2008 yılında küresel ısınma başta olmak üzere değişik nedenlerden dolayı ülke genelinde olduğu gibi Muğla’yı da etkisi altına alan kuraklık ve yağış eksikliği başta kullanma ve içme suyu olmak üzere büyük sıkıntılar yaşanmasına neden olmuştu.
Kuraklıktan en çok etkilenen kesimlerin başında çiftçiler gelirken, geçtiğimiz yıl Muğla merkezde de çiftçiler büyük zararlara uğramıştı. Kuraklık, Muğla merkez ilçenin tarım ambarı niteliğindeki Karabağlar yaylasındaki tarımı da olumsuz etkilemiş ve kuyulardaki su seviyesi içme suyunu bile zor karşılar hale gelmişti.
2009 yılının ilk ayındaki yağışlar ise toplumun bütün kesimlerini olduğu gibi çiftçileri de sevindiriyor. 2009 yılının birinci ayında Muğla Merkez ilçede metrekareye ortalama 309 kg. yağış düştü. Muğla’da son 32 yılın yağış ortalaması metrekareye 1158 kg. olarak gerçekleşirken, 2008 yılı boyunca ise metrekareye ortalama 600 kg. yağış düşmüştü.
Özellikle son 15 gündür meydana gelen yağışları değerlendiren Muğla Ziraat Odası Başkanı Suat Oyman, yağışların çiftçiler açısından sevindirici olduğunu kaydetti. Oyman, “Bilindiği gibi küresel ısınma ve kuraklık geçen yıl bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de ciddi sıkıntılar yaşatmıştı. Kuraklık ve susuzluktan en çok etkilenen illerin başında da ilimiz Muğla geliyordu. Kuraklıktan dolayı Muğla genelinde ve merkezde çiftçilerimiz büyük zararlar yaşadı. Susuzluktan dolayı yer altı su kaynaklarını çeken artezyenlerin de aşırı kullanımı susuzluğun etkilerini daha da arttırdı” dedi.
ÇİFTÇİLERE ÖNERİ
Yağışların özellikle yer altı su kaynaklarının seviyesi açısından da olumlu olduğunu ifade eden Oyman, “Muğla’da başta çiftçiler açısından su sıkıntısının yaşanmaması için metrekareye ortalama 1400 kg. civarlarında yağış düşmesi gerekiyor. Yağış 1000 kg’ların üzerine çıkmazsa aynı sıkıntılar yine yaşanır. Çiftçilerimize geçen yıl yaptığım uyarı ve önerimi tekrarlıyorum. Suyu çarçur etmesinler bilinçli kullansınlar. Vahşi sulama yönteminden vazgeçsinler. Çünkü vahşi sulama sistemi su kaynaklarını israf eden bir yöntem. Çiftçilerimiz artık Damlama Sulama yöntemine geçsinler. Bu yöntem hem su kaynaklarını korumada etkili bir yöntem hem de üründeki verimi arttıran bir yöntem. Umarım yağışlar bu şekilde devam eder ve geçen yıl yaşanan su sıkıntısı ve kuraklık tekrar yaşanmaz” diye konuştu.