Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba, AK Parti'nin kapatılmasını Şanlıurfa'nın kurtuluş mücadelesini tiye alan bir fıkra ile değerlendiren Demokratik Toplum Partisi (DTP) Grup Başkanı Ahmet Türk'e sert yanıt verdi.
Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba, basın mensupları ile bir araya geldiği Şanlıurfa Belediyesi'nin 4. Yıl Çalışmaları Toplantısı yemeğinde, DTP Grup Başkanı Ahmet Türk'ün AK Parti'nin kapatılması ile ilgili anlattığı 'isotlu fıkraya' çok kızdığını belirtti. Fakıbaba, "DTP Grup Başkanı Ahmet Türk'ün dün Meclis'teki grup toplantısında Şanlıurfa'nın kurtuluş mücadelesini tiye almasını esefle kınıyorum. Dışarıdan yardım gelmeden kendi imkanlarıyla başta 12'ler olmak üzere Şanlıurfa halkının Fransız işgaline karşı eşsiz direnişini alaya almak halkımızı rencide etmiştir. Şanlıurfa halkı 11 Nisan 1920'de vatanı, bağımsızlığı ve bayrağı için canlarını seve seve vermiştir. Bugün de aynı durum söz konusu olsa yine canlarını bu vatan için seve seve verirler. Bu nedenle DTP Grup Başkanı Ahmet Türk'ün Şanlıurfa halkından özür dilemesini bekliyoruz" dedi.
Ahmet Türk'ün, "Adam gelmiş, 'Ağam Fransızlar Urfa'ya giriyor' demiş, ağa ses çıkarmamış. Adam yeniden gelmiş, 'Ağam Fransızlar Urfa'ya girdi' demiş, ağada yine ses yok. Adam bir kez daha gelmiş, 'Ağam Fransızlar isot tarlasına girdi' demiş, ağa bu kez ayağa kalkmış 'Koşun, namus elden gidiyor' demiş. AK Parti de isot tarlasına girildiği için telaş içinde demokrasi havariliği yapıyor. Oysa siz halktan aldığınız yetkiyi doğru kullansaydınız ülke bu duruma düşmezdi. Statükocu güçlere karşı demokrasi mücadelesi verseydiniz demokrasi bugün tehlike altında olmazdı. AK Parti'nin sızlanmak, şikayet etmek yerine demokrasiyi gündeme getirmesi lazım. Yamalarla, perakendelerle bu iş düzelmez. Ne statükoya, ne kiliseye, ne camiye yaranabildiniz. Ortada kaldınız Başbakan" ifadelerine çok kızdığını ifade eden Başkan Fakıbaba, Şanlıurfalıların özgürlükleri için her şeyi yapabileceklerini vurgulayarak, "Bu açıklama bütün Şanlıurfalıları çok üzmüştür. Çünkü Urfalılar devletine, milletine, halkına, demokrasiye ve özgürlüğe bağlı olan insanlardır. Özgürlükleri için de yapamayacakları hiçbir şey yoktur. Herhalde Ahmet Türk Urfa'yı ve Urfalıları tanımıyor. Bizler isotu gerçekten çok severiz ancak vatanımızı, milletimizi, bayrağımızı ve özgürlüğümüzü her şeyin üstünde tutarız. Onun için canımızı vermişizdir ve vermeye de devam edeceğiz" diye konuştu.
Olayın isotla hiçbir ilgisinin bulunmadığını savunan Fakıbaba, "Gerçekten bence çok şanssız bir açıklama. Ahmet Türk'ün derhal Şanlıurfa halkından özür dilemesi gerekiyor. İsot genelde mayıs ayında ekilir ve hasatı eylül veya ekimde alınır. Urfa'nın kurtuluşu ise şubat sonunda başlamış ve Nisan'ın 11'inde bitmiştir. Yani olayın isotla hiçbir ilişkisi yoktur. Fransızlarla mücadele ettiğimiz yerlerde de isot tarlası da yoktur. Ahmet Bey'in bunları çok iyi bilmesi, öğrenmesi ve derhal Urfalılardan özür dilemesi lazım" şeklinde konuştu.
aslanım fakıbaba```` nasıl urfanın kurtuluşuna böyle dil uzatırlar`biz urfayı kanımız namusumuz şerefimiz için kurtartık isot için değil demek onlar olsa isot için kurtaracaklar herkes kendi fikrini beyan eder saygılar