Balıkesir Belediyesi'nin Aralık ayı sonunda sözleşmesi biten işyerlerinin ihalesiyle ilgili yankılar devam ediyor. Aralık ayı içinde ihaleleri yapılan belediyeye ait işyerleri arasında bulunan Ulu Katlı Otopark'ın işletmecisi Ahmet Ulu, belediyenin yasalara aykırı harekete ettiğini belirtirken, Belediye Başkanı İsmail Ok'a ağır ithamlarda bulundu. "Bağımsız Ülkücü" olduğunu söyleyen Ulu, MHP'li Belediye Başkanı İsmail Ok'un kendisine karşı kasıtlı, siyasi bir tavır takındığını otoparkla ilgili tasarrufun da bundan kaynaklandığını ileri sürdü.
Bugün bir basın toplantısı düzenleyen Ahmet Ulu, Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok'un otoparkı kanunsuz olarak kendi uhdesine aldığını söyledi. Ulu, "20 senedir çalıştırdığım otopark, özellikle referandum çalışması sonrası bize karşı yani 'Bağımsız Ülkücüler Platformu'na karşı takındığı yansımasıdır. Kanunsuzlukları madde madde ortaya koyacağız. İsmail Ok'un seçimler sonrasında bazı beyanatları var. Kimseye kanunsuzluk yapılmayacağını, hakkaniyet içerisinde belediye yönetimine talip olduklarını söylemişti. Fakat referandum çalışması kapsamındaki evet, hayır aşamasında şahsımla ilgili 'ona Balıkesir'i dar edeceğiz' sözü herkesin kulağına gitti. Referandum sonrası bana otoparkı boşaltmam konusunda tebligat geldi. 2 avukatın imzasıyla herhangi bir Encümen kararı olmadan otoparkı boşaltmamız istendi. Biz de kendisine 'bunu kanuni çerçevede yapman gerekiyor' dedik. İhale Kanununa göre ihale yapmak mecburidir. İhale yapmadığı takdirde, bazı gerekçeler ortaya koyması gerekir. Belediyenin bu otoparkı ihalesiz vermesi için yıkacağım, kendim çalıştıracağım deme hakkına sahiptir. Fakat bunu yapmak için de mutlaka mahkeme kararı gerekecektir. İsmail Ok, iki yalanla kamuoyunu aldatmıştır. Geçtiğimiz Encümen toplantısında Zafer Çakır'ın soru olarak verdiği 'bizim 3 tane otoparkımız var, bunların ikisini ihaleye çıkarıyoruz, neden ötekini ihaleye çıkarmıyoruz?' sorusuna karşılık İsmail Ok 'o otoparkı çalıştıran şahıs bana bizzat geldi, otoparka tadilat yapılması gerekiyor dedi. Fakat biz Belediye olarak tadilat yapamayız dedik. Bunun karşılığında o da bize ben de tadilat yapmıyorum dedi. Biz de bunun karşılığında otoparkı alıp kendimiz çalıştırmaya karar verdik' diye konuştu. Bu ifadeler basında yer aldı" dedi.
"HAKKIMI SONUNA KADAR ARAYACAĞIM"
BBP eski GİK üyesi olan Ülkücü camianın da yakından tanıdığı işadamı Ahmet Ulu, basın toplantısında sert açıklamalarda bulundu. Ulu, Belediye Başkanı İsmail Ok'a, 24 Ocak Pazartesi güne kadar süre vererek başkanla aralarında geçen konuşmada nelerin geçtiğini açıklamasını, aksi halde Pazartesi günü basının önünde bunları kendisinin açıklayacağını söyledi. Başkan Ok'u yalan söylemekle itham eden Ahmet Ulu, "Yapılan ihale 16-17 mekanla ilgilidir. İhale yapılmayan tek yer benim işlettiğim Ulu Katlı Otopark'tır. Burasını ihale yapmamıştır. Fakat Valilikten benim burasını boşaltmam yönünde evrak alabilmek için hepsinin ihalesinin yapıldığını ve ihaleyi alanlara teslim edilmediği gerekçe gösterilerek Valilik Makamı aldatılmıştır. Bu belgelidir, evraklıdır. Valilik Makamı aldatılmıştır. Bunun suç unsuru olduğunu açıkça ortaya koyuyorum. Biz İdare Mahkemesine yürütmeyi durdurma davası açtık. Pazartesi'ye kadar yürütmeyi durdurma kararı alınmadığı takdirde hakkımı sonuna kadar arayacağım. Gerekirse açlık grevi yaparak kamuoyunu bu konuda bilgilendireceğim. Benim Milliyetçi Hareket Partisi'nin almış olduğu Belediye ile bir problemim yok. Fakat, MHP'nin bu kadar siyasallaştığını ve kendisine 35 sene hizmet etmiş idamın gölgesinden kurtulmuş bir insana dahi bunu yapabileceğini tahmin edemiyorum. Buna rağmen sineye çekmeyi düşünüyorum. Benim 8 yaşındaki kızım 'sen kendi hakkını arayamadıktan sonra bu milletin hakkını nasıl ararsın?' dedi. Ondan sonra karar verdim, sonuna kadar hakkımı arayacağım. Yani bu belediyenin yaptığına seyirci kalmayacağım" dedi.
VALİLİĞİ KANDIRDILAR İDDİASI
Ahmet Ulu, 12 Eylül 2010 tarihindeki halk oylamasında evet kampanyası yürüttüklerini hatırlattı. Açıklamalarıyla Belediye Başkanına adeta meydan okuyan Ahmet Ulu, şunları söyledi;
"Referandum sonrasında bizim Ülkücüler olarak referandumun 12 Eylül ile ilgili hesaplaşma olacağını düşünerek bu kampanyada yerimizi aldık. Belediye Başkanı İsmail Ok seçildiği andan itibaren siyasi kimliğini bir kenara koyup milletin dertleriyle hemhal olması gerekirken, bu referandumda bizim evet, hayır noktasındaki görüşümüzü siyasi zeminde intikam vesilesi yapması hepimizi derinden üzmüştür. Sayın Belediye Hizmetleri Başkanı İsmail Ok kanunsuz olmasına rağmen bir şeyleri göze alıyor demektir. İnsanlar bir şeyleri göze aldığı an en kanunsuz şeyi dahi yaparlar. Ve ben bunun cezasına da katlanırım derler. Bir adam cezaevine katlanmayı göze aldıysa cinayet bile işler. Ama şunu da açık ve net söyleyeyim. O kanunsuz bir şeyi göze alıyorsa, bende İsmail Ok'un mensup olduğu partinin önümüzdeki 12 Haziran'da muhtemel olan seçimlerde Balıkesir halkı tarafından gerekli cezaya çarptırılacağını düşünerek diyorum ki Balıkesir halkı bunun cezasını verecek. Balıkesir halkı bunun cezasını vermezse bende İsmail Ok gibi kanunsuz davranıp her şey gözeyi alacağım. Göze alınan şey yapılır. Ben katlanabileceğim şeye razı olacağım. İsmail Ok benim ondan daha cesaretli olduğumu biliyor.
Valilik bana ihale yapıldı diye kağıt gönderiyor. Belediye ihale yapılmadığı halde Valiliği ihale yapıldı diye kandırıyor. Bu kanunsuzluğa Valilik bir an önce el koymalıdır. Valilik devlettir. Devlet böyle yalanlara müsaade etmez. Buradan suç duyurusunda bulunuyorum. Sayın Valim aldatıldınız. Bu ekmek davası değil, hukuk mücadelesidir. Bu davayı kazansam da bu otoparkı çalıştırmayacağım. Yine de belediyeye vereceğim. Ben kazanç sağlama peşinde değilim."
Balıkesir Belediyesi'nin Aralık ayı içerisinde ihaleye çıkardığı bazı işyerlerinden Adnan Menderes Mahallesi'ndeki Değirmen Kafeterya ve Kuva-yi Milliye Kafeterya isimli işyerleri işletmecilerin verilen sürede tahliye etmemeleri üzerine Valilik oluru ile kurum avukatının nezaretinde polis ve zabıta ekipleriyle zor kullanılarak boşaltılmıştı. Belediye Avukatı, ihale kapsamında gerekirse aynı uygulamanın her bir işyeri için uygulanacağını söylemişti.