22
Aralık
2024
Pazar
ANKARA

'DTP, PKK'nın siyasi uzantısıdır'

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, "Türkiye'de şimdiye kadar terörle ve teröristle mücadele edilmemiştir. Bizim mücadele ettiğimiz maalesef gölgelerdir" dedi. DTP'nin bölücü terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı olduğunu söyleyen Yazıcıoğlu, hükümeti Türkiye'yi iyi yönetememekle, muhalefet partileri CHP ve MHP'yi ise 'etkisiz' siyaset yapmakla suçladı.

BBP 7. Olağan Büyük Kurultayı, Atatürk Spor Salonu'nda başladı. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun tek aday olarak katıldığı kurultay saat 10.00'da start aldı. Güvenlik-Özgürlük-Refah (GÖR) açılımı ile gerçekleştirilen kurultay salonu tamamen doldu. Ünlü sanatçı Osman Öztunç, kurultayın başlangıcında mini bir konser verdi. Kurultaya katılanlar sık sık tekbirler getirerek, birlik ve beraberlik sloganları attı.

Divan başkanlığını BBP Genel Başkan Yardımcısı Üzeyir Tunç'un yaptığı kurultaya; AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Edibe Sözen, MHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Şefkatli, DP Genel Başkan Yardımcısı Necla Ceylan, SP Genel Başkan Yardımcısı Lütfü Esengün, Anavatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dursun Akdemir, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Başoğlu ve çok sayıda partili katıldı.

Büyük bir coşkuyla kürsüye gelen Yazıcıoğlu, BBP'yi Anadolu'nun 'hormonsuz, naturel hareketi' olarak nitelendirdi. "Ben tertemiz ellerimi size uzatıyorum. Bu eller kire bulaşmadı. Bu eller ihanete ortak olmadı. Bu eller tertemiz bir mazinin hatıralarıyla dolu bir kuşağın, bugüne uzattığı ve kutlu bir geleceğe birlikte yürümek için akitleşmek isteyenlerin elidir. Tutun dedim, tuttunuz" diyen Yazıcıoğlu, BBP'nin Türkmeniyle, Kürtüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Alevisi ve Sünnisiyle milleti tasada ve kıvançta bir yapacak, Türk-İslam coğrafyasında büyük birliği kuracak büyük ülkü yolu olduğunu kaydetti.

Yazıcıoğlu, bu yola çıkarken birlikte karar verdiklerini, birlikte yürümeye ve birlikte büyümeye söz verdiklerini vurgulayarak, "Bu yola çıkarken içerde ve dışarıda hiçbir derin güçten icazet ve destek almadık. Büyük Birlik Partisi, milli tarihimiz, milli ve manevi değerlerimizden beslenen, Anadolu'nun hormonsuz ve natürel bir hareketidir. Bizler bu ülkede yaşayan insanların her şeyin en iyisini hak ettiğine
inanıyoruz. Halka hizmet etmenin en önemli aracı olan siyaset, BBP için kesinlikle bir meslek algısı değildir" şeklinde konuştu.

Büyük Türkiye idealini özümseyen, herkes için adalet, özgürlük ve refah prensiplerine dayalı "Yeni Bir Dünya Kurma" iradesinin fitilini ateşleyecek ve tüm bunları ülke siyasetinde etkin hale getirebilecek vizyona sahip yegane siyasal oluşumun BBP olduğunu söyleyen Yazıcıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu yola çıkarken kendimize güvendik. Birbirimize inandık. Bugün bir kere daha sizlere sesleniyorum. Benimle gerekirse en çetin şartlarda birlikte yürümeye var mısınız? Milletimiz için fedakarlığa değil, gerekirse feda olmaya var mısınız? Vatanın ve milletin mukadderatını yine milletin azim ve kararlığı kurtaracaktır diyor musunuz? O halde kendi zekanıza ve dehanıza güvenin. Sizin kaderiniz ve hakkınız geri kalmışlık değildir. Artık gelenekçi değil, yenilikçi akla muhtaç olduğunuzu bilin. Yenilikçiliğin ve değişimin Sorozsuz ve Fullersiz olabileceğine inanın. Ne 'ulusalcı' ne de 'küreselci' olmak zorunda değilsiniz. Bu iki yol dışında başka bir yolda ilerlemek zorundayız. Bu üçüncü yol; anti emperyalist, demokratik, yerli, yenilikçi çizgidir. Milletimizin ve ülkemizin güvenliğini, özgürlüğünü ve refahını sağlayacak milliyetçi, maneviyatçı ve demokratik olan bu çizgide yürümek şarttır. Bu yolda birlikte yürümeye var mısınız? O halde ayağa kalkın uzatın ellerinizi. Ve bir kere daha sözleşelim, var mısınız?

Güvenliğimiz, özgürlüğümüz ve refahımız için var mısınız? Olup bitenin farkına varmaya, bahane üretmeden ve sağınıza solunuza bakmadan mücadeleye var mısınız? O halde bugünü yeni bir milat kabul ederek bir kere daha değerlendirelim."

"BBP İKTİDARINDA BİZ BU TERÖR BELASININ KÖKÜNÜ KAZIRIZ"
Yazıcıoğlu, 2008 yılının ilk 5 ayında kapanan işyeri sayısının son 10 yılda kapanan işyeri sayısının üstünde olduğunu ifade ederek, Türkiye'de açlık sınırının altında bulunan nüfusun 11 milyona, yoksulluk sınırının altındaki nüfusun ise 53 milyona ulaştığını belirtti.

AK Parti'nin iktidar olduğu 2002'den bu yana tarım desteklerini azalttığını, maliyetlerin katlanarak arttığını ama ürün alım fiyatlarının yerinde saydığını söyleyen Yazıcıoğlu, şunları kaydetti: Çiftçiler ürününü maliyetin altında satmak zorunda kaldı. Fındık üreticisi, pamuk üreticisi, çeltikçi, buğday üreticisi yani çiftçimiz borçlarını ödeyemedi. Tarlası, bağı bahçesi, evi hacizlik oldu ve elinden alındı. Allah aşkına bu tablonun neresi pembe? Büyük Birlik Partisi iktidarında Türk tarımını ve çiftçisini doğru politikalarla ihya edeceğiz. İlk başta IMF ve Dünya Bankası dayatmasıyla tarım ürünlerine getirilen sınırlamaları tamamen ortadan kaldıracağız. Yerli üretimin arttırılmasını teşvik edeceğiz.

Maliyet düşürücü, verim ve rekabet düzeyini artıran politikaları hayata geçireceğiz. Bu çerçevede kağıt üstünde değil, peşkeş çekerek değil, gerçekten tatbik edilebilen toprak reformunu hayata geçireceğiz. Sulama yatırımlarına hız vereceğiz. Başta tohum olmak üzere bitkisel ve hayvansal üretim araçlarını, kullanılması gereken gübre ve tarımsal ilacını, tarım alet ve makinelerini ülke içinde üretip, zamanında ve uygun fiyatla üreticiye ulaştıran bir tarımsal girdi politikası izleyeceğiz. Ürettiği
sürece çiftçiden vergi almayacağız.

Çiftçiyi ürün alım garantisiyle de zgürlük ve refah prensiplerine dayalı "Yeni Bir Dünstekleyeceğiz. Toprağı olmayan köylüye üretim yapılması şartıyla toprak vererek, üretime katacağız. Kuraklık, don, sel gibi doğal afetlere karşı ürün sigorta sistemi getirerek üreticilerin zararlarını karşılayacağız. Şehirleşmenin tarım arazilerini yok etmesini önleyeceğiz. Tarımsal üretim merkezlerine, ucuz taşıma aracı olan demiryolları bağlantısı kuracağız. Her türlü dış müdahalelere karşı koyup GAP'a hız vereceğiz."

Yazıcıoğlu, Türk ekonomisinin yüksek faizlerle geri ödediği borçlar ve sıcak para ile yaşayan bir 'bağımlıya' dönüştürüldüğünü savunarak, "Bir bağımlı nasıl tedavi edilirse, Büyük Birlik Partisi de Türk ekonomisini aynı şekilde tedavi edecektir" dedi.
BBP lideri Yazıcıoğlu, 'statükocu' olarak nitelendirdiği CHP'yi 'din karşıtlığı üzerinden siyaset yapmakla suçladı.

CHP ve MHP'yi etkisiz muhalefet yapmakla eleştiren Yazıcıoğlu, "Bu ülkede Büyük Birlik Partisi dışında gerçek muhalefet yapan başka bir siyasi parti var mı? Muhalefet sıfatını taşıyan diğer siyasi partiler neredeler? Grupları var, imkanları var, fırsatları ve paraları var ama kendileri yok. Tarihin kendilerine bahşettiği marka avantajının altında keyif çatıyorlar. Büyük imkanlarına rağmen hiçbir şey üretmeden, hiçbir çaba harcamadan büyük bir kitlenin umutlarını heba ediyorlar. CHP'ye gelince, sadece din karşıtlığı ve yasaklarla var. Devlet benim, halk benim, cumhuriyet benim, Atatürk benim, meclis benim diyor. Deli Dumrul misali köprü başında durmuşsun, statükonun verdiği imkanları kullanarak dur-geç yapıyorsun. Anayasayı değiştirtmem, özgürlükleri vermem diyorsun. Sen kimsin, bela mısın?" şeklinde konuştu.

Demokratik, sivil bir anayasaya ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Yazıcıoğlu, Siyasi Partiler Yasası'nın değiştirilmesi gerektiğini de belirtti. Terörle mücadele konusunda yeterli ve kararlı bir programın ortaya konulmadığını iddia eden Yazıcıoğlu, "Türkiye'de şimdiye kadar terörle ve teröristle mücadele edilmemiştir. Bizim mücadele ettiğimiz maalesef gölgelerdir. Bu mayınları kim teröristlere ulaştırdı, bunu sordular mı? Hesap sordular mı? O mayınları üreten fabrikaların sahiplerinden hesap sormazsanız, onlara haddini bildirmezseniz terörü önleyemezsiniz. Bu olayı sadece Mehmetçiğe havale ederek yapamazsınız" diye konuştu.

Düzenli ordu ile terörle mücadele edilemeyeceğini savunan Yazıcıoğlu, tam yetkiyle donatılacak mobil birliklerin oluşturulmasını önerdi. Yazıcıooğlu, "Buradan açık seçik iddialı bir şekilde ilan ediyorum. Büyük Birlik Partisi iktidarında biz bu terör belasının kökünü kazırız. Çete faaliyetlerine ve gizli örgütsel terör eylemlerine karşı düzenli ordularla açık mücadele stratejileriyle netice almak mümkün değildir. Çok iyi yetiştirilmiş asker ve emniyet personelinden müteşekkil, tamamen yasal ve hukuk
güvencesinde olacak 'Mobil Birlikler' ihdas edilmelidir. Bunlar, terör örgütünün taktik, metot, strateji ve eylem niteliklerini bilen, buna göre vatandaştan teröristi ayıracak ve vatandaşa zarar vermeden enterne edebilecek yeteneklere sahip olacaktır.

Sadece militan unsurlarla değil, onlara lojistik destek ve para veren yurt içi ve dışı tüm unsurlara karşı öncesi, sonrası veya okyanus ötesi diye ayırmadan etkin ve kararlı mücadel zgürlük ve refah prensiplerine dayalı "Yeni Bir Düne verilmelidir. Mayını üretip teröriste ulaştıranlardan, teröristin kullandığı silahı üreten, onları eğiten uzmanlardan ve onların ağa babalarını tespit edip ifşa ederek hesap sormadan onlara haddini bildirmeden dağdaki eşkıyayı durduramazsınız. Şu gölgelerle dövüşüp milleti oyalamaktan vazgeçin" şeklinde konuştu.

DTP'nin bölücü terör örgütü PKK'nın siyasi kanadı olduğunu söyleyen Yazıcıoğlu, "Geçenlerde Aktütün baskını sonrasında soyadı ve zihniyeti ile büyük çelişki ortaya koyan DTP Genel Başkanı, 'Çatışma ortamı devam ettiği müddetçe gerek PKK'lı olsun, gerek asker veya köy korucusu olsun bu insanların yitirildiğini görüyoruz. Biz hiçbir insanın ölmesini istemiyoruz' demiş. Bugün Türk askeri ile eşkıyayı aynı kefeye koyan bu zihniyeti şiddetle kınıyor ve TBMM içinde bu insanların varlığını ciddi bir çelişki olarak görüyorum. Ne siz ne de sizin eli silahlı eşkıya takımınız Kürt vatandaşlarımızın temsilcileri değilsiniz. Sizler; her türlü dış müdahaleye açık, barış sözcüğünün masumiyetini kullanarak teröre hizmet eden, insanlık düşmanı ve ipleri başkalarının elinde olan kuklalarsınız" dedi.

iha
Yayın Tarihi : 9 Kasım 2008 Pazar 13:37:43


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?