Makine Mühendisleri Odası Muğla Şubesi, Muğla Valiliği ve Muğla Belediyesi’nin katkıları ile düzenlenen ‘Enerji Çalıştayı’ Muğla Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi’de gerçekleştirildi. Çalıştayda, Muğla’daki üç termik santraller ve kullandıkları kömür ele alınırken, Türkiye’nin yerli kömürünün yerli teknoloji ile kullanması gerektiği ifade edildi.
Makine Mühendisleri Odası Enerji Komisyonu Üyesi Haluk Direskeneli, sunumunda, kömür teknolojisi pazarı ve Türkiye konusunda yaptığı açıklamada, Türkiye’de yerel mühendislik kapasitesiyle çok şeylerin yapılabileceğini belirtirek, “Türkiye yıllardır işlettiği, ama hala kendi tasarımını, teknolojisini geliştiremediği termik santral teknolojisine sahip olabilir. Aynı şekilde rüzgar türbünlerini, hidrolik türbünleri, azami yerli kapsamda kendimiz üretebilmeliyiz. Kamu, geçmişte finansman ihtiyacı nedeniyle yabancı yatırımcıyla öncelik vererek kalitesiz ve verimsiz termik santraller alınmıştır. Bu santraller yerli yakıta ve çevre şartlarına uyum gösteremediler ve çabuk yaşlandılar. O santralleri imal eden firmalar da ya yok oldular, ya iflas ettiler, ya da el değiştirdiler” dedi.
YERLİ TASARIMLAR GÖZ ARDI EDİLDİ
Makine Mühendisleri Odası Üyesi Direskeneli, yerli kömürün ancak yerli mühendislik tasarımları ile en iyi şekilde kullanılabileceğini kaydederek, “Yabancı firmalar santrali kurar, deneme üretimini yapar, kesin kabulünü yapar ve gider. Muğla’daki Termik santrallerde olduğu gibi, işletici kurum sorunları ile baş başa kalır. Türkiye’nin enerji ihtiyacı hiç bitmeyecek. Rüzgar enerjisi rüzgarsız havada çalışmaz, güneş santralleri geceleri çalışmaz. Böyle zamanlarda her zaman yedekte bekletilen Termik Santrallere her zaman ihtiyaç var. Sadece rüzgar ve güneş ile enerji ihtiyacını çözemezsiniz. Kendi termik santrallerimizi, kendi kömürlerimize uygun olarak kendimiz tasarlamalıyız, kendimiz imal etmeliyiz. Bizim kendi mühendislerimiz, kendi kömür kaynaklarımıza uygun termik santral tasarımı ve hatta kombine çevrim santralinin tasarımını komple yapabilecek bilgi birikimi ve kabiliyetlere sahiptir. Ancak bunun için gerekli ortamın yaratılması şarttır. Türkiye, kendi enerji piyasasına kendi yatırımcısı, imalatçısı, akademisyeni, mühendis ve mühendislik hizmetleriyle sahip çıkmalıdır” diye konuştu.