Muğla Üniversitesi ve Deniz Temiz Derneği TURMEPA işbirliğinde 2005 yılında başlatılan ve 1 yılda tamamlanan çalışmalar sonucu, Göcek koylarında sualtı görüş mesafesinin ve niteliğinin azaldığı, çeşitli derinliklerde tortu tabakası ve yeni türlerin oluştuğu tespit edildi.

Muğla Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından Göcek Koyları’nda yapılan araştırma sonucu, Göcek Körfezi’ndeki 21 koyun ciddi deniz suyu ve kıyı kirliliğiyle karşı karşıya olduğu belirlendi.

Çevre Sorunları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Ahmet Balcı ve Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Muammer Tuna başkanlığında 20 kişilik bir ekip tarafından 1 yıl süreyle yapılan araştırmanın sonucu 2006’da rapor halinde ilgili kurumlara verildi. Final raporunda özetle yoğun yat trafiği nedeniyle deniz suyunda kirliliğin had safhaya ulaştığı, bunun yanında yapılaşma yoğunluğu nedeniyle kıyı kirliliğinin artığına dikkat çekildi. Raporda ayrıca acil önlem alınmazsa Göcek Koyları’nın doğal güzelliğini kaybedeceği belirtildi.

Göcek Koylarının Türkiye’de en yoğun tekne trafiğine sahip bölgelerinden biri olduğunu belirten Çevre Sorunları Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı ve Muğla Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Muammer Tuna, “Yoğun tekne trafiğinin yaşandığı Göcek Koyları kirlenme açısından potansiyel tehlike altında bulunuyor. Yat turizmi potansiyelinin yüksek olduğu ve gelişmeye açık bu bölgede, TURMEPA (Deniz Temiz Derneği) ile ortaklaşa kirliliğin önlenmesi ve sürdürülebilir bir kıyı kullanımını hedefleyen izleme programı kapsamında bir yıllık çalışma gerçekleştirdik. Göcek’teki 21 koyda yapılan çalışma 4 dönem olarak yapıldı. Ekim 2004, Şubat 2005, Temmuz - Ağustos 2005 ve Kasım 2005 aylarında yapılan bu çalışmalarda fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik ölçümler yapıldı. Yapılan ölçümler sonunda su sirkülasyonunun çok yavaş olduğu Göcek Koylarında deniz suyu kirliliğinin sınır derecelerde olduğu tespit edildi. Katı ve sıvı atıkların, kimyasal ve biyolojik arıtmaya tabi tutulmadan suya deşarj edilmesi sonucu koylar kirlenmiş” dedi.

GÖRÜŞ AYRILIĞI VAR

Göcek’te yaşayan yerli halk ve tatile gelen yabancı turistlerle kirlilik hakkında görüştüklerini belirten Doç. Dr. Muammer Tuna, “Göcek’te yaşayan ve tatil yapan 477 kişiyle kirliliğin nedenleri hakkında görüştük. Göcek’te yaşayanlar deniz kirliliğinin büyük ölçüde yat sayısındaki artıştan kaynaklandığını ifade ediyorlar. Tekne sahipleri ise kirliliğin daha çok karasal kaynaklı olduğunu ileri sürüyorlar. Bu bağlamda yerli halk ile tekne sahipleri arasında kirliliğin kaynağı konusunda bir görüş ayrılığı olduğu görülüyor” diye konuştu.

Muğla Üniversitesi tarafından araştırmanın ardından hazırlanan ve ilgili kurumlara gönderilen raporda, Göcek’te deniz kirliliğinin denetlenmesi konusunda yetkili kurumlar arasında koordinasyon eksikliği olduğu belirtildi. Göcek’te deniz kirliliğinin önlenmesi ve denetlenmesine ilişkin yasal ve yönetsel yapılanmanın olduğunun belirtildiği raporda; “Deniz kirliliği önlenememekte ve kirliliğin önlenmesine yönelik olarak gerekli denetim sağlanamamaktadır. Çevre İl Müdürlüğü, Özel Çevre Koruma Kurumu, Liman Başkanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Sağlık Ocağı Tabipliği ve Belediye deniz kirliliğinin önlenmesini sağlamakta ve denetlemekte görevli kuruluşlar olarak sayılabilirler. Bu kadar kuruluş olmasına rağmen, bu kuruluşlar yetersiz kalmakta ve deniz kirliliği yeterince ve etkili bir biçimde denetlenememekte ve önlenememektedir. Bunun nedeni olarak deniz kirliliğini önlemekle görevli çok sayıda kuruluşun olması ve kuruluşların yetki ve görevlerinin tam olarak belirlenmemiş olması ve bu kuruluşlar arasında koordinasyonun olmaması sayılabilir” denildi.