Tek isteği kızını ölmeden görmek

İzmir'in Ödemiş ilçesinde yaşanan bir dram yürek dağlıyor. Yıllar önce evlatlık verdiği kızına olan özlemi her geçen gün artan bir babanın son arzusu kızına sarılıp onu bağrına basmak.

Ödemiş'te yaşayan 78 yaşındaki feçli Şefik Güner'in tek isteği 28 yıl önce evlatlık verdiği kızına sarılıp onu bağrına basmak. "Ölmeden önce kızıma bir kez olsun sarılmak istiyorum" diyen Şefik Güner'in özlemi yürek burtuyor. 28 yıl önce 1 yaşındaki kızı Didem'i bir akrabasının tavsiyesi ile maddi durumu iyi olan bankacı bir aileye verdiğini belirten Şefik Güner, ogünden bu yana yüreğindeki özlemin bir çığ gibi büyüdüğünü söyledi. 28 yıl önce 6 çocuğunun en küçüğü olan Dedim'i henüz bir yaşındayken evlatlık verdiğini anlatan gözüyaşlı baba Şefik Güner, "Maddi durumumuz çok kötüydü. En küçük kızımı bir akrabamızın tavsiyesi ile bankacı bir aileye evlatlık olarak verdik. Benim arzum küçük kızımın daha iyi şartlarda yaşayıp, mutlu olmasıydı. Evlatlık verirken hiçbir maddi talibim olmadı. Tek isteğim kızımın iyi bir geleceğe kavuşmasıydı" dedi.

Ancak kızını verdiği günden itibaren yüreğinde büyük bir acı hissettiğini belirten baba Şefik Güner, "Aynı ilçede yaşayan kızıma olan özlemim her geçen gün arttı. Onu evlatlık verdim ama sanki yüreğimi yaraladılar. Çok acı çektim. Çok özledim. Ama o aileye de söz verdiğim için kızıma kendimi hiç gösteremedim. Ona sarılamadım. Onu görebilmek için okulunun karşısındaki parkta otururdum. Tenefüse çıktığı zamanlar uzaktan özlem giderirdim. Evine dönerken uzaktan takip ederdim. Ama odna hiç sarılıp öpemedim.

Koklayamadım. Bu 28 yıl boyunca içimde bir acı olarak kaldı" dedi.
78 yaşında olduğunu belirten acılı baba, felçli olduğu için zor şartlarda yaşadığını da belirterek, "Benim son bir arzum var. Kızıma bir kez olsun sarılmak istiyorum. Onu o kadar çok özledim ki kelimelerle anlatılamaz" dedi.

"KIZIMI GÖRMEK İSTEYİNCE GERİ ÇEVİRİP PARA TEKLİF ETTİLER"
28 yıl önce kızını evlatlık verdiği aile ile bir kez görüştüğünü söyleyen baba Şefik Güner, "Benim hiç bir maddi beklentim yoktu. Kızımı görmek istiyordum. Kızım verdiğim kişi bugün yaşamıyor. Ancak o zamanlar ben kızımı bir yabancı gibi görmek istediğimi söylediğimde karşı çıktılar. Üvey annesi ve babası bana, 'Ne kadar para istiyorsun?' dediler. Bu beni daha çok yaraladı. Hayata küstüm. Ben para değil kızımın kokusunu istiyordum. Onu evlatlık vermemdeki tek amacım iyi bir yaşamı olması içindi. Allah'a şükür artık okudu ve öğretmen oldu. Bugün 28 yaşında iyi bir hayatı var" dedi.

Evlatlık verilen Didem'in öz kardeşleri de büyük bir özlem yaşadıklarını belirttiler. Kardeşlerden Mehmet Güner, "Kardeşimizden hiç bir şey beklemiyoruz. Tek istediğimiz kendisini bağrına basmak isteyen 5 kardeşi ve felçli bir babası olduğunu unutmasın yeter" dedi. Bugün 45 yaşında olan ve aynı ilçede olmalarına rağmen 28 yıldan bu yana kardeşini görme imkanı bulamayan 45 yaşındaki Mehmet Güner, "Öz kardeşimiz olan ve şu an 28 yaşında olan öğretmenlik yapan kardeşim Didem'i görmek için defalarca evine telefon ettik. Hiç bir zaman görüşemedik. Mektuplar yazdık yazdığımız bütün mektuplar iade edildi. Evlatlık verilen ailede üvey babaya insan gibi sadece görmek isteğimizi belirttik bir keresinde onu görürseniz kendimi öldürürüm deyince yine olayın üzerine fazla gidip öz kardeşimizin zarar görmesini istemedik. Kalp krizi geçirerek ölen üvey babanın ölümünden hemen sonra felçli olan babam ile bütün kardeşlar ile birlikte büyük bir üzüntü ile öz kardeşimizin üvey babasının cenazesine katıldık. Her ne kadar öz kardeşimizi bizlere 28 yıl gibi çok uzun zaman bizlere göstermese de üvey babanın cenazesine insanlık adına hep beraber katıldık" dedi.

Kardeşlerden Süleyman Güner ise "Bizim bugün artık kendisinden hiçbir menfaitimiz olamaz. Sadece bizim üzüldüğümüz nokta bundan yıllar önce öz annemiz olan Hatice Güner maalesef öz kardeşimiz Didem ile görüşemeden geçirdiği bir hastalık sonucu yaşamını yitirmişti. Annem çok büyük bir hasret yaşadı. Kızının kokusunu içine çekemeden öldü. Hasret gitti. Bizim bütün kardeşler olarak tek isteğimiz şu an felçli olan 78 yaşındaki babamız Şefik Güne'in tam 28 yıl önce istemeyerek verdiği kardeşimiz Didem'i bir kez bağrına basması ve gözünün arkada kalmasını istemiyoruz. Kendisi şu an felçli olmasına rağmen yinede bizlere 'beni motor ile parka götürün uzaktan da olsa kızım Didem'i görmek istiyorum' diyor. Hergün parka gidip kızını görmek istiyor. Annemin göremediği kardeşimizi felçli olan babamızın bir kez öz kardeşimiz olan Didem'i bağrına basmasını istiyoruz" dedi.
Öz kızı olan 28 yaşındaki Didem'in şu an bekar olduğunu belirten gözü yaşlı baba evlat hasreti ile yanıp tutuştuğunu belirtirken sözlerini şöyle tamamladı: "Benim bu yaştan sonra ne isteğim olabilirki, benim istediğim kızımı bir kez bağrıma basmak. Ayrıca kendisini gelinlikle mutlu olduğunu görmek isterim. Bu görüntüyü görsem ölsemde artık gam yemem".