Muğla'nın Köyceğiz ilçesine bağlı 49 haneli 200 yıllık Sultaniye köyünün, 1985'te birinci derece askeri bölge ilan edilmesiyle kendi topraklarında "işgalci" durumuna düşen halk Sayıştay'ın raporuyla çifte bayram yaşadı.
Köye 5 kilometre mesafeye askeri kamp yapıldıktan sonra giriş çıkışlarına güvenlik gerekçesiyle, "Birinci derece askeri yasak bölgedir. Yol boyuncu durmak, park etmek, yetki verilmiş resmi araçlar dışında, özel ve resmi araçlarla yayaların girmesi yasaktır" yazılı levhalar konuldu. Asker tarafından 'İşgalci' olarak nitelendirilen köylülerin köyü boşaltmaları istendi. Bölgede ev yapmak, denize girmek ve hatta balık tutmak bile yasaklandı. Bu yasaklara uymadıkları gerekçesiyle binlerce lira ceza ödeyen köylülere askeri giriş-çıkış kartları verildi. 15 yıldır işgalci muamelesi görerek, kendi köylerinde esir hayatı yaşayan ve köylerinden çıkarılmak istenen vatandaşların imdadına Sayıştay tarafından TBMM'ye gönderilen, 160 sayfalık rapor yetişti.
Marmaris'teki Aksaz Deniz Üssü Komutanlığı'nın, güvenlik gerekçesiyle Köyceğiz ilçesine bağlı Sultaniye köyünün bir bölümünü boşaltmak istemesiyle başlayan hukuk mücadelesinde son noktayı Sayıştay koydu. Sayıştay, köyün boşaltılmasında ısrar eden Aksaz Üs Komutanlığı'na, köylülerin yeni bir yer göstermeden çıkarılamayacaklarını bildirdi. Sultaniye Köyü Büyükkaraağaç Mahallesi ile Aksaz Deniz Üssü Komutanlığı arasındaki, sorun 2006'da resmi makamlara iletilince ortaya çıktı. TBMM Dilekçe Komisyonu'na başvuran köylüler, 1980'de iş başına gelen askeri yönetim tarafından arazilerine el konulduğunu ve köyden çıkmaları için baskı yapıldığını ifade etti.
TBMM bunun üzerine Sayıştay'dan, inceleme yapılmasını istedi. Konuyu, askeri yasak bölgeler, ilgi kamu kurumlarının yazışmaları ve köylülerin anlatımlarıyla ayrıntılı biçimde inceleyen Sayıştay'ın 160 sayfalık raporunda, Büyükkaraağaç Mahallesi'nin 2. derece askeri yasak bölge kapsamında kaldığı halde 1. derece askeri yasak bölge sınırları içerisindeymiş gibi muamele gördüğüne işaret edilerek "Muhtarlıkça ve köy sakinlerince levhaların kaldırılması yönünde Aksaz Deniz Üs Komutanlığı'na yazılı talepte bulunulmasına rağmen bu levhaların kaldırılmadığı beyan edilmiştir" denildi.
"PSİKOLOJİK SORUNLARA NEDEN OLUR"
Sayıştay'ın Meclis Dilekçe Komisyonu'na gönderdiği raporda, taşınması istenen köylülere yeni bir yer bulunmadan böyle bir işlemin gerçekleşmesinin sosyolojik ve psikolojik sorunlara neden olacağı, bunun da sosyal devlet ilkesi ile bağdaşmadığı belirtiliyor. Raporda bu konuda şu görüşlere yer veriliyor:
"Yıllardır bir arada yaşayan ve tapulu gayrimenkulleri olmayan bu insanlara kanunen herhangi bir kamulaştırma bedeli ödenmesi imkanı olmadığı gibi, İskan Kanunu hükümlerine göre de iskan edilmeleri mümkün olmadığından, bunların yeni bir yere yerleştirilmeden buradan çıkarılmaları hayatiyetlerini devam etmelerindeki büyük sorun ve sıkıntıların yanında sosyolojik ve psikolojik birtakım sorunları beraberinde getirecektir. Yapılacak böyle bir uygulamanın Anayasa'nın sosyal devlet ilkesi hükümlerine uygun olmayacağı düşünülmektedir."
TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı Yahya Akman ise, askerin güvenlik gerekçesiyle köyün boşaltılması yönündeki çıkışının bir hak ihlali olarak değerlendirdiğini söyledi. Buranın ikinci derece yasak bölge olduğunu hatırlatan Akman, köylülerin yıllardır burada oturduklarını hatırlattı. Akman'a göre, olayın sadece güvenlikle değil, yaşam hakkıyla ilgisi var.
REFERANDUMDA 'EVET' DEDİ
Köyceğiz ilçesine bağlı, 49 haneli ve 149 nüfuslu 200 yıllık Sultaniye köyünün Deniz Saha Komutanlığı tarafından tahliye edilmek istenmesi sebebiyle sıkıntılı günler yaşayan vatandaşlar, 12 Eylül'de gerçekleştirilen referandum sayımlarda 133 evet, 33 hayır oyu çıkarken, 166 geçerli, 9 geçersiz oy çıktı.
EVİ ÇÖKTÜ YAPTIRAMADI
Sultaniye Köyü Büyükkaraağaç Köyü sakinlerinden Sultan Yıldırım, evinin yaz aylarında çöktüğünü belirterek, "Evim eski olduğu için göçtü. Kış geldi duracak yerim yok. Mecburen bir odası yaptırıyorum. Askerler evimizi tadilatını yaptırmadı. Bize buradan çıkacaksınız diyorlar. Hayvanları bile yazın ağaçların altına gölgeye bağlarlar, kışın da ahıra bağlarlar. Bizim havyanlar kadar değerimiz yok. Ben bu topraklardan dört asker yolladım. Bu memlekette doğdum, bu memlekette büyüdüm. Üç amcam bu topraklardan iskeleye binerek Çanakkale'ye gitti ve şehit odu. Kış geldi, nereye gideceğiz biz? Ya bize toprak versinler, ya da yakamızı bıraksınlar" diye konuştu.
"SAYIŞTAY KARARINDAN MEMNUNUZ"
Büyükkaraağaç Mahallesi'nde yaşayan 57 yaşındaki Ergün Akgün, "Sayıştay'ın verdiği karardan çok memnunuz. Şimdi Meclis'e geldi. Meclis'ten de iyi bir sonuç çıkacağına inanıyoruz. Artık yıllardır ekip biçtiğimiz topraklarımızın tapularının verilmesini istiyoruz. Marmaris'e gitmek için Aksaz üzerinden ayrı bir yol yapılmasını istiyoruz. Aksi takdirde Köyceğiz üzerinden 120 kilometre gitmek zorunda kalacağız. Eğer Aksaz üzerinden yol verilirse, 25 kilometre tutuyor. Aksi takdirde 120 kilometre yol gideceğiz. Burada yapılaşma olmadığı için çocuklarımız köyden göçüyor. Ev yapamıyoruz. Yasak sahalar nedeniyle arıcılık, hayvancılık kısıtlandı. Balıkçılık zaten yasak. Bize arı kovanlarımızı koymamız için yer gösterilmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.