Marmara Bölgesi’nde, Sakarya İli’ne bağlı bir ilçe olan Taraklı, doğusunda Bolu ili Göynük ilçesi, batısında Geyve İlçesi, güneyinde Bilecik ili Gölpazarı ilçesi ve kuzeyinde Akyazı ilçesi ile çevrilidir. Sakarya İli’nin Bolu ve Bilecik ilçeleri ile birleştiği bölümde yer alan taraklı dağ ve tepeler arasındaki vadide, ormanlık bir alanda kurulmuştur. Taraklı’nın güneyinde Tokar ve Taşlık Tepe, batısında Çay Yakası Tepesi, kuzeyinde Hıdırlık ve Karakamışlık Tepeleri ile çevrilidir. İlçenin 21 km. kuzeydoğusunda Samanlı Dağları’nın uzantısı olan dağlar üzerinde Karagöl Yaylası bulunmaktadır. İl merkezine 65 km. uzaklıktadır. Deniz seviyesinden 485 m. yükseklikteki ilçenin yüzölçümü 334 km2.dir. 2002 Yılı Genel Nüfus sayım sonuçlarına göre; toplam nüfusu 9.220’dir.
Marmara Bölgesi’nde yer almasına rağmen ilçe toprakları dağlık bir arazi yapısına sahip olduğundan karasal iklimin tipik özellikleri hüküm sürmektedir. Yazlar sıcak ve kurak , kışlar kar yağışlı ve sert geçer. Yıllık ortalama sıcaklık 14 -15 derece civarındadır. Yıllık yağış miktarı 630 mm’ dir.
Taraklı doğal bitki örtüsü bakımından oldukça zengindir. Dağlar tamamen ormanlarla kaplıdır. Bu ormanlardan çam, meşe, gürgen ,kayın, köknar ve şimşir türü ağaç çeşitleri bulunmaktadır. Diğer alanlarda çalılık ve makiler yer alır.
İlçe ekonomisi tarım, hayvancılık ve turizme dayalıdır. Yetiştirilen tarımsal ürünler; arpa, buğday, yulaf, nohut, fasulye, fiğ ekilir. İlçede meyvecilikte gelişmiş olup genelde elma, ayva, armut, kiraz, vişne, ceviz yetiştiriciliği yapılmaktadır. İlkbahar geç donlarının zarar vermesi ve meyvenin olduğu yıllarda pazarlama sıkıntısından dolayı çiftçiler meyve bahçelerini keserek yerine kavak bahçesi kurmaktadırlar. Son 6 - 7 yıllık dönemde vişne, son 2 yılda da Enginar üretiminde büyük artış olmuştur. Hayvancılıkta büyük ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yapılmaktadır.
Antik Çağlarda Bithynia Bölgesinde yer alan Taraklı, Dablais, Doris, Deblis ve Dablai isimleri ile tanınmıştır. MÖ.900’de Bithynia’lılar bu bölgeye yerleşmişlerdir. MÖ.VII.yüzyılda yöre Friglerin, ardından Lydialıların egemenliğine girmiştir. VI.yüzyıl ortalarında tüm Anadolu ile birlikte burası da Perslerin eline geçmiştir. Bu durum MÖ. 334’te Büyük İskender’in Persleri yenmesine kadar sürmüştür. Bundan sonra Makedonya Krallığı yönetimi altına giren yöre İskender’in ölümünden sonra Seleukosların hakimiyeti altına girmiştir.
MÖ.III.yüzyılda başlayan Bithynia Krallığının egemenliği MÖ.I.yüzyıldaki Roma yönetimine kadar sürmüştür. Bizanslıların Optimation Theması’nın sınırları içerisindeki Sakarya bölgesi zaman zaman Arap istilalarına uğramıştır. XI.yüzyılın sonlarında Selçuklulardan Artuk Bey’in buradaki Bizanslıları yenmesi ile yöre Selçukluların eline geçmişse de 1072’de yeniden Bizanslılar yöreye hakim olmuşlardır. Bunun ardından 1097’de Haçlıların, Danişmendlilerin, Anadolu Selçuklularının ve İznik’te merkezi kurulan Nicaia İmparatorluğunun yönetimine girmiştir.
Bizans döneminde Bursa Tekfurluğuna bağlı küçük bir kale şehri olan Taraklı’nın, Osmanlı Devletinin kuruluşundan önce Ertuğrul Gazi zamanında ele geçirilmesi düşünülmüştür. Harmankaya Tekfuru Köse Mihal, Osman Bey’e stratejik konumu önemli olan bu yerleşmeyi ele geçirmesini tavsiye etmiştir. Bunun üzerine Osman Bey’in silah arkadaşı Samsa Çavuş Sorkun, taraklı ve Göynük yöresine akınlar düzenlemiş ve bu toprakları Bizanslılardan alarak Osmanlı Beyliği topraklarına katmıştır. Tarihi kaynaklarda Taraklı’daki kalenin kuşatılması sırasında Taraklı’nın da büyük zarara uğradığı belirtilmiştir. Taraklı’nın Osmanlı Beyliğine katılması konusunda tam bir tarih verilememekle beraber 1289 ile 1293 yılları üzerinde durulmaktadır.
Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde taraklı’dan ; "Taraklı, Bursa Tekfuru tarafından yaptırılmıştır. Osman Gazi’nin fethidir. Yüzelli akçeli kazadır.Halen kalesi virandır.Ama kasabası bağlı,bahçeli, beş yüze yakın mamur evi,üzeri tahta ve kiremitlerle örtülü şirin bir kasabadır. 11 Camii ve 7 kasabası vardır.Çarşı içindeki camii güzeldir. Bir hamamı,beş hanı,altı mahalle mektebi ve iki yüz dükkanı vardır.Hemen herkes, kaşık ve tarak yapıldığından,bu şehre Taraklı der. Dağlar safi şimşir ağacı kaplı olduğundan halkı bunları işleyip Arap ve Acem’e gönderirler. Suyu ve havası çok güzeldir.Bütün dağlar ormanlarla kaplı av yeridir. Deresi içinde aktıktan sonra,diğer bir nehir vasıtasıyla Sakarya Nehri’ne kavuşur" diye söz etmektedir.
Osmanlı döneminde kaza olan Taraklı, Kurtuluş Savaşı sırasında Bolu, Düzce ve Hendek isyanlarından etkilenmiştir. Cumhuriyetin ilanından sonra 1926-1954 yılları arasında bir bucak olan Taraklı’nın 1954 yılında belediye teşkilâtı kurulmuş, 1987’ye kadar Geyve İlçesi’ne bağlı bir kasaba iken, bu tarihten itibaren Sakarya İli’ne bağlı bir ilçe merkezi haline getirilmiştir.
İlçede günümüze gelebilen eserler arasında; Hisar Tepe’deki kale kalıntıları, su sarnıçları, Taraklı Hanı ve Osmanlı kent dokusunu oluşturan, günümüze iyi durumda gelen Taraklı Evleri, Osmanlı Sokakları, Mahdumlar Köyü’ndeki Kara Değirmen bulunmaktadır. Karagöl Yaylası, Belengerme Tepesi, Hamza Pınarı, Çile Pınarı, Dört Oluk , Hıdırlık Tepesi, Güngörmez Şelalesi, Gürleyik Suyu ve Hark Kanyonu ilçenin doğal güzelliklerinin başlıcalarıdır.
Kenthaber Kültür Kurulu