CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, cumhuriyet projesinin bir toplumu, bir tarihi değiştirme, yenileme amacıyla gerçekleştirilmiş dünyanın en iddialı projelerinden birisi olduğunu belirterek, "Cumhuriyetimizin 85. yılında hepimiz aynı milletin, Türk milletinin bir parçasıyız deme kıvancıyla hem içte, hem dışta başta terör olmak üzere ortak düşmanlarımıza karşı birlikte tavır almalı, karşı koymalıyız" dedi.
Cumhuriyetin 85. yılı nedeniyle yayınladığı mesajında Baykal, cumhuriyetin 85'inci yılının gururla, mutlulukla ve heyecanla kutlandığını belirterek, bu mutluluğu yaşarken, cumhuriyetle demokrasiyi karşı karşıya getirme anlayışının çok sakıncalı, çok tehlikeli ve çok yanlış olduğunu kaydetti.
Eğer demokrasinin olanakları cumhuriyeti tahrip etmek, cumhuriyetin temellerini zayıflatmak, cumhuriyetin kazanımlarını ortadan kaldırmak için kullanılırsa; sadece cumhuriyete değil, demokrasiye de en büyük zararın verileceğini vurgulayan Baykal, "85 yıllık Cumhuriyetimizde dost düşman herkese gösterdik ki, laiklikle İslamiyet'i bir arada biz yaşattık. Türkiye Cumhuriyeti laiklikle İslamiyet'i barış içinde yaşatan, toplumsal hayatta uygulayan tek örnektir. Atatürk cumhuriyetinde, eğitimin, hukukun dini etkinin dışında tutulması bizi bu doğru ve olumlu sonuca ulaştırmıştır. Bu nedenle cumhuriyetimizin 85. yılında laiklik bizim mezhep farklılıklarımıza, inanç anlayışlarımızdaki farklılıklara rağmen bir arada bulunmamızın güvencesi olmuştur" dedi.
Cumhuriyet ile egemenlik anlayışının değiştiğini, saltanata ve hilafete dayalı eski egemenlik anlayışının, milli iradeye, yani insana dayanan bir egemenlik anlayışına dönüştüğünü belirten Baykal, "Egemenlik uhrevi, semavi, ilahi bir kaynak olmaktan dünyevi, insani, toplumsal bir kaynağa doğru çekilmiştir. Bu çok temel bir değişmedir. Bunun sonucu saltanatın ve hilafetin ilgasıdır" dedi.
Cumhuriyetin 85. yılında çok somut olarak yaşanılan değişimin en önemli sonuçlarından birinin de kadının toplumdaki konumuyla ilgili olduğuna işaret eden Baykal, şunları kaydetti:
"Cumhuriyetin toplum anlayışı içinde kadın önce hukuki ve siyasi eşitliğe kavuşturulmuş ve sonra bu hukuki ve siyasi eşitliğin olanakları kullanılarak fiilen toplum içinde kadının konumu henüz istenen düzeyde olmasa da giderek daha ileri bir noktaya taşınabilmiştir. Bunu daha ileri bir noktaya taşımakta cumhuriyetimizin bize yüklediği önemli görev ve sorumluluklardan biridir. Bu gerçekler gösteriyor ki, cumhuriyet projesi bir toplumu, bir tarihi değiştirme, yenileme amacıyla gerçekleştirilmiş dünyanın en iddialı projelerinden birisidir. İşte bu nedenlerle günümüz 'Cumhuriyet de bizim, demokrasi de, Atatürk de bizim, laiklik de, inancımız da bizim dinimiz de, Kürdümüz, Lazımız, Çerkezimiz, Boşnağımız da bizim, Alevimiz ve Sünnimiz de' deme günüdür. Cumhuriyetimizin 85. yılında hepimiz aynı milletin, Türk milletinin bir parçasıyız deme kıvancıyla hem içte, hem dışta başta terör olmak üzere ortak düşmanlarımıza karşı birlikte tavır almalı, karşı koymalıyız.
Bu anlayış ve inançla başta cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere silah ve mücadele arkadaşlarını şükranla anıyor, cumhuriyetimizin 85. yılında şehitlerimize rahmet, gazilerimize sağlık diliyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum."