Başta ihracatçılar olmak üzere iş dünyası, İzmir Limanı’ndaki sıkışıklığın faturasının ekonomiye yansıdığını vurguladı. Özelleştirme sürecinin bir an önce tamamlanması istendi. İşte görüşler:
Türkiye İhracatçılar Meclisi Genel Sekreteri Servet Eröcal: İzmir Limanı’nın özelleştirilmesi, daha verimli kullanmak ve kapasitesinin büyütülmesi açısından çok önemliydi. Özelleştirme kararı verildi, formaliteler yargı aşaması dışında tamamlandı. Bu süreçte herhangi yatırım yapılmıyor. Limandaki sıkıntılar artarak devam ediyor. Sıkışıklık zammının ötesinde gemiler gelmek de istemiyor. Çünkü gemilerin seferleri zincirleme olarak birbirine bağlıdır. Sıkışıklık zammı almaları zararlarını karşılamaz. Zincirleme olumsuzluk yaşıyoruz. Buradaki sorunun ihracata olumsuz etkisi oluyor. Türkiye ihracatla kalkınma stratejisini benimsemiş bir ülke.
Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Başkanlar Kurulu Başkanı Mustafa Türkmenoğlu: Özelleştirme sürecinin başlamasıyla yaklaşık 3 yıldır yeni yatırım yapılmadı. Aynı süre içinde ithalat ve ihracat ise yılda yaklaşık yüzde 20-30 arttı. Bu artışa paralel olarak limanın verimli çalışması için gerekli yatırımın ve iyileştirmesinin yapılması gerekiyordu. Geç kaldıkça sıkışıklık, tahliyede problem, gemilerin güzergahının değişmesi, artık buraya gelmek istememesi gibi sonuçlar ortaya çıkıyor. Özelleştirme ya da başka şekilde limanın sahipliğinin bir an evvel belirlenmesi, yatırımların devam etmesi gerekiyor.
Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Tamer Taşkın: Beklentimiz, özelleştirmenin bir an evvel çözülmesi. İzmir Limanı’nda gemilerin beklediğini gördüğümüzde sadece ’ithalatçı, ihracatçı 50-100 dolar fark verdi’ diye algılanmamalı. Çünkü gemiler bekledikleri müddetçe artık o limanlara uğramaz oluyor. Uğramadıkları müddetçe de o şehirden ithalat-ihracat yapmak zorlaşıyor. Yani olay sadece fark ödeme değil.
Deniz Ticaret Odası (DTO) İzmir Şubesi Başkanı Geza Dologh: Makine parkı çok yaşlı, değiştirilmesi gerekiyor. Özelleştirme süreci tamamlandığında bu sorun çözülecektir. Devletin işletmesinde olmasıyla ilgili sıkışıklık da yaşanıyor. Gelen gemiler için sıkışıklık zammı uygulanıyor. Bütün bunlar da dış ticarete olumsuz olarak yansıyor. Biz denizciler gemileri çok severiz ama duran gemileri değil, giden gemileri... Bir geminin beklemesi günde 30 bin dolar demektir.
İzmir Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Sefa Bingöl: Sıkışıklık nedeniyle gemiler 48 saat bekliyor. Sırf bu yüzden bir-iki gemi acentesi İzmir’den ayrıldı. Avrupa’daki ihracatçılar da İzmir’e mal göndermek için gemi acentesi bulamıyor. Acenteler, İstanbul ve Mersin limanlarına yöneldi. Özelleştirme sürecinin uzaması hem İzmir hem de Türkiye ekonomisine darbe vuruyor.
İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Hilmi Uğurtaş: İstanbul’a gelen gemi 100 Euro’ya geliyorsa bize 120 Euro’ya geliyor. Çünkü beklemenin de maliyeti ekleniyor. Her gün 10-15 gemi bekliyor. Özelleştirme süreci yılan hikayesine döndü. 3 Mayıs 2007’de yapılan özelleştirme ihalesinde limanın 49 yıllığına işletme hakkını 1 milyar 275 milyon dolarla Global-Hutchison-EİB ortak girişim grubu kazandı. Liman-İş Sendikası ve Kamu İşletmeciliğini Geliştirme Vakfı, iptali için dava açtı. Danıştay da yürütmeyi durdurma kararı verdi. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, işletme hakkını devretmek için Danıştay’ın nihai kararını bekliyor. DTO verilerine göre, limanda gemi trafiğinden kaynaklanan sıkışıklık zammının 2004’ten bu yana sadece denizcilik sektörüne maliyeti 350 milyon doları aştı.