Atak, düzenlediği basın toplantısında, kent yönetiminin ve planlamasının bilimsel esaslara oturtulması amacıyla hazırlanan Büyükşehir Beediyesi Kanunu’nun yetkinin yerelle paylaşılması noktasında kısıtlayıcı hükümler içerdiğini söyledi.

Kanunun yerelleşmenin ve demokrasinin yaygınlaştırılmasını engelleyen maddelerle dolu olduğunu savunan Atak, "Kanun, Büyükşehir Belediye yönetiminde bütünsel ve köklü değişiklikler içermemekte, yetkiyi yerele dağıtmaktan kaçınmaktadır" dedi. Dünyada mahalle ve semt ölçeğinde yerel örgütlenmeler oluşturulurken, söz konusu kanunda nüfusu 1 milyona yakın ilçe belediyelerinin bile yetkisizleştirildiğini belirten Atak, şunları kaydetti:

"Büyükşehir belediyesinin pek çok açıdan yetkileri artırılmaktadır. Bu kapsamda, kanunun en önemli amaçlarından birinin, büyükşehir ve ilçe belediyeleri arasındaki özellikle de imar konusunda ortaya çıkan itilafları ortadan kaldırmak için büyükşehir belediyelerini tam yetkili kılmak olduğu anlaşılmaktadır. Kanunun 7. maddesinin (b) ve (c) bentleri ile ilçe belediyelerinin uygulama imar planı yetkileri ellerinden alınmaktadır. Örneğin, Altındağ ya da Çankaya Belediyesi’nin hazırladığı 1/1000 ölçekli uygulama imar planını, büyükşehir belediyesi istediği gibi değiştirerek onaylayabilecektir. Ya da büyükşehir, kentin herhangi bir yerinde yapacağı projeleri, o ilçenin yerel yönetimine, yani orada yaşayanlara sormadan hayata geçirebilecektir. Bu, her fırsatta yerelleşmeyi ve demokrasiyi dile getiren hükümet için, yerel demokrasiyle taban tabana zıt bir uygulamadır. İlçe belediyeleri devre dışı bırakılarak bu yetkinin büyükşehir belediyelerine alınmasının en önemli nedeni, planlarla yaratılan rantın engellenmeden kullanılabilmesi isteğidir. Ayrıca, kent planlama gibi teknik ve bilimsel birikim gereken konularda tüm kararların belediye meclisine bırakılması, siyasi karar mekanizmalarının bilimin önüne geçmesi demek olacak, belediye meclislerinin hiçbir teknik görüş almaksızın önerge yoluyla plan kararları almalarının önünde engel kalmayacaktır".

Kanun ile büyükşehir belediyelerinin sahip oldukları yetkilerini ’uygun görürlerse’ istediği belediyeye devredebileceğini anlatan Eser Atak, "Böylece farklı partiden olan ilçe belediyeleri, kendi ilçeleri içinde yapmayı planladıkları her proje için büyükşehir belediyesinin ve başkanın insafına terk edilmektedirler. Eğer bir büyükşehir belediyesi, siyasi hesaplarla kent yaklaşırsa ki çoğunlukla böyle olduğu görülüyor, ilçe belediyelerinin elini kolunu kolaylıkla bağlayabilecekler" şeklinde konuştu. Atak, zaten pek çok yetkisi olan büyükşehir belediye başkanlarının söz konusu kanunla, tam bir ’totaliter’, ’kral başkan’ haline geleceklerini de sözlerine ekledi.

iha-ankara

Yayın Tarihi : 18 Ağustos 2004 Çarşamba 15:17:10