Demokrat Parti (DP) Genel Başkan Adayı Hüsamettin Cindoruk İzmir'de basın toplantısı düzenledi.
Adaylığının yanısıra gündeme ilişkin açıklamalarda yapan Cindoruk, "Sayın Başbakan kriz teğet geçti diyorsa geometrisi zayıf" dedi. İzmir'de düzenlediği basın toplantısında ekonomik duruma ilişkin görüşlerini dile getiren DP Genel Başkan Adayı Hüsamettin Cindoruk, devletin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntının geçeceğini, krizin kısa zamanda aşılacağına inandığını belirtti.
Sorunun yönetimin tavrından kaynaklandığını ifade eden Cindoruk, krize karşı alınması gereken tedbirlerde çok geç kalındığını belirterek, "Başbakan'ın krize yaklaşım usulü devlet adamlığı açısından yanlış görülebilir. Kriz teğet geçmedi, yara vererek geçti, Sayın Başbakan kriz teğet geçti diyorsa geometrisi zayıf" dedi.
Türkiye'nin son hükümet döneminde ayrıştırıldığını, milletin karşıt hale getirildiğini ifade eden Cindoruk, zaman zaman Sünni-Alevi, zaman zaman laik-anti laik gibi kavramların ortaya atıldığını dile getirdi. Terörle ilgili olarak da ciddi tedbirler alınmadığını belirten Cindoruk, toprak bütünlüğü konusunda bir önceliğin ortaya konmadığını kaydetti.
Başbakan Erdoğan'ın üslubuyla mutabık olmadıklarını ifade eden Cindoruk şöyle konuştu: "Sayın Başbakan Valimiz kömür dağıtacak diyor. Vali böyle saygın olmaz. Patates soğan dağıtır gibi çıkıp kamyonun tepesine kömür mü dağıtacak? Benim Valim ne demek? Benim kaymakamım ne demek? Onlar devletin Valisi, Kaymakamı ve Bakanı. Başbakan Bakan'ı kapının önüne koyarım diyor. Bakan'ı kapının önüne koyamaz. O Bakan'a Başbakan saygı göstermiyorsa vatandaşı nasıl saygı göstersin?"
Dış politikaya ilişkin görüşlerini de dile getiren Cindoruk, dış politikada bazı boşluklar olduğunu belirtti. Başbakan'ın Dışişleri büyükelçilerine monşer diye hitap ettiğini ve başlarına da dışardan bir profesör atadığını ifade eden Cindoruk, "Dışişleri'nin müthiş bir arşivi vardır. Onların hepsini bir kenara bırakıp kendi adamını getiriyorsun" diyerek Dışişleri Bakanlığı görevinin önemli olduğunu vurguladı.
Yeni Anayasa oluşturulmasına da değinen Cindoruk, kendisinin meclis başkanlığı görevi sırasında iki sene uğraştıktan sonra 10 maddenin değiştirildiğini ve Anayasa'daki bir çok pürüzün giderildiğini kaydetti. Türban meselesiyle ilgili de doğru bir tavır alındığı taktirde uygun bir formül bulunacağını ancak teklifin metodunun yanlış olduğunu ifade eden Cindoruk, "Oluşturdukları taslağın içinden iki tanesini cımbızla çektiler, meclisten geçirdiler ve Anayasa Mahkemesi'nde takıldı. Kastettiğim şey türban meselesidir. Bir formül bulmak mümkündü ama metot yanlış. Bugün kale gibi bir Anayasa Mahkemesi kararı
var" dedi.
Yerel seçimlerde ciddi biçimde devlet imkanlarının kullanıldığına dikkat çeken Cindoruk, bu kadar açık biçimde devletin imkanlarının bir partinin kazanması için kullanıldığını ilk kez gördüğünü belirterek, "Siyaset terbiyesine aykırı bir seçim anlayışı seçim kazandırmaz" diye konuştu.
Türkiye'nin en önemli meselesinin ülkenin birliğini korumak olduğunu vurgulayan Cindoruk, Türkiye'de öncelikle iç barışın sağlanması gerektiğini, siyasi mücadele verilirken, yasaksız bir Türkiye oluşturulmasının da önemine değindi. Türkiye'nin temelinde her zaman bir merkez parti olduğunu belirten Cindoruk, denge partisinin aşırı düşünceleri ve siyasi şımarıklığı durdurduğunu dile getirdi.
Merkezde birleşmenin önemine değinen Cindoruk, "Aynı düşünceyi paylaşan küçük partiler orta partiler var. Bu küçük partiler bir araya gelirse kuvvet doğacaktır. Kavga etmek için gelmiyoruz. Zaten yeterince kavgacı var. Siyasi parti israfına son vermek zorundayız, merkezde birleşme olmalıdır. Bu hareket iktidara karşı değildir. Ona da saygı duymak zorundayız ancak gelin herkes yerine otursun. Cumhuriyet ve demokrasi ilkeleri etrafında birleşelim" şeklinde konuştu.
Hukuk devleti olabilmek için sağduyulu bir Anayasa'ya ihtiyaç olduğunu, seçim, siyasi parti ve seçim finansmanları ile ilgili yasaların olması gerektiğini ifade eden Cindoruk, "Kış havasını bitirelim baha havasını yaşatalım istiyoruz" dedi.
"KIRAT HALKIN BENİMSEDİĞİ ÖNEMLİ BİR MARKADIR"
Konuşmasında siyaset tarihi boyunca altı ok ile kırat simgelerinin birer marka haline geldiğini belirten DP Genel Başkan Adayı Hüsamettin Cindoruk, "Kırat halkın benimsediği önemli bir markadır. Demokrat ismi kırat olmuştur. Demek ki hareketin ismini halk koymuştur" dedi.
Partinin kabul edilebilir bir oy oranı aldığını ancak bu oranı yetersi bulduklarını ifade eden Cindoruk, Genel Başkan'ın istifa kararına saygı duyduğunu, kendisinin partinin önünü açmak istediğini ve bu kararı ahlaklı bir davranış olarak gördüğünü söyledi. Kendisinin de genel başkan seçildiği taktirde il ve ilçe teşkilatlarında görev değişikliğine gitmeyeceğini, gerekirse takviyede bulunacağını da sözlerine ekleyen Cindoruk, "Ben elimi taşın altına koyuyorum. Taş üstüne taş koymaya geldik. 2001 seçimleri Türkiye için çok önemli kader seçimidir. Biz de bir iktidar partisi olma yolunda ilerleyeceğiz" şeklinde konuştu.
"HANGİ PARTİYE OY VERDİĞİM ALLAH'LA BENİM ARAMDA"
Düzenlediği toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, kendisinin oy kullandığı sandıkta DP'ye oy çıkmamasıyla ilgili olarak da şöyle konuştu: "Oy gizlidir. Oy kutsaldır. Benimle Tanrı arasında bir hadise. Ama bazı sandıklarda DP'ye sıfır oy çıkması çok acı. Demek ki o sandıklarda oy müşahitleri de bulunmuyordu. Benim hangi partiye oy verdiğim ise Allah'la benim aramda. Bahsedilen sandıkta mı oy kullandım onu da bilmiyorum. DP'ye oy çıkmamasında kusur görüyoruz ama düzelteceğiz. Tıraşlanması gereken bir iktidar var Cindoruk, "Oluşturdukları taslağın içinden iki tıraşlayacağız."
Yaşıyla ilgili getirilen eleştirilere de yanıt veren Cindoruk, kendisinin sağlığının yerinde olduğunu, Demirel'in de halen siyaset yapabilecek durumda olduğunu belirterek, "Gençlere fırsat verilmeli, önü açılmalı. Başkalarının gelecekte bekledikleri istikbal benim için geride kaldı. Rahmetli Bayar 106 yaşında vefat etti. Siz bana böyle bir şeyi temenni etmez misiniz" dedi. Kendisine verilen destekle ilgili de görüşlerini dile getiren Cindoruk, "Demirel'in desteğini kulağımda hissettim ancak Çiller'le bir ihtilafım olmaz" dedi.
Cindoruk'un düzenlediği toplantı salonunun girişinde üzeri atlar ve Demirel'in sembolik şapkasıyla kaplanmış bir araç dikkat çekti. DP'li Hüsamettin Duran'a ait olduğu öğrenilen aracın yaklaşık 4 milyara mal olduğunu öğrenilirken, Cindoruk'u desteklediğin belirten Duran, "Kendisi çok dürüst bir insan. Destekliyorum. Bu aracı da gönlümdeki DP sevgisini göstermek için yaptırdım" şeklinde konuştu.