Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP) devreye girmesiyle birlikte bölgede beyaz altın olarak isimlendirilen pamuk üretiminin her geçen yıl katlanarak arttığı bildirildi. Şanlıurfa'da 1995 yılında 277 bin 696 ton olan pamuk üretimi, 2005 yılında 735 bin tona ulaştı. 

Dünyanın en önemli entegre kalkınma projesi olan GAP, en çok pamuk üreticisini memnun etti. Tarım konusunda uzmanların bölgede ürün desenini çeşitlendirmeye yönelik çalışmalarına rağmen üretici pamuktan vazgeçmiyor. Sulamanın başladığı 1995'te 277 bin 696 bin ton olan pamuk üretimi her geçen yıl artarak, 1996'da 344 bin, 1997'de 402 bin, 1998'de 488 bin, 1999'da 598 bin, 2000'de 661 bin, 2001'de 566 bin, 2002'de ise 631 bin tona yükseldi. İl Tarım Müdürlüğü verilerine göre, üretilen pamuk miktarı 2003 yılında 649 bin 965 ton, 2004 yılında 698 bin 20 ton, 2005 yılında ise 735 bin ton olarak gerçekleşti. 

Pamuk ekiminde artış olduğunu kaydeden yetkililer, pamuğa yönelişin 3 sebebi olduğuna dikkat çekerek, "Devletin çiftçilere pamuk üretimini teşvik için verdiği desteklemeler üretimi artırdı. Ayrıca, çiftçiler arası etkileşim ve pazar avantajı pamuğu tercih edilen ürün haline getirdi" dedi. 

İl Tarım Müdürlüğü'nden alınan bilgilere göre, pamukta prim destek ödemeleri her geçen yıl artış gösterdi. İstatistiklere göre 2005 yılında Şanlıurfa il genelindeki 19 bin 600 çiftçiye 186 milyon 406 bin 388 YTL pamuk destek ödemesi yapıldı. 

Öte yandan uzmanlar, bölge çiftçisine önemli ekonomik katkı sağlayan pamuk ekiminin zararları konusunda uyardı. Uzmanlar, sürekli pamuk ekiminin tarım arazisine zarar verdiğini belirterek, "Şanlıurfa'da sulanan alanlarda ağırlıklı olarak pamuk ekimi yapılıyor. İlimizde yüzde 85'lerde pamuk üretimi söz konusu. Her şeyden önce bu hususu, topraklarımızı tehdit eden unsur olarak değerlendirmek lazım. Çiftçi yönünden bakıldığında ekonomik gelişme önemli bir etken, ama toprakta sıkıntı yaşanıyor. Verimli arazilerde çoraklaşma, tuzlulaşma sorunları baş gösteriyor. Onun için bölgede alternatif ürün kriterleri dikkatle ele alınmalı ve buna göre politikalar belirlenmeli" uyarısında bulundu.