SİİRT'TE BAKIRCILIK TARİHE KARIŞIYOR

Siirt'te köklü bir tarihi geçmişe sahip olan bakırcılık mesleğinin kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtildi..

40 yıl öncesine kadar 100'ü aşkın bakırcı ustasının bulunduğu Siirt'te, bakır işine olan talebin düşmesiyle bu işi yapan sadece iki usta kaldı.

Kentte bakırcılık mesleğini yürüten son iki kişiden biri olan Nasri Bakırcı, giderek daralan mesleklerinde eski günlerin özlemini yaşadığını söyledi.

Eskiden çok parlak olan mesleğin babadan oğula geçerek devam ettiğini ve kendisinin de 6 yaşında çırak olarak mesleğe atıldığını anlatan Bakırcı, 60 yıldır bu mesleği sürdürdüğünü anlattı.

Ürünlerini tamamen el emeği göz nuruyla ürettiklerini belirten Bakırcı, şöyle dedi:

''Burada tamamen el emeği, göz nuru bir üretim söz konusu. Bakırı alır adeta bir hamura şekil verir gibi çekiçlerle şekil veririz. Ürettiğimiz ürünlerin üzerine çeşitli motifleri çekiç darbeleriyle adeta resim yapar gibi işleriz. Motif olarak daha çok kare, üçgen, dikdörtgen gibi geometrik şekiller, bayrağımızın sembolü ay yıldız ve bazen de çeşitli kuş figürleri işliyoruz. Bunlar en çok ilgi çeken motifler. Bir ürünün yapımı, büyüklüğüne ve işlediğimiz figüre göre saatlerimizi hatta bazen günümüzü alır'' diye konuştu.


-TEKNOLOJİYE YENİK DÜŞTÜ-


Tamamen el ürünü üretimin maliyeti artırdığını, bu nedenle bakır eşyanın fabrikasyon üretime yenik düştüğünü anlatan Bakırcı, şöyle konuştu:

''Bakırcılık, tıpkı Siirt battaniyesi gibi teknolojinin kolaylığına ve ucuzluğuna yenik düştü. Halbuki tıpkı taş fırında ve odun ateşinde pişirilen yemeklerin tadı ve kalitesi gibi bakır kaplarda pişirilen yemekler de hem daha lezzetli hem daha sağlıklıdır. Ancak buna rağmen talep azaldı.''


-MESLEĞE DEVLET DESTEĞİ İSTİYORUZ-


Ürettikleri tencere, tabak, sini, ibrik, leğen ve özellikle Siirt'e has olan perde pilav tencerelerinin yurt genelinde arandığını ve tercih edildiğini belirten Bakırcı, şunları söyledi:

''Burada ürettiğimiz siniler, ibrikler, leğenler ve özellikle ilimize mahsus olan perde pilav tencereleri yurt genelinde aranıyordu. Şimdi bunlardan yalnızca perde pilav tenceresini üretiyoruz. Yakında bu meslek de Siirt'te tarihin tozlu sayfalarına gidecek.

Bunun olmasını istemiyoruz. Bu konuda devletimizin desteğine ihtiyacımız var. Devlet öncelikle başta bakırcılık olmak üzere ölmeye ve kaybolmaya başlayan el sanatlarını ele alarak, onları teşvik etmelidir. Teşvik mi verilir, meslek okullarına veya çıraklık merkezine bir dal olarak mı konur, bilemem. Ancak çeşitli alternatifler düşünülür ve bu meslek ayakta tutulabilir.'