Cana doymayan çay!

Arkadaşlarıyla birlikte serinlemek için girdiği Kars Çayı'nda boğulan 15 yaşındaki çocuğun babası, cesedin bulunmasıyla birlikte kendini suya atınca boğulmaktan son anda kurtarıldı. Her yıl onlarca kişinin boğularak hayatını kaybettiği Kars Çayı, bu defa bir gence mezar oldu.

Edinilen bilgilere göre, Üçler Mahallesi sınırlarında kalan Kars Kalesi bitişindeki çaya giren yaşları 12 ile 15 arasında değişen 6 çocuk, bir süre suyun kenarında yüzdüler. Bu arada çocuklardan bir kısmının çayın karşı tarafına geçtiğini gören Eren Başboğa da (15) kendini derin suyun içine attı. Suya gömülen ve yardım isteyen Başboğa, bir anda kaybolunca arkadaşları koşarak mahalleliden yardım istedi. Sınıf arkadaşının boğulduğunu gören Rıdvan Üngör (12) arama çalışmaları esnasında gözyaşlarına boğuldu. "Nasıl ağlamam arkadaşım kayboldu" diyerek feryat eden Rıdvan Üngör, olayı gözyaşları arasında anlattı.

Kars Belediyesi İtfaiye ekipleri, 2 polis ve 6 vatandaş Kars Çayı'na girerek Başboğa'ya ulaşmaya çalıştılar. Dalgıcın olmamasına tepki gösteren vatandaşlar, çaresizce çalışmaları izlerken, olay yerine gelen Emniyet Müdürü Ramazan Kuzpınar'ın yanına giden çocuğun annesi Gülseren Başboğa, aradan uzunca bir zaman geçmesine rağmen görevlilerin çocuğunu bulamamasından dert yanarak, bir yandan kendini tokatladı, bir yandan da olayın şokuyla sinir krizi geçirdi. Çaresiz anne Gülseren Başboğa, "Böyle olur mu? Kimse gelip çocuğumu bulamıyor" diyerek dert yandı. Çocuğun suya düştüğünü gören bir yakını ise yetkililere sitem ederek arama çalışmalarının bilinçsiz yapıldığı eleştirisinde bulundu.

Bu arada, suya indirilen belediyeye ait bota bağlanan ip ve kanca yardımıyla arama çalışmaları sürdürüldü. Çalışmaları çaresizce izleyen Baba Aziz Başboğa da dalgıcın Erzurum'dan geleceğini öğrendiğini duyduğunu ve bunun akıl almaz bir iş olduğunu ifade etti.

Sivil savunma yetkilileri de dalgıç malzemelerinin olduğunu, dalgıçın ve tüpün bulunmadığını söyleyerek, dalgıç ekibinin Erzurum'dan geleceğini belirttiler. Bu arada Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu da olay yerine gelerek çalışmaları yakından izledi ve ekipleri yönlendirdi.

Bunun üzerine Emniyet Müdürlüğü'nde görevli olan ve dalgıçlık yaptığı öğrenilen bir polis olay yerine çağrıldı. Olay yerine gelen polis memurunun suya girmesinin ardından 120 dakika sonra çocuğun cansız bedenine ulaşıldı. Çocuğunun bulunduğunu gören Baba Aziz Başboğa, kendini suyun içine atarak ona ulaşmaya çalıştı. Polisler çaresiz babayı tutamazken, yüzme bilmeyen ve boğulma tehlikesi geçiren babayı itfaiye ekipleri botun yanında tutarak kenara aldılar.

Görevliler, çocuğun hayata dönmesi için kalp masajı ve suni teneffüs uygularken, yakınlarının feryatları ise yürekleri sızlattı. Eren Başboğa'nın öldüğünün anlaşılmasıyla birlikte vatandaşlar tarafından kollar üzerinde taşınan ceset, önce ambulansa ardından da morga götürüldü.

Bu sırada çocuğun teyzesi baygınlık geçirip yere yığıldı. Olay yerindeki araçların uzaklaşmasıyla birlikte 10 dakika beklenen ambulans da gelmeyince kısa süre önce başından ameliyat olduğu belirtilen maktulün teyzesi, hemen bir otomobile konularak hastaneye kaldırıldı.