Balıkesir'de ilk defa düzenlenen Ahilik Kültürü Haftası ve Esnaf Bayramı kutlamaları renkli görüntülere sahne oldu. Mehter eşliğinde kortej yürüyüşünün ardından düzenlenen törende, ahilik kültürüne has olan "şed kuşatma" merasimi ilgiyle izlendi.
Her yıl geleneksel olarak 24 ilde düzenlenen Ahilik Kültürü Haftası ve Esnaf Bayramı kutlamalarına, bu yıl Balıkesir 25'inci il olarak katıldı. Valilik tarafından alınan kararla, kentte 9-15 Ekim tarihleri arasında Ahilik kutlamaları yapılması kararlaştırıldı. İlk gün Atatürk Anıtı'na çelenk sunumu ve çeşitli ziyaretlerin yapıldığı kutlamaların ikinci günü renkli görüntülere sahne oldu. Milli Kuvvetler Caddesi girişinden başlayan mehteran eşliğindeki kortej yürüyüşüne protokol üyeleri ile esnaf teşkilatı, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. Çevredeki esnaf ve vatandaşların alkışlarla destek verdiği yürüyüş sonunda Hasan Baba Çarşısı önünde bir tören düzenlendi. Törenin açış konuşmasını yapan Balıkesir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (ESOB) Başkanı Mesut Aşanel, Vali Selahattin Hatipoğlu'na teşekkür etti.
Avrupa'ya ve Fransa'ya da atıfta bulunan Aşanel, Balıkesir'in tarihi günlerinden birini yaşadığını belirterek, "Balıkesir'in milli şuuru, milliyetçiliği, heyecanı hele bir bastırmasın. Avrupa görsün, Fransa görsün. Bu millet ecdadını, geçmişini, tarihini çok iyi bilir ve hatırlar. Şahlandığı zaman da hiçbir engel kabul etmez. Tarihimizde bunun örnekleri var. Ahilik, 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar Anadolu'da, Balkanlar'da ve Kırım'da yaşamış olan Türk halkının, sanat ve meslek alanında yetişmelerini, ahlaki yönden gelişmelerini sağlayan bir kuruluşun adıdır" dedi.
"İNSAN BENCİL BİR EKONOMİK VARLIK HALİNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ"
Belediye Başkanı Sabri Uğur ve Vali Hatipoğlu da, ahiliğin ne denli önemli bir kültürel miras olduğuna dikkat çekti. Günümüzde insanın sadece menfaatini düşünen bencil bir ekonomik varlık haline dönüştürüldüğünü kaydeden Başkan Uğur, "Kültür unuttuklarımızdan geriye kalanlar ise bugün bazı değerlerin yeniden ortaya çıkarılması için zihnimizi tazelemeye ihtiyacımız var. Günümüzün dünyasına hakim anlayış, insanın maalesef pek çok yönünü ihmal etmiş bulunmakta. Bizim kültürümüzde eşref-i mahlukat yani yaratılmışların en şereflisi olarak değer verilen insan, bugün çıkarlar üzerine kurulu bir dünyada sadece yararını düşünen bencil bir ekonomik varlık derecesine düşürülmüş bulunmaktadır. Bizim hayat omurgamızı sadece ekonomik değerler oluşturmuyor. Yaşatılan kültür değerleri o toplumun en değerli varlıklarındandır. Zengin kültür değerlerine sahip milletimiz biraz örselenmiş olsa da bu değerlerini korumayı ve gelecek nesillere aktarmayı galiba bilmiştir. Ahilik teşkilatı Türk sosyal ve ekonomik hayatının gelişmesinde çok önemli yeri olan halkımız tarafından da günümüze kadar yaşatılmış köklü bir geleneğimiz. Bu geleneği asrın idrakine uygun hale getirerek yaşatmak da bize düşen önemli görevlerden birisidir" diye konuştu.
"AHİLİK, SANATIYLA DA ANADOLU TOPRAKLARINI TÜRK YURDUNA DÖNÜŞTÜRDÜ"
Ahiliğin sanatıyla da Anadolu topraklarını Türk yurduna dönüştürdüğünü kaydeden Vali Hatipoğlu da, şunları kaydetti:
"Ahi Evran-ı Veli, Anadolu'nun Türkleşmesi süreci olarak adlandırdığımız 13. yüzyılda Ahilik Teşkilatı'nı kurmuştur. Çalışma hayatımızın düzenleyicisi olan Ahi Evran-ı Veli, Ahilik Teşkilatı'nı akıl, ahlak, bilim ve çalışma prensipleri üzerine oturtarak sevgi, kardeşlik ve karşılıklı dayanışma kuralları içerisinde yoğurup, Türk milletine has bir kültür hazinesi haline getirmiştir. Bu sayede, sanat ve ticaretin önemli bir kısmını elinde bulunduran gayrimüslimler karşısında Türk esnaf ve zanaatkarlarını örgütleyerek, Anadolu topraklarının sanatıyla da bir Türk yurdu haline gelmesini sağlamıştır. Ahilik prensiplerinin tam anlamıyla yaşatıldığı dönemlerde Türk milleti idari, askeri ve ekonomik anlamda dünyanın en güçlü devleti haline gelmiştir. 600 yıl yaşayan, 3 kıtaya hükmeden Osmanlı Devleti'nin temelinde de Ahilik geleneğinin, Türk esnaf ve zanaatkarlarının üretim gücünün büyük payı vardır."
Konuşmaların ardından, bir Ahilik geleneği olan "şed kuşatma" törenine geçildi. Kırşehir'den getirilen özel ekip, Ahilik kültüründe çırağın olgunlaşıp, ustalığa ermesini ve kendi işinin başına geçmesini temsil eden şed kuşanmasını canlandırdı. Anadolu esnafının köklü bir geleneği olan şed kuşatmada, ilk sınavı veren kunduracı çırağının ürettiği bir çift ayakkabı büyüklerin yaptığı incelemede hatalı bulundu. Ustalığa ermesi uygun görülmeyen kunduracı çırağının yaptığı ayakkabılar geleneklere göre dama atıldı. "Pabucu dama atıldı" atasözünün de bu gelenekten doğduğu kaydedildi. Ustalık sınavının ikinci adayı olan terzi çırağının ise büyüklerin yaptığı değerlendirmenin neticesinde çıraklıktan çıkıp ustalığa ermesi uygun görüldü. Terzi çırağına törenle dualar eşliğinde şed kuşatıldı. Tören, protokol üyeleri ve vatandaşlar tarafından büyük ilgiyle izlendi.
Balıkesir'de hafta sonuna kadar sürecek olan Ahilik Kültür Haftası ve Esnaf Bayramı kutlamaları devam edecek.
İHA
Yayın Tarihi :
11 Ekim 2006 Çarşamba 13:23:31