22
Aralık
2024
Pazar
İZMİR

Kocaoğlu anketleri değerlendirdi

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu, yerel seçime yönelik İzmir'de yapılan anket sonuçlarında CHP'nin önde çıkmasıyla ilgili, "Anket sonuçlarına bakıp rehavete kapılmak doğru değildir. En mükemmel anket 29 Mart'ta sandıktan çıkan sonuç olacaktır" dedi.

Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) İzmir Şubesi üyeleri ile Bostanlı Yasemin Cafe'de düzenlenen sohbet toplantısında biraraya gelen Kocaoğlu, basın mensuplarının seçim sürecine ve yeni dönemdeki projelerine ilişkin sorularını yanıtladı.

Toplantıda basın mensuplarının İzmir'e yönelik yapılan anketlerle ilgili değerlendirmesini sorması üzerine Kocaoğlu, çeşitli kurumların anketler yaptığını, kendisine yüzde 49.6 ile yüzde 60 arasında değişen destek olduğu yönünde sonuçlar çıktığını belirtti.

Anketlerin kesin sonucu göstermediğini, bu nedenle sonuçlara bakıp rehavete kapılmanın doğru olmayacağını dile getiren Başkan Kocaoğlu, ''Bu anketler 'o anda seçim olsa'yı gösterir. Bu nedenle anket sonuçlarına bakıp rehavete kapılmak doğru değildir. Seçim bir maratondur. Bu ay sonuçları değiştirecektir. 29 Mart'a kadar en iyi çalışan kimse o kazanacaktır. Bu ay sonuçları değiştirecektir. En mükemmel anket 29 Mart'ta sandıktan çıkan sonuç olacaktır" diye konuştu.

"YATIRIMLAR 5 YILLIK PERİYOTTA 2 MİSLİNE ÇIKACAK"
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin beş yıldan bu yana yatırımlarını 6 kat arttırdığını, geçmiş yıllara nazaran borçlarının yedi kat daha fazla ödendiğini ifade eden Kocaoğlu, 2010 yılı sonundan itibaren İzmir'in yatırım gücünün 5 yıllık periyotta 2 misline çıkacağını söyledi.

Kocaoğlu, belediyelerle hükümetin farklı partilerden olması nedeniyle projelerin daha zor gerçekleşeceği yönündeki tezlerle ilgili soru üzerine İzmir'de geçen dönemde böyle bir sıkıntı yaşamadıklarını, bundan sonra da böyle bir sorunla karşılaşmamayı umduğunu dile getirdi.

Belediye başkanının iktidar partisinden olup olmamasının yatırımları etkilemeyeceğini ve etkilememesi gerektiğini ifade eden Kocaoğlu, "Hükümet ile bir sıkıntı yaşamadık, yaşamayacağız da. Belediye Başkanının iktidar partisinden olup olmamasının bir şey değiştirmemesi gerekir. Biz 57 belediye başkanımızı birbirinden farklı görmüyoruz. Biz nasıl metropol sınırları içinde hiçbir caddeyi, sokağı ayırmıyorsak; mevcut hükümetin de İzmir'i diğer illerden ayırmak gibi bir düşüncesi olamaz. Bence belediye ve hükümetin farklı partilerden olması kente hizmet açısından tatlı bir rekabet getirir ve birtakım avantajlar da sağlayabilir" diye konuştu.

Belediyelerin borçlanarak yatırım yapabileceğini fakat borçlarını ödemek zorunluluğunun da bulunduğunu belirten Kocaoğlu, bugüne kadar İBB olarak borçlarını zamanında ödemenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

"FİNANSMAN DENGEMİZİ MÜKEMMEL BİR ŞEKİLDE KURDUK"
Hazineye olan borçlarının iki yıl içerisinde biteceğini ifade eden Kocaoğlu, gelecek dönemde kente 4-5 katrilyonluk yatırım yapmayı planladıklarını vurguladı. Bugüne kadar ağzından 'para yok' lafının çıkmadığına dikkat çeken Kocaoğlu, şunları söyledi:  "Daha halledeceğimiz çok konu var. Altyapı problemlerimizi tamamlamamız lazım. Hepsini sıraya koyduk. Finansman dengemizi mükemmel bir şekilde kurduk. Sadece belediyenin yatırımlarıyla da İzmir kalkınır. Ama zaman kaybı olur. 2014 yılında İzmir'in daha da farklı bir yerde olacağına inanıyorum. 'İzmir geri kaldı' söylentilerine bir de söyleyen cephesinden bakmak gerekir. İzmir, örneğin Kayseri'ye göre büyüyemiyor. Halbuki İzmir, vergi veren illerin başında geliyor. Örneğin İzmir'in yarattığı 100 liralık kaynağın yüzde 22'si İzmir'e geri dönerken, bu oranlar Konya'ya yüzde 52, Antalya'ya yüzde 64, Kayseri'ye yüzde 123, Adana'ya yüzde 131 olarak geri dönüyor. İzmir, geri kalmış bir kent değil, ancak potansiyelinde olan büyümeyi sağlayamadığı tezine biz de katılıyoruz. Madem İzmir'in geri kaldığını tespit ettiniz, bütçeye sağladığımız katkıyı bize verin, biz de bu bütçe ile otobanlar, hastaneler, tüp geçitler turizmin gelişmesi için altyapı çalışmaları yapalım. 2014'te o zaman bakalım bu kent ne hale
geliyor."

"PARA YÖNETİMİ KONUSUNDA İDDİALIYIM"
İBB'nin borçlanma konusunda cesur davranmadığı yönündeki eleştirilere de yanıt veren Kocaoğlu, başkanlığa geldiği zaman belediyenin gelirinin borç faizlerinin bile altında kaldığına dikkat çekerek, "Hiçbir konuda iddialı değilim ama para yönetimi konusunda iddialıyım. Bugüne kadar hiçbir ödememiz yarım saat de olsa gecikmedi. Acil yatırımlar gerekti, onu da finanse ettik" bilgisini verdi.

"METRO ÇALIŞMALARI"
Metro istikametinde sapmalar olduğu söylemlerine de yanıt veren Kocaoğlu, böyle bir durumun söz konusu olmadığını, metronun 5 bin 200 metresinin tamamlandığını vurguladı. Tünelin son üst beton atım işinin kaldığını açıklayan Kocaoğlu, "Üst betonlama süreci bitirmediği için, metro üzerinde kapatılan yolları trafiğe açmadık. Şu anda 188 tane irili ufaklı şantiyemiz var. Metro çalışmaları süresinde müteahhit şansızlığımız oldu. Metro yapılan yeni bölgelerin zeminleri de bozuk olduğu için, kimse bu işe cesaret edemiyordu. Tünele son betonların da dökülmesinin ardından cilası ve boyasının da bitmesiyle, metromuz 2009 sonunda tamamlanacaktır" diye konuştu.

"ARSENİK TARTIŞMASI"
Arsenikli su sorununun tekrar gündeme geldiği, bu konuda İZSU laboratuarları ile Hıfzısıhha laboratuarının çıkardığı sonuçların farklılık göstermesi konusunda tartışma yaşandığının belirtilmesi üzerine Kocaoğlu, iki kuruma ait laboratuarın aynı adresten aldığı suda yaptığı analizler arasında farklılık çıkması üzerine inceleme yaptıklarını söyledi. İnceleme sonucunda Hıfzısıhha laboratuarının numune suyu depodan aldığının ortaya çıktığını ifade eden Kocaoğlu, "İyi niyet bütün problemleri çözer" dedi.

İzmir'in suyunda bor olduğuna yönelik iddiaların olduğunu fakat bunların gerçeği yansıtmadığını belirten Kocaoğlu, "Define bulunur gibi bir yerlerden bor bulundu. İki bakan boru telaffuz etti. Bu borun nereden çıktığını, bu raporun nasıl gittiğini, hangi laboratuardan çıktığını bulduğunuzda bizim ne dediğimiz herkes tarafından çok iyi anlaşılacaktır. 5 yıllık belediye başkanlığı süresince hangi siyasi partiden olursa olsun 3.5 milyon insanın güvenini kazandık. Vatandaş sevsin veya sevmesin, 'bu çocuk doğru çocuk, dürüst çocuk, çırpınıyor' diyor. Güvenlerini kazandık mı, tamam. Bir aday 'yalan söylüyor' diyor. Ben yaşamım boyunca yalan söylemedim. Bırakın bunları. Biz bunun güvenilirliğini törpüleyerek ve üstüne saldırarak acaba oy alabilir miyiz gibi negatif noktadan hareketle bir noktaya varamazsınız. Zaten ekonomik kriz belli, yolsuzluk ayyuka çıkmış. Bunlarla ne yapacağız ? Uzunca bir süredir İzmir'in suyuyla uğraşılmakta. Ben sayın adayın da şu İzmir'in suyundan, metrosundan kurtulup kent için ne düşündüğünü, ne gibi projelerinin bulunduğunu açıklamasını bekliyorum. Seçime kadar sadece 'hükümetle belediye aynı partiden olursa sinerji yaratılır' söylemiyle mi gidecek? Sinerjiyle, enerjiyle olmuyor bu işler, projeyle oluyor. Bırak şu su işini. Projen ne onu söyle artık'' dedi.

İzmir halkının ve basının arsenikli suyu polemik konusu yapmadığını, hatta arsenik krizinin avantaja dönüştüğünü dile getiren Kocaoğlu, "Bu süreçte iki avantajımız oldu. Biri bizim güvenilir olmamız, ikincisi diğer belediye başkanının güvenilir olmamasından kaynaklanıyor. Bir eksik bizim artımızla birleşince bu krizi böyle nefis bir şekilde geçmiş olduk. Kendisine de ayrıca teşekkür ediyorum, bize bu fırsatı verdiği için. Bizim ne adam olduğumuzu Türkiye genelinde anlatma fırsat verdiği için" şeklinde konuştu.

iha
Yayın Tarihi : 28 Şubat 2009 Cumartesi 15:51:07
Güncelleme :28 Şubat 2009 Cumartesi 15:58:41


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?