Eski Bodrum Sualtı Müzesi Müdürü Alpözen’in, 15 yıl önce villasının bahçesine yerleştirdiği ‘Osmanlı çeşmesi’ tarihi eser olduğu gerekçesiyle geri isteniyor. Alpözen ise çeşmeyi geri vermiyor
Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi eski Müdürü Oğuz Alpözen’in, 15 yıl önce villasının bahçesine yerleştirdiği ‘Osmanlı çeşmesi sulağı ve yalağı’ üzerinden başlayan tartışmalar sürüyor. Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, “tarihi eser” olduğuna karar verdiği çeşmenin müzeye iadesini istedi. Villasının bahçesinde nöbet tutmaya başlayan Alpözen ise “Bodrum Müzesi’ni dünyanın sayılı müzeleri arasına sokmanın ödülü, hırsızlıkla suçlanmak olmamalıydı” dedi.
‘130 soruşturma geçirdim’
Çeşmenin tarihi eser olmadığını belirten Alpözen, 39 yıl görev yaptığı müzede çalışırken, eski Kültür Bakanı Cihat Baban’ın kardeşi Nusret Baban’ın 15 yıl önce kendisine hediye ettiği çeşmeyi temizlettikten sonra evine götürdüğünü anlattı. Alpözen, “130 soruşturma geçirdim. Kültür Bakanlığı üç kez soruşturma açtı. Üçünde de tarihi eser olmadığı, çeşmenin geç Osmanlı Dönemi’ne ait olduğu ve her yerde satın alınabileceği belirtildi” dedi.
‘Polis zoruyla getiririz’
Müze Müdürü Yaşar Yıldız ise Alpözen’in 15 yıl önce müzeye getirdiği Osmanlı Çeşmesi’ni laborutavarda temizlettikten sonra, kendisine hediye edildiğini söyleyerek evine götürdüğünü savundu ve “Gerekirse çeşmeyi polis zoruyla getiririz” dedi.
Bodrumda,dereköyde ,gümüşlükde ve diğer yerleşim yerlerinde evleri bir dolaşın eski sutünler,su yalakları, kale taşları ve daha bir çok tarihi eser kalıntılarını bulmak çok kolay.Bu eski taşlar(yerli halkın söylemi)o kadar mühim değil.Esas olan kıymetli taşlar ,altın ,gümüş ,altın takılar.
Osmanlı dönemine ait olduğu anlaşılan bu sokak çeşmesi, mutlaka korunması gerekli bir taşınır kültür varlığı olmalı? Bence çeşme tesçillenerek, zimmet usulü ile sahibinin koruması altında bırakılabilinir ya da emekli müze müdürü ile anlaşılarak, bu çeşmenin villanın dış tarafındaki sokağa aplike edilmesi ve sonra korunması gerekli taşınmaz bir kültür varlığı olarak tesçillenmesinin, sorunu çözeceği düşüncesindeyim.