroması ve diğer avantajları ile Türk fındığı, dünya fındığının olmasa olmazıdır."
FINDIK TARIMINA MUTLAKA AYRICALIK TANINMALI
Türkiye'de ısrarla uygulamaya geçirilmek istenen fındık sahalarının daraltılması düşüncesinin yanlış bir düşünce olduğunu belirten Akbaşlı, şunları söyledi: "Bunun yerine bu günden itibaren kontrollü dikimin uygulanması gerekir. Hatta bir dönüm bile dikilmesine müsaade edilmeyecek bir şekilde önlem alınmalıdır."
Akbaşlı, Doğu Karadeniz'de, fındığın göçü ve erozyonu önlediğini işaret ederek, Türkiye'de fındığın öz yurdu olan Giresun, Ordu ve Trabzon'da fındık tarımına mutlaka ayrıcalık tanınması gerektiğini sözlerine ekledi.

iha
Yayın Tarihi : 20 Ağustos 2009 Perşembe 18:32:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Asil GİRESUNLU IP: 88.247.251.xxx Tarih : 21.08.2009 09:48:23

Ocaklara Ateş Düştü Türkiye fındığın Anayurdu, Giresun da başkentidir.
Fındık  Türkiye'den Dünyaya sunulan evrensel bir besin tat ve bir bölgenin geçim kaynağıdır. Fındık ocaklarına ateş düştü. Fındık ürününe umutlarını bağlayan fındık üreticilerinin umdukları dağlara kar yağdı. İktidar sahipleri hükümeti fındık üreticilerinin den intikam alırcasına yürürlüğe koyduğu yeni fındık kararları ile fındık üreticilerini tamamen uçurumdan aşağıya yuvarladı. Şimdi ne haliniz var ise görünüz dercesine. Çünkü fındık üreticisi bu durumu hak etti kendi düşen ağlamaz ama her tarafı sızlar. Fındık sahipsiz bırakılması biraz da fındık üreticisinin ve Fiskobirlik üyelerinin kusurudur. İktidar Fiskobirlik için idam kararı verirken ipleri çekerken bu fındık üreticileri üyeleri seyrediyorlardı. Fiskobirlik e sahip çıkmadılar. Kendi geleceklerini yok olurken arkadan gülüyorlardı. Fiskobirlik fındık alımında devre dışı bırakırken asıl devre dışı bırakılan fındık üreticileri oldu. Fındık üreticileri Fiskobirlik için verilen idam kararını kendileri için verildiğinin bile farkında değildiler. Şimdi ocaklarına ateş düşünce yandım Allah feryatları bahçelerde yankı yapıyor. Fındık üretimi ve alımı için alınan hükümet kararları iktidarın son öldürücü darbesi olmuştur. İntikam böyle alınır dercesine fındığı uçurumdan aşağıya yuvarlamıştır. Fındık üreticileri boşuna feryatlar ediyorlar naylon mitingler düzenliyorlar çünkü zamanında yapılan haksızlıklara seyirci kalmışlardır. Fındık üreticisi kendi ipini kendisi çekmiştir. Başlangıçta Fiskobirlik devre dışı bırakılması bir siyasi ihtirastı, devreye Toprak Mahsulleri Ofisinin sokulması devletin hazine zararına rağmen üreticiye şirin gözükmekti. Sonuç da Toprak Mahsulleri Ofisi fındık alımlarında dört milyar dolarlık hazine zararı bırakarak fındık alımlarından geri çekildi. Bu yapılanlarının hepsi politik siyasi oyunlardı. Amaç Fiskobirlik ile fındık üreticilerinden intikam almaktır. Siyasi ihtiras uğruna iktidar sahipleri bunu başardı ama olan fındık üreticisine oldu. Şimdi kendiniz çalıp kendiniz oynayınız. Size bu layık görüldü.

Şimdi gelinen nokta Fiskobirlik i mum yakarak arar olmaktır. Fakat tren kaçtı Fiskobirlik idam edildi. Gözüken dağı dibi yakındır. Yıllar önceleri fındığın başına gelecekler beli olmuştu ama kimse tüm uyarılara yazılanlara çizilenleri rağmen umursamadılar. Fındığın geleceğinin o yıllar da karanlık olacağı sinyallerini vermişti. Bu sinyalleri iyi alan yazarlar aydınlar fındık üreticisini uyarmak amaçlı fındık ve Fiskobirlik ile uyarıcı yazılar yazdılar ama kimse umursamadılar. Ama şimdi o uyarıcı yazıları yazan aydınların ne kadar haklı oldukları ortaya çıkmıştır. Fındık bazıları için vazgeçilmezdir ama bazıları için vazgeçilmez değildir. İnsanlar ikbal uğruna her şeyi yapabilecek karakterdir. Fındık alımları ile alınan kararlarda fındık üreticisi fındık tüccarlarının insafına teslim edilmiştir. Tüccarlar ticaret hayatının vazgeçilmez unsurlarıdır. Ama kişisel çıkarlar menfaatler söz konusu olur ise insanın kanını emerler. Fındık milli bir üründür. Türkiye nin dünya dış ticaretinde stratejik bir ürünüdür. Bu neden ile fındık ticareti tüccarların insafına bırakılmamalıdır. Devlet fındık ticaretinde milli bir alım politikası geliştirmeli ve devreye sokmalıdır. Bu durumda ancak devlet milli ürünü fındığa sahip çıkmış olacaktır. Fındık üreticileri de alın terlerinin emeğinin karşılı olan bir değerde fındıklarını satmış olacaklardır. Fındık üreticisinin alın teri zebil değildir bedava olarak başkalarına devredilemez yedirilemez. Fındık fiyatları ile ilgili hükümetin aldığı kararlar artık değişmez. Fındık fiyatları bu karar ile piyasada tüccarın insafına bırakılmıştır. Piyasada ki fındık fiyatları arz talep dengesi ile belirlenecektir.  Arz fazla olunca yani piyasa fazla fındık sürülür ise tüccara fazla fındık verilir ise talep düşecek hali ile fındık fiyatları da düşecektir. Bu durumda fındık fiyatları üreticisinin emeğini karşılığını koruyamayacaktır. Fındık üreticisinin emeğinin karşılığını korumak için fındık piyasaya az arz edilmelidir. Bu durumda fındık tüccarlar tarafından daha çok talep edilecek ve fındık fiyatları üreticinin istediği değerlerde oluşacaktır. Fındık da oluşacak ilk piyasa değeri çok önemlidir. Bu değer ne kadar yüksek olur ise ilerisi için fındık fiyatları için bir taban oluşmuş olacaktır. Bu ilk piyasa değerini yüksek tutmak için üreticilere büyük görevler düşmektedir. Fındık fiyatı konusunda üreticinin kaderi artık kendi elindedir. Üretici bu kaderini kendi belirleyecektir. Bu nasıl olacaktır demeyin. Çok basit ve mantıklı bir karar ile olacaktır. Fındık üreticisi biraz daha dirençli olarak şöyle düşünmeli ve davranmalıdır. Üretici bu yılda bahçelere de fındık olmadığını düşünerek topladıkları fındıkları satışa çıkarmayarak fındığa olan talebi artırmalıdır. Üreticide ihtiyaçlarını kısarak durumunu böyle kabullenmelidir.
Fındık üreticisi fındık a göre düğün yapacak ise önce fındığın değer kazanmasını sağlamak için düğün tarihini ertelemelidir. Günde iki ekmek tüketirken bir ekmek tüketmelidir. Bütün fedakarlıklar üreticiler tarafından yapılmalıdır. Üreticiler fındıklarını istedikleri değerde satmak istiyorlar ise bu fedakarlıkları yapmak zorundadırlar. Üreticiler dirençli olup kendilerinden beklenen fedakarlıkları yaparlar ise fındık fiyatları istedikleri değerde olacaktır. Tüccarın insafından kurtulmuş olacaklardır. Bu direnç ve fedakarlık sağlanır ise fındık fiyatında ki yetki inisiyatif tamamen üreticinin elinde olacaktır. İşte bu şekilde üretici fındık konusunda kendi kaderini kendisi belirlemiş olacaktır. Bu direnç ve fedakarlık yapılmalıdır. Yoksa ocaklar düşen yangın daha hararetli yanarak devam edecektir.
Bu yıl Allah tarafından bahçelerde fındık olmadığını kabullenerek topladığınız fındığı ambarlarda bekletiniz. Piyasada talebin çoğalmasını sağlayarak fındığın değerinin yükselmesini sağlayınız. Fındık üreticileri toplu olarak bunu bir kere deneyiniz. Faydasını göreceksiniz.
 Abdullah KAPLAN


Gönül Aydemir IP: 85.102.167.xxx Tarih : 25.08.2009 06:27:24

Giresunlular bir de ısırganotu ilacı denilen ağır kimyasalın,fındık bahçelerini yok edeceğini akıl etse iyi olur.Fındıkçılara dağıtışlan tarım ilaçları,yasak olmasına karşın DDT ve türevleri doğanın dengesini bozdu.Giresunlu çöpünü,lağımını bal gibi akan derelerine doldurdu,plansız ,projesiz yol inşaatları yüzünden ,ağır heyelanlara kapı açan taş ocaklarını açılmasına karşı çıkmadı,olmayanlar oldu,Giresun'da dağ,taş uçuyor.Fındık bahçeleri de sökülüp,şalgam tohumu ekilecekmiş(sosyetedeki adı kanola),Giresun haritadan silinsin de ,yok edecek bir güzellik kalmasın bari.