10 trilyonu bağışladı metroya binip evine gitti

"Büyük huzur duydum" diyen hayırsever işadamı Turan Demiraslan, Sefaköy’deki fabrikalarını TEMA’ya bağışladıktan hemen sonra metroya binip halkın arasına karıştı.

Hayırseverler genelde kendilerinden söz edilmesinden pek hoşlanmazlar. Yaptıkları bağışların büyük harflerle yazılmasını da istemezler. Karşımda oturan ticaret adamı 72 yaşındaki Turan Demiraslan işte bunlardan bir tanesi. Yaklaşık 10 trilyon lirayı bulan mal varlığının tamamını TEMA’ya bağışladı ama TEMA Başkanı Nihat Gökyiğit, ikna etmeseydi bu bağışını duyurmaya niyeti hiç yoktu. Önemli olan hayatta en çok istediği şeyi yapmış olmasıydı. Yaptığı bağışın verdiği mutluluk öyle büyüktü ki, bir de övgü almaya ihtiyaç duymuyordu. Ancak TEMA için bu bağışın büyük anlamı vardı. Çünkü şimdiye kadar yapılan en büyük bağıştı ve erozyonla mücadeleden, kırsal kalkınma projelerine kadar yüzlerce proje için desteğe ihtiyacı olan vakfa başka bağışları özendirmesi için duyurulmasında da fayda vardı. Gökyiğit rica etti, Demiraslan da kabul etti.

EŞİM DE BANA ÖZENDİ
Dün sabah Turan Demiraslan’ın Sefaköy’deki 9 bin metrekareyi bulan arsasına hep birlikte gittik. Arsanın üzerinde biri 5 bin 200 metrekare ve diğeri de 3 bin 300 metrekare iki fabrika binası vardı. "Ticaretten sanayiciliğe geçmek istemiştim. O nedenle burada fabrika binaları yaptırdım. Ama sonra kiraya verdim" dedi Demiraslan. TEMA, Demiraslan’ın halen kiracıları tarafından ofis, imalathane ve fabrika olarak kullanılan gayrimenkullerden kira geliri almaya başlamış. Demiraslan, vefatına kadar kira gelirinin yüzde 60’ını almaya devam edecek. Peki Demiraslan’ın bu yüksek bağışı nerede kullanılacak? Onun cevabını da Nihat Gökyiğit’ten alıyoruz. Bağışlanan gelirin yüzde 60’ı, çölleşmeyle mücadele, ağaçlandırma, kırsal kalkınma, teraslama ve biyolojik çeşitlilik gibi vakıf amacına uygun projelerde kullanılacak. Geriye kalan yüzde 40 ise, orman, ziraat, çevre gibi konularda lisans ve lisansüstü öğrenim gören gençlere burs olarak dağıtılacak. Turan Demiraslan’la yaptığı bağıştan sonra konuştuk...

Çocuklarınız bu işe ne dedi? İtiraz etmediler mi?
İki kızım, bir oğlum var. Kızlarım üniversitede öğretim görevlisi, oğlum turizm işiyle uğraşıyor. Bana çok destek verdiler. Bilhassa kızlarım. Dediler ki, siz hayatınızı nasıl kazandıysanız, biz de öyle kazanmak istiyoruz.

Çocuklarınızın maddi durumu iyi mi peki?
Bileklerine bir bilezik taktılar onlar. Yani öğretmen oldular. İhtiyaçları yok. Eşim de büyük destek verdi. Şimdi o da özenmeye başladı. İki evi var hatta ne yapayım demeye başladı.

Şimdi ne yapıyorsunuz?
Yazlık evimin 300 metrekare bahçesi var. Sebze yetiştiriyorum. Rus domatesi bile yetiştiriyorum ve etrafıma dağıtıyorum. 72 yaşını doldurdum, bazen bahçede çalışırken kendimi kaybediyorum.

Şelale Kadak-Sabah