Osman Hamdi Bey (1942- 1910)
Ressam, arkeolog.Osman Hamdi Bey’in, ressam arkeolog, hoca, müzeci ve yazar olarak geride bıraktığı armağanların en başında Arkeoloji Müzeleri ve Mimar Sinan Üniversitesi gelir.Hukuk öğrenimi için babası tarafından Paris’e gönderildi ama onu çeken güzel sanatlardı. 12 yıl süren eğitimi sonunda Bağdat Valiliğinde devlet memuru oldu. Daha sonra Hariciye Nazırlığına ve Müze Müdürlüğüne tayin edildi . Daha sonra Müze-i Humayun, İstanbul Arkeoloji Müzesine dönüştü.
Anadolu’nun her köşesindeki eserler İstanbul’a getirildi. "İskender Lahidi" de İstanbul’a getirilince Osman Hamdi Bey, yeni bir müze binası hem de Sanayi-i Nefise Mektebi için gerekli izni alarak, bunları gerçekleştirdi. Müze Müdürü olarak kendisinin yönettiği bir çok kazı yaptırdı ve eski eserlerin yurt dışına çıkmasını engellemek için 1884’de Asar-ı Atika Nizamnamesini çıkarttı. Osman Hamdi bey aynı zamanda Türk resminde kadın konusunu işleyen ilk ressam olarak kadının da erkek kadar yeri olduğu mesajını vermeye çalışmıştır.
Osman Hamdi Bey bugün kendi vasiyeti üzerine Eskihisar’daki bahçesinde kendi elleriyle diktiği yüzlerce çeşit ağacın gölgelendirdiği bir mezarda yatmaktadir. 26 yılını geçirdiği ve çok sevdiği Eskihisar’daki ev Osman Hamdi Bey müzesi olarak düzenlenmiştir. Ahşap kapıların tablalarına yaptığı çiçek resimlerinin her biri bugün tablolarının değeri düzeyindedir.
Osman Hamdi’nin bir özelliği de ilk büyük boyutlu ve figürlü kompozisyonlara yönelmiş olmasıdır. “Sultanahmet Camii Avlusu” yapıtı bugün San Fransisco Müzesi’ndedir.