İzmir Tire ilçesinin doğusunda, Karacaali Mahallesi’nde Ali Baba Tepesi denilen tepenin eteğinde bahçelik bir alanda bulunan bu türbenin kitabesi bulunmamaktadır. Kime ait olduğu kesinlik kazanamamakla birlikte, bazı arşiv belgelerinde Ali Baba’nın ismi geçmektedir. Evliya Çelebi’nin de sözünü ettiği Ali Baba’nın XIV. yüzyıl başlarında yaşamış Tire çevresinde zaviyeler kurmuş bir kişi olduğu sanılmaktadır. Nitekim türbenin bulunduğu yerin de Bektaşi tekkesi olduğu söylenmektedir. Türbe bu yönden günümüzde ziyaret yeridir.
Moloz taş ve tuğladan yapılan üzeri sıvalı türbenin diğerlerinden farklı bir plan tipi vardır. Türbenin önünde sekizgen planlı bir giriş olup, bunun üzeri kubbe ile örtülüdür. Bu girişin de önünde bir giriş metali bulunmaktadır. Türbe önündeki girişten sekizgen planlı türbeye geçilmektedir. Her iki bölüm arasında da bir kapı bulunmaktadır. Türbenin içerisi dikdörtgen şekilde üç pencere ile aydınlatılmıştır.
Kubbe Klasik Osmanlı üslubunda kalem işleri ile bezenmiştir. Buradaki yuvarlak madalyonun içerisi lacivert, kırmızı, siyah ve beyaz renklerde palmetler, Rumiler, rozet ve yaprak motifleri ile doldurulmuştur. Kubbe eteğinde madalyonun çevresinde yarım palmetlerden oluşan bir friz çepeçevre dolanmaktadır.
Kenthaber Kültür Kurulu