Türkiye'nin IMF ile anlaşmaya ihtiyacı olmadığını söyleyen Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Mustafa Koca, "Bizi IMF ile anlaşmaya zorlayanlar, kendi hesapları yüzünden bu baskıyı yapıyorlar" dedi.
ASKON Genel Başkanı Koca, yaptığı yazılı açıklamada, IMF ile anlaşma meselesinin uzun zamandır gündemde olduğunu hatırlatarak, "Stand-by anlaşmalarını başarıyla tamamlayan hükümet yeni anlaşma için yaklaşık yedi aydır ayak direme tavrında idi. Tam bu pozisyonda küresel krizle karşı karşıya kaldık. Küresel kriz bir kısım hesapların değişmesine sebep oldu. Bazı hesapları yeniden yapma ihtiyacı hasıl oldu. Krizin ilk ortaya çıktığı zamanlarda hükümet yine 'anlaşma gereksiz' tavrına devam etti. Ancak ülkemizde bir grup ısrarla IMF ile anlaşma yapılması gerektiğini dikte etmeye başladı. Bu grup maalesef ülkemizin en zengin dükalığının etrafında kümelenmiş olanlardan oluşmuştu. Hükümet diyor ki, 'kriz bize teğet geçecek', onlar diyor ki, 'hayır kriz bizi vurdu'. Hükümet diyor ki; 'bizim IMF kredilerine ihtiyacımızı yok', onlar diyor ki; 'mutlaka anlaşma olmalı ve kredi de alınmalı'. Böyle bir handikap ve çatışma içerisinde ülkemiz de az olarak hissedilecek olan krizin etkisi pompalama ile artırıldı. Sanki kriz bizde çıkmış gibi insanlar tedirgin olmaya başladılar ve tüketim zayıfladı" şeklinde konuştu.
Bu durumu fırsat bilen aynı çevrelerin ciddi anlamda para sıkılaştırmaya ve bol miktarda işçi çıkarmaya başladığını kaydeden Koca, şimdi krizin daha fazla hissedildiğini ifade etti. Koca, tüm bu gelişmelerin sonunda IMF ile anlaşma meselesinin iyice "pişirildiğini" ve artık Başbakan'ın da IMF ile görüşmeye başladığını belirterek, "Gerçekten IMF ile anlaşmaya ihtiyacımız yok. Bizi IMF ile anlaşmaya zorlayanlar, kendi hesapları yüzünden bu baskıyı yapıyorlar. Hükümete para aldıracaklar, kendilerine yönlendirecekler ama sonuç itibariyle fatura yine millete çıkacak" dedi.
IMF'nin matah bir kurum olmadığını herkesin bildiğini ve "itibarsızlaşan" kurumun tek ciddi müşterisinin Türkiye olduğunu söyleyen Koca şöyle devam etti: "Kaynakları da tükendi, hazinesinde ki altınlarını satıp maaşları vermeye başladı. Böyle bir kurum kriz sebebiyle yeniden kıymete bindirildi ve kendisinden borç alınması için bütün toplum baskı altına alınmaya çalışılıyor. Kesin kanaatimiz şudur: Bizim IMF ile aşmaya ihtiyacımız yok. Makro tablolar itibariyle AB standartlarını yakalamış bir ülkeyiz. Bunu kendimiz yaptık. Mali disiplini kendimiz yeniden sağlayabiliriz. Öyleyse bu para kime lazım? Bu parayı kim için alacağız. Türkiye'nin reel sektörü olarak bu anlaşmaya karşıyız. Yapılmasına itirazımız var."