1997 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken tanıştığı Filistinli Nasır Najjar (40) ile evlenerek Gazze'ye yerleşen Burcu Najjar (31), sağlıklı bir şekilde ailesine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. 4 çocuğu ile birlikte İzmir'in Hatay semtindeki anne babasının yanına gelen Burcu Hajjar, yaşadıklarının kelimelerle ifade edilemeyeceğini söyledi. Najjar, hergün yüzlerce kez depremi andıran patlama ve sarsıntılar yaşadıklarını, orada olup biteni bütün dünyanın sadece izlediğini söyledi.
Najjar, "Bu dramı dünya, sadece izliyor. Harekete geçilmeli ve bu insanlık dramı artık sona erdirilmeli" diye konuştu.
İsrail'in savunmasız insanları, yaşlıları, bebekleri, kadınları öldürdüğünü söyleyen Burcu Najjar, "Orada çok büyük bir dram var. İfade etmek çok ama çok zor. Dünya bu dramı sadece izliyor. Bu çok acı bir durum. Protestolarla yada kınamalarla olacak bir şey değil. Harekete geçilmeli, bu savaş bitirilmeli. Aslında oradaki savaş değil, çünkü Filistin'in ordusu yok. Silahsız, savunmasız insanlara saldırı var" dedi.
Gazze'de şu anda elektrik ve su bulunmadığını, sürekli bomba sesleri duyulduğunu kaydeden Burcu Najjar, "Saldırıların ardından insanlar güvenli olmayan evlerini boşaltıp, güvenli olan bölgelerde oturan yakınlarının evlerine gidiyor. İnsanlar ölüyor, hepimiz çok korkuyoruz. Mezarlıklar doldu, insanlar cenazelerini toplu halde defnediyor" ifadelerini kullandı.
Burcu Najjar'ın annesi Zehra Koca ise, kızına, damadına ve torunlarına kavuştuğu için çok mutlu olduğunu söyledi. Adeta bir bayram yaşadığını dile getiren Zehra Koca, torunlarının sağlıklı bir şekilde evinde misafir ettiğini ifade etti. Kızının Türkiye'ye getirilmesine destek olan Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan ve diğer ilgililere teşekkür eden Zehra Koca, "Ben devleti yanımda gördüm. Devlet büyüklerimize, özellikle Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a ve eşi Emine Erdoğan'a yakın ilgilerinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Benim onlardan son bir isteğim daha var. Avukat olan damadımın bir an önce Türk vatandaşlığına alınması. Çünkü burada yaşaması ve geçimini temin etmesi için çalışmaya ihtiyacı var. Türk vatandaşı olduğu takdirde avukatlık yapabilir. Başbakanım ve ilgililerden ricam, damadımın bir an önce Türk vatandaşlığına geçmesinde yardımcı olması" diye konuştu.
Burcu Najjar'ın en büyük kızı olan 9 yaşındaki Süreyya Najjar da, Filistin'deki arkadaşlarının kurtarılmasını isteyerek, "Benim arkadaşlarım var. Onlar da orada bombaların altında. Ben onların da kurtarılmasını istiyorum" dedi.
Najjar çiftinin Süreyya'dan başka, Zeynep (6), Hüda (2) ve Deniz (1) adlı 3 çocuğu daha var.