Diyabet hastalarının sayısı artıyor

Denizli Devlet Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Osman Erol, diyabetin kalp damar hastalıkları ve kanserden sonra üçüncü ölüm nedeni olduğunu söyledi.

14-21 Kasım Diyabet Haftası sebebiyle bir açıklama yapan Dr.Osman Erol, 2004 yılında dünyada 200 milyona yakın diyabet hastasının olduğunu belirterek, "2030 yılında bu sayının 366 milyona ulaşmasının öngörüldüğünü ifade etti. Türkiye ise 2002 yılı verilerine göre diyabetik hasta oranının nüfusun yüzde 7.2 olduğunu kaydeden Dr. Erol, "Ülkemizde 6-7 milyon diyabetik olduğunu söyleyebiliriz. Denizli'de ise şeker hastası sayısı 80 bin civarında. İşin kötü yanı tanı konulanların yaklaşık 5 yıllık diyabetik süreçten sonra tanınması, çoğu kez ilk tanı konduğunda bile komplikasyonlarla karşılaşmamıza neden olmasıdır" dedi. Diyabetlilerin yüzde 70'inin etkin olarak tedavi edilemediğini belirten Erol, diyabetin etkin tedavi edilmemesi halinde körlüğe varan görme bozukluklarına, kalp krizine, inmeye, böbrek yetersizliklerine, çevresel damat hastalıklarına, soğuk-sıcak hissini algılamamaya, bazen çok şiddetli ve tedavisi güç ağrılara yol açan sinir bozukluklarına yol açabildiğini, bu komplikasyonların tedavisinin
çoğu kez güç ve pahalı olduğunu söyledi.

Diyabetin bir ölçüde önlenebilen, tanı konulduğunda ise uygun eğitim, bilinçlendirme ve tedavi ile bu komplikasyonların azaltılabildiği bir hastalık olduğunu belirten Dr.Osman Erol, "Diyabetin ortaya çıkması yaklaşık 8-10 yıllık sessiz bir dönemden sonra olmaktadır. Diyabete yatkın kişilerin, yani risk faktörü dediğimiz özellikleri taşıyanların üzerinde özelikle durulması gerek. Bunlar, ailesinde, akrabalarında diyabeti olanlar, obezler, hareketsiz yaşantı sürdürenler, gebelikte kan şekeri yükselenler, kortizon gibi uzun süre ve yüksek doz ilaç kullananlar, kan şekeri düşüklüğü yaşayanlar ve yüksek tansiyonlulardır. Obezite kadar önemli bir husus, kilosu normal olsa bile vücuttaki yağın nerede toplandığıdır. Bel çevresi 102 santimetre gelen erkekler ve 94 santimetre olan kadınlar risk altındadır. Aşikar diyabet ortaya çıkmadan daha sessiz dönemde iken açlık-tokluk kan şekeri ölçümleri, şeker yükleme testleri ile tanınabilir. Bazı kişilerde de seviyelerine bakmak gerekebilir. İnsilün direncini erken yakalayabilmek için diyabet tedavisinde ve gizli diyabetin aşikar diyabete dönmesini önlemede bazı ilaçlar kullanılsa da olmazsa olmazlarımız, eğitim ve hayat tarzı değişikliğidir. Hayat tarzı değişikliği ise diyet, sağlıklı beslenme ve egzersizdir" diye konuştu.