Mamak Çöplüğü’nde uygulanan köklü dönüşüm projesiyle kısa sürede yaşanan inanılmaz gelişme, görenleri şaşkına çeviriyor.
Ankara’nın günlük ortalama 40 bin tonluk çöpünün plansız vahşi depolama yöntemiyle biriktirildiği Mamak Çöplüğü, daha önceleri çevreye yaydığı pis koku ve başta Mamak İlçesi olmak üzere bölge için oluşturduğu potansiyel tehlike, Büyükşehir Belediyesi’nin uygulamaya koyduğu “Ankara Katı Atık Projesi” ile ortadan kalktı.
Tüm Mamak Katı Atık Depolama Alanı’nı kapsayacak şekilde başlatılan peyzaj ve ağaçlandırma çalışmaları kapsamında 10 bin adet fidanın dikilmesi ve açılan serada başlatılan tarım çalışmaları bölgede yakın gelecekte yaşanılacak olağanüstü bir değişimin habercisi gibi. Mamak Çöplüğü’nde gerçekleştirilen rehabilitasyonun ardından depolama alanındaki deponi gazının bertaraf’ı için kurulan sistemden elektrik elde ediliyor.
Kurulan Santralden elde edilen elektrik enerjisi, ulusal elektrik şebekesine verilmesiyle Başkent’te 50 bin konutun aydınlatılması sağlanıyor. Mamak Çöplüğünde geçtiğimiz yıl kurulan santralde elde edilen 5.2 megavat/saat enerji üretimi, Ocak ayında sisteme dâhil edilen 4 yeni jeneratör ile 11.2 megawatt / saatte çıktı.
Ardından Ağustos ayında 4 yeni jeneratörün daha eklenmesiyle üretimi 16.8 Megawatt / saat seviyesine yükselen santral, şu anda Başkent’in tükettiği yaklaşık 800 Megawatt/saat elektriğin yüzde 2’sini sağlıyor. Başkent’e en az 10 yıl süreyle elektrik enerjisi sağlayacak deponi gazı rezervine sahip olan Mamak Çöplüğü’nde üretilen elektrik enerjisi kapasitesinin, yapılacak yeni düzenlemelerle 20 megawatt/saate çıkarılması planlanıyor.
SERA TARIMINDA MODERN TEKNOLOJİ
Eylül 2008’de hayata geçirilen bir başka proje ile de bitki yetiştirilmesine aşamalı olarak başlandı. Azami verimliliğin hedeflendiği Sera Projesi ile Mamak Katı Atık Alanında topraksız tarım yoluyla sebze yetiştiriciliği yapılıyor. Çöplük alanında 2000 metrekarelik alanda toprak yerine “perlit” adı verilen malzeme kullanılarak, 4 bin 300 adet salkım domates fidesinin dikilmesi ile başlatılan seracılık faaliyeti, dünya çapında ölçekte olumlu çevresel etkileri olan, benzersiz bir yatırım projesi niteliğini taşıyor.
Islah çalışmaları kapsamında depolama gazının enerjiye çevrilmesi sırasında elde edilen atık ısının, seranın işletilmesinde kullanılmasıyla fosil yakıtlara ihtiyaç duyulmaz iken, bitkilerin büyümesi sırasında oluşan karbondioksit gazı da seraya enjekte edilerek, bitkilerin fotosentezi ile ortadan kaldırılıyor. Topraksız, kültür yoluyla 12 ay üretim yapılmasının mümkün olduğunu ifade eden yetkililer, üretim girdi maliyetlerinin yüzde 30–50 arasında azaldığını, özellikle su ve gübrede büyük ölçüde düşüş sağlandığını söylediler.
Topraksız tarımın seçilme nedeninin, yetiştirilen ürünlerin topraktan kaynaklanan zararlı fiziksel, kimyasal faktörlerden etkilenmemesi ve bunun yanı sıra hastalık ve zararlıların da en aza indirgenmesi olduğunu ifade eden yetkililer, topraksız tarımda ürünün, tohum ve fide dikiminden başlayarak hasada kadar bütün aşamalarının mühendislerin kontrolünde yapıldığını ve incelemelerin kayıt altına alındığını kaydettiler. Üretimde damla sulama sistemi kullanıldığını, sulama ve gübrelemenin otomasyon makinelerine bağlı olarak çalıştığını belirten yetkililer, topraksız tarımda bitkinin tüm besini dışarıdan verilen minerallerden aldığını söylediler.