Kars Kalesi'ndeki Osmanlı topu önünde hatıra fotoğrafı çektiren Vatikan Büyükelçisi Antonio Lucibello, "Tarihte gördüklerimiz şöyle ki birçok savaş olmuştur ve bunların izafeten kazananları ve kaybedenleri olmuştur.
Ama gerçekte kaybeden herkestir. Biz savaş için değil barış için çalışmalıyız. Ama şunu da söylemeden edemem ki, nefsi müdafaa da gerekiyorsa yapılacaktır" dedi.
Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu'nun daveti üzerine Kars'a gelen 21 ülkenin büyükelçisi önünde hatıra fotoğrafı çektirdikleri Kars Kalesi'ne çıktılar. Yolların dar ve karlı olması nedeniyle yürüyerek kaleye çıkmak zorunda kalan büyükelçiler kaleden izledikleri kente hayranlıklarını gizleyemediler. Büyükelçiler kalede en çok ilgiyi Padişah Tuğralı Osmanlı topuna gösterdiler. 3. Selim zamanında döktürülen 2. Abdülhamit zamanında kaleye getirilen topa yakın ilgi gösteren büyükelçiler top hakkında da bilgi aldılar. Burada basın mensuplarının sorularını cevaplayan Vatikan Büyükelçisi Antonio Lucibello, topların ve silahların yerinin artık müzeler olması gerektiğini vurguladı. Lucibello, ancak bu tür silahların bugün savaşlarda kullanıldığının sorulması üzerine, "Maalesef doğru. Papa 2. Jean Paül 2. Dünya Savaşı sırasında "Her şeyi savaşa kaybettik, barışla kazanacağız" demiş. Gerçekler ve hayattaki uygulamalar da bize bunu öğretiyor zaten. Tarihte gördüklerimiz şöyle ki, birçok savaş olmuştur ve bunların izafeten kazananları ve kaybedenleri olmuştur. Ama gerçekte kaybeden herkestir. Biz savaş için değil barış için çalışmalıyız. Ama şunu da söylemeden edemem ki, nefsi müdafaa da gerekiyorsa yapılacaktır" dedi. Kaleden ayrılan büyükelçiler daha sonra Kars Kent Konseyi binasını ardından da müzeyi gezdiler.
Büyükelçilerin Kars'a gelişleriyle ilgili bir açıklama yapan Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu, "2005 yılındaki davetimize katılamayan büyükelçilerden 35'ini bu yıl davet ettik. Olumsuz hava koşulları nedeniyle 21'i katıldı. Eşleriyle birlikte toplam 47 konuğumuz var. Amacımız o ülkelerin turlarına Kars'ı da programa aldırmaktır. Ülkemizin en doğusundaki bu kentin, Avrupa Birliği'nin sınırlarının başlayacağı bu kentin çağdaş yüzünü göstermektir. Ülkemizi bu insanlara sevdirmek ve bunları ülkemizin fahri ve gönüllü elçisi yapmaktır. Misafirperverliğimizden de çok mutlu oldular" diye konuştu.