29
Nisan
2025
Salı
ANASAYFA

CHP’nin Oy Uğruna İçerisine Düştüğü Açmaz!...

Çoğunuzun bildiği, geçmişte yaşanan bir olayı yinelemek isterim;

İsmet İnönü’nün muhalefet yıllarında çevresindeki partililer,” Paşam oy kaybediyoruz. Konuşmalarınızın içerisinde arada bir Allah sözcüğüne yer verin, diğerleri de böyle yapıyorlar” derlermiş... İsmet Paşa’da tamam demiş ama konuşmalarını yine bildiği gibi sürdürmeye devam etmiş. Bakmış ki, çevresindekiler çok ısrarcı, “Peki bu günkü seçim konuşmamın içerisinde Allah sözcüğüne yer vereceğim.”

Seçim konuşması bitmiş, etrafındakiler; “Paşam hani söyleyecektiniz?”

Paşanın yanıtı “söyledim ya” olmuş

Nasıl?

"Konuşmamamı bitirirken Allahaısmarladık demedim mi"?..

Bunları söyleyen İsmet Paşa aslında dindar bir kişiydi. Ancak bunu çevresine belli etmez, hele siyasete dini hiç bulaştırmazdı. Sözcüğün tam anlamıyla da Atatürk devrimlerine, laiklik ilkesine bağlıydı. Ölümünden sonra da Paşa’nın Ramazan aylarında oruç tuttuğu, namaz kıldığı ve evinde mevlüt okuttuğu öğrenilmişti.

Kısacası İsmet Paşa dini siyasete hiçbir zaman alet etmemişti...

Ondan sonra iktidara gelen Demokrat Parti’nin önde gelenleri; başta Celal Bayar ve Adnan Menderes olmak üzere aynı yolda yürümüşlerdir. Tâki Necmeddin Erbakan’ın siyaset sahnesine çıkışına kadar...

Bugün artık önde gelen siyasilerimizin Cuma namazlarına gidişleri basınımızın önde gelen haberleri arasında!..

Sanırım “ibadet de kabahat de gizli olmalı” sözü çoktan unutuldu.

Günümüzde dinin ön plana alınarak oy avcılığına girişilmesini ve bunun için de tavizler verilmesini ibretle izliyoruz. Yakın tarihlerden bu yana bazı partiler dini öne sürerek, insanların inançlarıyla oynayarak oy toplamışlardır. Kimse bunu inkâr edemez.

Bunun öncülüğünü de Cumhuriyetin kuruluş yıllarında, demokrasiye geçiş aşamasında Serbest Fırka yapmış ve sonra da memleketin bütünlüğüne zarar verdiği görülünce kapatılmıştı. Bundan sonra dini inançları sömüren partiler uzun süre ortaya çıkamamıştır. İlk kez Milli Nizam Partisi Konya’da başlayarak din istismarına başlamış, eğitimsiz, dünya görüşü dar kesimlerden oy toplamayı başarmıştır. Sonra da cumhuriyeti sarsacak faaliyetlerinden ötürü kapatılmışsa da bukalemun gibi isim değiştirerek yoluna devam etti...

CHP ise bütün bu hareketlere karşı çıkarak, laiklik prensiplerinin her zaman savunucusu olmuştur. Belki de bundan ötürü aydın kişilerin partisi olarak tanınmıştır. Cumhuriyetimizin kuruluş nedenlerini, o günlerin tarihi ortamını, siyasetini, tarih bilinci ve kültürünü yeterince bilmeyenlerce CHP sürekli tenkit edilmiştir. Buna rağmen her dönemde Atatürk ilkelerine bağlı, cumhuriyetin ve laikliğin savunucusu olarak tanınmış ve geniş bir kitleyi de yanında bulmuştur. Ancak dini, siyasete alet etmeyen bir parti oluşundan ötürü halka yeterince inememiş ve seçimlerde oy yitirmiştir. Bağnaz kesim veya dini siyasete alet etmek isteyenlerce okullarda din derslerini kaldırmakla, dinci müesseseleri kapatmakla, Arapça ezanın yerine Türkçe ezanı okutmakla, çok sayıda dini eserleri yakmakla, tekkeleri kapatmakla, bazı camileri müzeye çevirmekle ve orduda imam uygulamasına son vermekle suçlamıştır. Oysa bu ithamlar gerçekçi ve akılcı olmaktan çok uzaktır. Bunun gibi doğru olmayan, sapık, bağnaz sözlerle eğimi yetersiz, okumayan, düşünmeyen kitlelerin illegal yollardan beyinlerini yıkanmıştır. Böyle olunca da belirli kitlelerin oyları dini siyasallaştıran partilere bilinçsizce kaymıştır.

CHP’de kısa bir süre öncesi beklenmedik bir değişim yaşanmış, bazı ilkelerinden sıyrılarak dini inançlara yönelmeye çalışmıştır. Böyle yapınca da CHP yeniden gündeme oturmayı başarmıştır!... Ancak bu kez muhalif partilerden çok kendi partisi ve CHP ile gönül bağ kuranların eleştirilerine uğramıştır.

Bu tür davranış cumhuriyet ilkelerine olduğu kadar parti ilkelerine de ters düşmektedir. Başka bir deyişle; CHP Türkiye Cumhuriyetinin değerlerini savunan bir parti olarak tanınmış, bu yönde güven vermiştir. Büyük olasılıkla bundaki amaç; yaklaşan yerel seçimlerde daha fazla oy sağlamak olarak algılanmaktadır.

Deniz Baykal ve bazı arkadaşlarının bu tutumlarının yanlış bir strateji olduğunu düşünüyoruz. Kendilerine bağlamak istedikleri kesimlere ne kadar inandırıcı olabilirler veya CHP’ye gönül bağlamış, devrimlere inanmışların oylarını ne kadar partiden uzaklaştırırlar?

CHP’nin bu tutumunu Başbakan da eleştirmiş ve eline yerel seçim öncesi büyük bir koz geçmiştir;

İnsan samimi olmayınca çarşaflıyor. Millet de bunları hakikaten çarşafa doluyor!..”

Ardından da haklı olarak ekliyor;

Yeteri kadar Kuran Kursu var!..”

Bunun hesabını Baykal ve arkadaşları iyi yapmışlar mıdır?

Baykal’ın beklenmedik şekilde Alibeyköy’de çarşaflı kadınlara CHP rozeti takmasının
ardından Kocaeli’nde Belediye Başkan adayı Sefa Sirmen’in her mahalleye Kur’an kursu açma önerisine arka çıkması akıllara şu soruyu getirmiştir:

CHP nereye gidiyor?

Çarşaflı kadınların yakınlarının belediye başkanlık adaylığı için böyle bir işe giriştikleri, istekleri olmayınca da rozetleri iade ederek çekip gitmeleri ve ağızlarına geleni söylemeleri tam bir skandala dönüşmüştür. Bu arada CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen’in bazı adaylara yaptığı talepler gündeme gelmiştir.

Genel Sekreter Önder Sav, “Oy verecek insanlara CHP’nin kapısını kapatamayacaklarını” söylemekten de kaçınmamıştır!..

Merak ediyorum; bunun ardından cemaatlerle, yürürlükteki yasalara rağmen yasa dışı çalışan dergâhlarla da bağlantı kurulacak mı?

Bu tür popülist yaklaşımlarda AKP ve yeni genel başkanı ile büyük bir atılım gösteren Saadet Partisi ile yarışmaları mümkün mü?

CHP bundan böyle laikliğin savucusu olarak ne kadar inandırıcı olacaktır?

CHP Diyanet İşleri Başkanlığının görevini mi üstlenmeye çalışıyor?

Önümüzdeki günlerde, yerel seçim yaklaştıkça bakalım CHP bizleri şaşırtan daha ne sürprizler ortaya koyacaktır.

Kısacası; CHP’nin işi güç...

Partisine gönül vermişlere, son çarşaflama olayı ile ağlanır hale güldürmeye de hakkı yok..

Gerçek CHP’liler tepkili...

Bu gidişle Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan da olacağa benziyor.

CHP yöneticilerine boş zamanları olursa, Ludwig Van Beethoven’ın “Ay Işığı Sonatını” dinlemelerini tavsiye ederim. Ünlü besteci bu sonatında büyük bir incelikle ay ışığının dünyayı aydınlatmasını canlandırırken gözleri olup da etrafı göremeyenleri tasvir etmiştir.

Kuşkusuz anlayana!..

 

 


erdemyucel2002@hotmail.com
 

Yayın Tarihi : 10 Şubat 2009 Salı 12:08:00


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Erdem Yücel IP: 78.181.19.xxx Tarih : 11.02.2009 00:06:39

Sayın Metehan Metehanoğlu'na, aydınlatıcı değerli katkıları için çok teşekkür ederim. Meşhur bir sözü de sırası gelmişken yinelemekte yarar var sanırım; çağdaş, laik ve demokratik Türkiye için elimiz mahkum bir kere...
Saygılarımla...

 

 


Metehan Metehanoğlu IP: 88.243.167.xxx Tarih : 10.02.2009 22:22:06

Sayın yazar, DP 1945'te kurulduktan sonra, parti yönetimi ilk ziyaretlerini Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'ye yaparlar. İsmet İnönü, onlara tek bir uyarı yapar. "Sakın ha dini siyasete alet etmeyiniz!". Ama gerek Cumhurbaşkanı Celal Bayar, gerekse Başbakan Adnan Menderes 1950-60 yılları arasında dini siyasete alet etmenin ötesine bile geçerler. Hatta, siz de bilirsiniz Başbakan Adnan Menderes, TBMM'deki grup toplantısında milletvekillerine; "Sizler, muktedir iktidarsınız ve isterseniz hilafeti bile geri getirebilirsiniz." der... Bunu sizin yazınıza katkı yapmak için yazdım. Bunu yazmam, CHP de dini siyasete alet edebilir ya da hepsi yapıyor canım, bir kere de CHP yapsa ne çıkar? anlamına gelmesin. CHP'nin bu tarz çıkışları gerçek CHP'li olanları tabii ki üzmektedir. Ancak, bunu sineye çekip, partiye destek olmayı, bu güzel yurdun "Petrolsüz Araplarca" daha fazla tahrip edilmesini önlemek adına yapıyoruz!


ERKAN UFAK IP: 85.105.208.xxx Tarih : 11.02.2009 21:52:44

selam aleykum diyerek başliyorum yorumuma sevgili abi guzel sözler telaffuz etmisin ama napsın CHP denize dustu yılana sarılacak AKP nasil bu yolda tutturdu ise bende tutturrum diye fikir yürütüyor. Baykal ama zannetme ki bu millet hala uyuyor akp ve chp bu millet çok pisman oldu MHP ye mazbatayi vermedik diye akp halki dusunur oldu susuz koylere çamasır makine goturdu kardesim kimin parasi demiyor.Hiç kimse nerden geliyor bu paralar yine o garip durust serefli halkta lutfen görün artik biz bu hallere dusecek insanlarmiyiz offff offff ATATURK bir kalksa varyaa DENİZİ ERDOGANİ HİC KONUSTURMAZ HEM VALA HEM BİLA İSTANBUL bld baskan adayi soruyo bu BU TOSUN kim diye ne bilim diyo bune piskinlik ERDOGAN ne bilim diyor.  Bilmedigi de OGLU BİLAL in butun imza yetkisini KULLANAN ortagi uyan turk evladi uyan satilmadi 30 kupona bu vatan TEK BİR YOLUMUZ VAR ODA DEVLET BEY EFENDİYLE MHP ahhhh bir gelsek varyaaa bir gelsek bu vatani 3 kurusa satanlari bir  görsek OOO NEYMİS EFENİM DAOS FATİHİ sen varya FATİHE GURBAN OL EVLİYAYİ Kiminle esdegerde tutuluyor. Bu beni ve benim gibilere süngü sokuyolar sanki cigerlerimize Dün tv bakiyodum haberlerde kalanal D de haberler filas haber 2,5 tirilyona eski meclis baskani meclisin onune bina yaptirmis yeni meclis baskani yikiyo VURUN ABALİYA havada inde bir bak  kim ASLAN PAYİ ni alıyor.  


kemal özkan IP: 85.105.182.xxx Tarih : 12.02.2009 19:05:50

YUKARIDAKİ YAZIDAN ÇOK yorumlara kafam takıldı hela ERKAN UFAK   yaşını bilmediğimden yada kendimi çok yaşlı gördüğümden sana naçizhane bir iki tavsiyem olacak birşeyi yaptınmı işine gelmiyen neden yaptın yapsan iyi olurdu der yapmasan neden yapmadın keşke yapayıdın der eleşdirmek kolaydır birde bahçeliye pek güvenme ecevitle ortak hükümet iken ne olduda akşamdan birşey yokdu sabah kalkdı hükümetden isdifa etti gece rüya falanmı gördü yoksa birilerinden mesajmı aldı bugünkü akp ikdidarının başımıza gelmesine vesile olan kimdi araştırmanı tavsiye ederim araştırırken sayın bahçelinin 80 evveli hareketlerinide gözlemlemeyi unutma herkes göründüğü gibi olamıyor yada olduğu gibi görünmiyor saygılarımla.


erdal geyikçi/sanatcı IP: 78.186.14.xxx Tarih : 12.02.2009 18:14:47

merhaba erdem abi.köşenizi kısaca okudum.aklıma ilk gelen atalarımızın söylemiş olduğu söz oldu"DİNSİZİN HAKKINDAN,İMANSIZ GELİRMİŞ"sözleri.daha önceleride büyüklerimden duyduklarım vardı.ben fazla siyasetten anlamam erdem abi.çünkü siyaset akıl işi degil.takip ettiğim kadarıyla C.H.P çarşaf açılıma karşı kapalı olan vatandaşları kendi tarafına çekmeye çalışıyormuş.şimdi size ve sizin yazınızı okuyanlara soruyorum?türkiye cumhuriyeti islam devletimi,yoksa müslüman türk devletimi?benim atalarım müslüman ve türk .islam devletleride müslüman ama soguk ılımlı degil erdem abi:)))))vallaha soguk olanlar birgün ısınır ,nerde ısınır diyede sorarsanız allahın cehennemi var!!!allahaısmarladık demeyecegim size erdem abi.allah kaleminize ve size güç versin:)))))))biliyorsunuz kalemin gücü olmadan konuşmanın manasıda yok:))))saygılarımla.erdal geyikçi/sanatcı...


mehmet ersindigil IP: 88.76.87.xxx Tarih : 10.02.2009 14:50:27

Sihhat ve Afiyetler dileyerek ellerine saglik Hocam "Yanilmiyorsam CHP si simdiki iktidari ve yönetimi bitmistir.Sira Laiklik ve Cumhuriyete geliyor,Ondan sonra TÜRKIYE ismine gelecektir.Hangi isimle gelecegini belkide simdiden tartisiliyor.CHP,si elindeki silahi ile AKPye teslim olmustur.

CHP sine inanan ve savunan laik Halk cogalarak isyan Bayragini cekmistir.Cünkü Atatürk,ün kurmus oldugu Cumhuriyetin ilkelerini bundan sonra tek tek yok olacaktir.Evet Sayin Deniz Baykal ve arkadaslari CHP sini bitirmek icin sanki yemin etmisler gibi davranmaga baslamislardir.

Sayin Deniz Baykal ve ekibi kurslarla bogulup carşaflara bürünmüslerdir.Bu zemini kendileri hazirlamislardir.Ha zararin neresinden dönülürse kardir derler Atalarimiz.Sayin Baykal ve ekibi Cumhuriyete daha fazla zarar vermeden istifa ederlerse tabiki mümkün.

Eger Laik Cumhuriyeti seviyorlarsa istifa ederler,Aksi takdirde orda bogulurlar.Nedeni ise CHP ye oy veren Halk sanki müslüman degildi gibi gösterilmektedir.Dinin imanin ibadetin gizli oldugu gibi onuda Allahtan baska kimse bilemez.

Dini alet edip din kardeslerini nasil soyup holdingler kurduklarini Halk cok iyi bilmektedir.Ibadet kul ile Allah arasinda bir köprüdür.Din Altinda toplanan milyarlarca dolari,Nasil yiyecekler.Birazcik vicdanlari kalmissa acaba rahat uyuyabiliyorlarmi hic sanmiyorum.Cünkü sömürülen o Halkin üzerlerinde beddualari vardir.

Görülen köy kilavuz istemez derler,Yakinda sira Laikligin kaldirilmasi var Laiklik gittikten sonra sira Cumhuriyete gelecektir.Sag kalanlar bunu mutlaka görecektir merak ediyorum hangi isimle gelecektir.Türkiye ismi ile yola devam edilecek yoksa baska bir isim bulunur o ayri bir konudur.Temennim Laik Türkiye Cumhuriyeti Ilelebet yasiyasin Saygilarimla.

 


Gökhan IP: 78.176.187.xxx Tarih : 11.02.2009 13:26:28

Sayın hocam,elinize sağlık.CHP nin içine düştüğü açmazı iyi bir açıdan görmüş ve incelemişsiniz.Çok partili döneme geçildiğinde kurulan partilerin kısa sürede nasıl Cumhuriyet ve laiklik düşmanı olduğunu da keşke daha açık belirtseydiniz.Özellikle Kubilay ın şehit edilmesi unutulacak olay değildir.Bence uzun süredir yapılan önemli hatalar var.Bunlardan biri, Atatürk'ün vatanı işgalden kurtardığında,en yakın arkadaşları bile yönetimi doğrudan halk a vereceğini,Cumhuriyet i kuracağını düşünmediğinin hep toplumdan saklanmasıdır.Sanki çok büyük bir mutabakat ile Cumhuriyet kurulmuş gibi gösterildi. Lâkin,eğitim öğretim birliği,yeni alfabe,saltanat ve hilafetin kaldırılması gibi en can alıcı gelişme ve devrimlerin çetin tartışmalar sonucu gerçekleştirildiği de belgelerden anlaşılmaktadır.

Bu bilgiler ışığında gördüğümüz gerçekleri birleştirdiğimizde ortaya çıkan tablo ilginçtir.Demokrat Parti ve takipçilerinin ana kuruluş amacı,sosyal değişimi ve gelişimi,devrimleri yavaşlatmaktır.Çünkü asırlardır cahil bırakılmış halk kolaylıkla yönetiliyordu.İnsanların bilgilenmesi,inançlarından dolayı sadece Tanrıya karşı sorumlu olduklarının,Tanrı ya ibadet ve inanç yolunda en büyük aracının akıl,vicdan ve sevgi olduğunun bilinmesi hep engellenmişti. Engelleyenler de feodal beylerin takipçileri ve onların en yakın işbirlikçileri şeyh,şıh gibi sözümona din büyükleri (ulema)dir.Ülkede toprak reformunun yapılamayışı bu toprak ağalarının ve onların desteklediği partilerin dini de kullanarak insanları sosyal,ekonomik ve siyasal düşünce gelişiminden yoksun bırakması sonucudur.Bu bağlamda bugün bizleri uğraştıran,nerede ise bölen din istismarı konusunun başlangıcı buradadır.Demokrat Parti nin toprak ağalarına yakınlığı,DYP nin bir dönem ezanı kullanması bu çizgiyi açıklar.1945 sonrası ABD nin teşvik ve özendirmesi ile oluşturulan yeni ve sözde milliyetçi anlayışın içinde din ögelerinin de bulunması bundandır.Osmanlı nın son iki asırında Avrupa nın azınlıklara daha fazla özgürlük ve dini serbestlik isteminin başlığındaki Islahat ın arkasındaki gerçek yönetimde din adamlarının etkinliğinin arttırılarak insanların uyanmaları,bilinçlenmelerinin engellenmesi vardı.Bugün de AB nin ve ABD nin  yürüttüğü plan budur.CHP bunun neresinde derseniz?CHP , özellikle Atatürk vefat ettikten sonra büyük bir bocalama devresine girerek gereksiz bir savunma mekanizması içine düştü.Devrimleri kararlılıkla devam ettiremediği gibi, iktidarının son dönemlerindede iktidarını pekiştireceği düşüncesi ile bir elitleşmeye gitti.Bu yolla aslında halktan kopmaya başlayan Halk ın Partisi nin en büyük hatası halk ı hâlâ 1920 lerin  büyük bir kısmı cahil ülkenin yaşayanları olarak görmesidir.Gerek sayın Baykal ın gerekse diğer bazı yöneyticilerin halk a konuşmalarındaki üslup ve tavır bunu gösteriyor.Sanki halk cahil ve hiç birşeyi göremiyor gibi bir tavır içerisindeler.Oysa bugün halk CHP den ileridedir.Halk ın istediği,CHP nin devrimlere sonuna dek bağlı kalması ve birkaçbin oy uğruna yolundan sapmamasıdır.Ayıca yukarıda belirttiğim elitçilikten de vazgeçilmeli,bazı ailelerin bazı çevrelerin yöneticilik yapabildiği particilik anlayışından vazgeçilmelidir.