22
Aralık
2024
Pazar
KÜLTÜR/SANAT

'Muş' mu? 'Huş' mu?

90’lı yılların en popüler türkülerinden “Havada Bulut Yok”un içinde geçen “Burası Muş’tur” sözlerinin aslında “Burası Huş’tur” olduğuna ilişkin söylentiler asılsız çıktı. 

İstanbul Teknik Üniversitesi Müzikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Songül Karaosmanoğlu Ata, ilk olarak 1944 yılında Ankara Devlet Konservatuarı adına Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve Rıza Yetişen tarafından oluşturulmuş derleme ekibi tarafından Duriye Keskin adlı mahalli bir sanatçıdan derlenen türküdeki “Burası Muş’tur” sözlerinin 90’ların ortasında kaynağı belirsiz söylentiler sonucu “Burası Huş’tur” şeklinde değiştirildiğini ifade etti. Ata, TRT’nin bile söylentilerden etkilenerek türkünün sözlerinde tahrifat yaptığını belirtti.

'HUŞ YEMEN’DE İSE TÜRKÜ MUŞ’TA NASIL DERLENDİ?'

TRT’nin değiştirdiği sözlerin altına “Huş; Yemen’in başkenti Sana ile Taiz kentleri arasında bulunan bir Türk Kalesinin ismidir” açıklamasını yaptığını hatırlatan Ata, “Türkünün sözlerini dikkatli bir şekilde okursak, Anadolu toprakları üzerinde bir yerlerde söylendiğini anlayabiliriz. Bu sözlerin ‘hüküm sürülmeye çalışılan bir toprakta’ yakılması mümkün değildir” dedi. “Havada Bulut Yok” türküsünün orjinal sözleri ise şöyle:

“Havada bulut yok bu ne dumandır,
Mehlede ölüm yok bu ne şivan dır,
Şu yemen elleri neden yamandır,

Anom yemendir, gülü çemen dir,
Giden gelmiyor acep nedendir.

Kışlanın önünde bir sürü kazlar,
Ayağım yalnayak yüreğim sızlar,
Yemen’e gidene ağlıyor kızlar,

Burası Muştur, havası hoştur,
Giden gelmiyor acep ne iştir.

Kışlanın önünde redif sesi var,
Açın bakın çantasında nesi var,
Bir çift kundurayla birde mesi var,

Burası Muştur, havası hoştur,
Giden gelmiyor acep ne iştir.

“TÜRKÜ YEMEN’E GÖNDERİLEN ASKERLERE YAKILAN BİR AĞIT”

Ata, türkünün Osmanlı döneminde Yemen’e yollanan askerlerin arkasından yakılan ağıtlara bir örnek teşkil ettiğini vurgulayarak, “Türkünün sözleri arasında rastladığımız birkaç kelime dahi, Anadolu topraklarında yakıldığını ispatlamak için yeterli olacaktır. Örneğin ‘Kışlanın önünde redif sesi var’ derken yedek askerlerin bile savaşa çağrıldığından söz ediliyor. Topraklarında savaşmaya gidilen Yemen’den nasıl olur da yedek asker toplanabilir ki?” yorumunu yaptı.

'TRT ORJİNAL DERLEMEDE TAHRİFAT YAPTI'

Buna rağmen, TRT yetkililerinin türkünün sözlerini değiştirmenin yanı sıra, değiştirilen notanın sanki Muş ilinden derlenmiş gibi gösterildiğine dikkat çeken Ata, 2001 yılında Ankara Radyosu’na konuya ilişkin hazırladığı bir rapor gönderdiğini kaydetti.

TRT YANLIŞINDAN DÖNDÜ AMA İŞ İŞTEN GEÇTİ

Ata, TRT’den raporuna ilişkin herhangi bir cevap alamadığını, ancak Ekim 2002 tarihinde İstanbul Radyosu’na yaptığı bir ziyarette “Huş”un değiştirilerek yeniden “Muş” yapıldığını gördüğünü söyledi. 

Ata, “TRT yaptığı yanlışı o tarihte gördü ve değiştirdi. Ancak o dönem araştırmadan, uydurma ve aceleci bir yaklaşımla yapılan değişiklik kamuoyunda kanıksandı” diye konuştu.

“KONSERVATUAR ÖĞRENCİLERİ BİLE YANLIŞ BİLİYOR”

Uzun yıllar “Muş” şeklinde söylenmiş, sevilmiş, birçok caz ve klasik müzik icra eden müzisyene esin kaynağı olmuş bu türkünün, son zamanlarda birçok müzisyen tarafından “Huş” şeklinde söylendiğine dikkat çeken Ata, “Söylentilere dayanarak yapılan tahrifat halk kültürünün önemli eserlerinden birinin yanlış icra edilmesine neden oldu. Konservatuar öğrencileri bile türküyü yanlış sözlerle okuyor. TRT ve ilgili kurumlar daha özenli davranmalı” dedi.

anka
Yayın Tarihi : 6 Ekim 2006 Cuma 11:26:05


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
maşallah şerafettin IP: 88.232.22.xxx Tarih : 9.10.2006 12:20:53
tahmin edersem bu türkü muştan çok yemene aittir.ama kim nederse desin bu artık muşun türküsüdür.

yusuf AKIN IP: 85.102.225.xxx Tarih : 10.10.2006 20:34:31
Bence MUŞ çünkü senelerdir herkes tarafcından biliniyorki o huş değil muş

ismail demirkol IP: 81.214.183.xxx Tarih : 7.10.2006 01:04:53
benim dedem de yemen'e gitmiş o bile Huş olduğunu söylüyor. Burası Muştur, havası hoştur, Giden gelmiyor acep ne iştir. bu cümleden ben şunu çıkardım izim askerlerimiz muş'a mı gitmiş yemen diye. araştırmacılar daha iyi bilirler tabiki de.

osman çelik IP: 88.246.120.xxx Tarih : 13.10.2006 15:33:03
sevgili türkü sevenler muş'u görmeden onun o yokuş yolundan çıkmadan tarihini bilmeden ne gerek var zırvalamaya kaynak muzaffer sarısözen bunu sadece muştan kaynaklanar eserledi ben bunu muş bilirim ölenedek muş olarak okuyacağım

davut temer IP: 88.224.119.xxx Tarih : 12.10.2006 13:40:55
100 yıllardır bu türkü muşa ait olan bir türküyü  birinin çıkıp muş değilde huş demesi pek hoş değil...

kerem yel IP: 85.107.92.xxx Tarih : 7.10.2006 20:38:51
trt gibi bir kurumun bazı söylentilerden etkilenerek 'burası muştur' yerine 'burası huştur' diye ,türküyü değiştirmesi çok talihsiz bir durum.sayın songül hocanın göstermiş olduğu duyarlılıktan dolayı kendilerini kutluyorum.biz muşluların türkümüze sahip çıkmamız gerektiğini belirtir herkese iyi günler dilerim.saygılarımla

Hayrettin UNAN IP: 88.252.36.xxx Tarih : 19.12.2007 08:20:06

Basın ve yayın organlarının ülke gündemini oyalamak reyting rekoru kırmak ve ülkeyi bölmek iyi yönü yoktur yani... Adamlar anlatalım biz nasıl olsa halk birbirine girer onlar çatışmadan çıkıncaya kadar başka bir haber bulur gündemi değiştiriz unutulur gider hesabı... İstediklerini peygamber yapıyorlar istemediklerini firavun... Ellerinde yetkide var devlet açmış bir defa yollarını bir daha kim tutar onları... Boşverin basın ve yayının ALLAH birdir dediğine inanın gerisini ne okuyun nede dinleyin... Şarkıya gelince yıllardır muş diye anılıyordu şimdi huş ettiler... Onlara en güzel cevabı Doç. Dr. Songül Karaosmanoğlu Ata vermiştir...