Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği yönetim kurulu üyeleri, Bal Sanayicileri Derneği’nin talepleri üzerine ilk ikisini Ankara’da gerçekleştirdikleri toplantının 3.üncüsünü Akyaka Hamle Otel’de yaptılar. Toplantıya, Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, ikinci başkan Ziya Şahin ve Yönetim Kurulu Üyeleri katılırken, Bal Sanayicileri Derneği Başkan Vekili İsfendiyar Üzümcü, Tarım Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü ve TİGEM’den konunun uzmanı birer yetkili, kooperatif ve bağımsız çalışan bal paketleyici firmaların temsilcileri de katıldı.
Toplantıda konuşan TAB yönetim Kurulu Başkanı Bahri Yılmaz, Türkiye genelinde bütün illerde TAB’a bağlı il birlikleri bulunduğunu belirterek, Türkiye Arı yetiştiricileri Merkez Birliği’nin, AKS’ye (Arıcılık Kayıt Sistemi) girmiş 39 bin 796 profesyonel üye arıcı ve bunlara ait 4 milyon 261 bin 196 adet aktif arı kovanı ile 82 bin ton doğal bal üretimi yapan tek kurum olduğunu söyledi. Yılmaz konuşmasında, “Bir teneke (26 kg) balın üretici maliyeti 156 TL, ya da 6 TL/kg’dir. Market raflarında bal fiyatlarının 17 TL gibi ortalama fiyat ile satılmasının izahı, birilerinin tüketiciyi kandırmasıdır. Bizlerden 4-5 TL alınmaya çalışılan balın fahiş fiyattan satılması, sahtecilerin iştahını kabartıyor. Bu konuyu Rekabet Kurulu’na götüreceğiz. Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olanlar birçok konuda olduğu gibi Türk Arıcılığına da zarar vermektedirler. Bizler, balları arılarımız ile nasıl üretiyorsak, tüketiciye ulaştırma kanallarını da sağlamayı hedefledik. AB’de olduğu gibi doğrudan satış yapmayı sağlayacağız” dedi.
Türkiye Arı yetiştiricileri Birliği İkinci Başkanı ve Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ziya Şahin yaptığı konuşmada, Türkiye’deki bal üreticisinin çok tedirgin olduğunu, bu tedirginliği bertaraf etmek için bu toplantıyı gerçekleştirdiklerini söyledi. Bal Sanayicileri Derneği Başkan Vekili İsfendiyar Üzümcü de bal üretim potansiyeli ile ilgili görüşlerini açıklarken, Türkiye’de arıcılık ve balcılığın, tarımın diğer kollarından ayrılan bir meslek kolu olmadığını belirterek, “Türkiye’deki arıcılık, dünyanın diğer ülkelerindeki arıcılık faaliyetlerinden farklı ve kalitelidir. Etnik bir floramız var.10 bini aşan bitki türü ile Avrupa’da özel bir coğrafyaya sahibiz. Bu sebeple gezgin bir arıcılığımız var. Gezgin arıcılık birtakım faydaların yanında, zararları da getiriyor. Bu zararların en önemlisi maliyet faktörü. Avrupa’da genelde yerel arıcılık yapılır. Oradaki arıcılar, belli bir coğrafyada belli bir yerde konaklar. Masrafları minimumdur” dedi.
![]() |
![]() |