Ergenekon soruşturması kapsamında cezaevinde bulunan Tuncay Özkan, Silivri Cezaevi'nden Yeni Parti 1. Olağan Büyük Kongresi'ne bir mektup gönderdi.
Özkan mektubunda, "Ben bu kavganın bir neferi olarak, bu noktada aranızdan zorbalıkla, entrika ve hukuksuzlukla esir alınıp mahpus edilerek, engellenmeye çalışıyorum. Ergenekon savı çürümüşlüğün doruğudur. Elbet yıkılacaktır" dedi.
Yeni Parti'nin 1. Olağan Büyük Kongresi Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleştirildi. Kongreye eski bakanlardan Yaşar Okuyan, eski Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan Mesut Özcan, Merdan Yanardağ, Fuat Garip ve çok sayıda partili katıldı.
Yeni Parti 1. Olağan Büyük Kongresi'nde genel başkanlığa Tuncay Özkan seçildi.
Yeni Parti'nin 1. Olağan Büyük Kongresi Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleştirildi. Kongrede tek aday olan ve Ergenekon soruşturması kapsamında Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Tuncay Özkan, oy birliğiyle genel başkanlığa seçildi.
Kongrede, "Türkiye laiktir laik kalacak", "Tuncay Özkan başbakan" şeklinde sloganlar atıldı. Kongrede bir konuşma yapan eski bakanlardan Yaşar Okuyan, yeni bir siyasi hareketin başladığını belirterek, "Arkadaşımız gazeteci-yazar Tuncay Özkan için buradayız. Bugün bu ülkede Atatürk'ten konuşmak suç haline getiriliyor. Ulusal devletten üniter devletten söz edene suçlu muamelesi yapılıyor. Bugün tarihe tanıklık ediyorsunuz. Tuncay Özkan'ı başbakan çıkaracaksınız" dedi. Yaşar Okuyan'ın konuşması, sık sık sloganlarla kesildi.
Kongreye katılan eski Cumhuriyet Başsavcılarından Vural Savaş da, bugün bir rüyasının gerçek olduğunu söyledi.
Ergenekon soruşturması kapsamında Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Tuncay Özkan'ın ise kongreyi özel bir izinle televizyondan izlediği belirtildi. Özkan'ın kongreye gönderdiği mektup Prof. Dr. Alemdar Yalçın tarafından okundu. Özkan mektubuna, "Özledim hem de çok özledim. Bitecek yakındır zalimin zulmü. Hissediyor musunuz? Toprakta kıpır kıpır halkın tohumu, patladı patlayacak gelincik, bitecek yalnızlığı umut mahkumunun. Meydanlarımızda açacak gelincik tarlaları, sesime ses veriyor musunuz?" diye başladı.
Özkan mektubunda, Ergenekon soruşturmasına da değindi. Özkan, "Ben bu kavganın bir neferi olarak, bu noktada aranızdan zorbalıkla, entrika ve hukuksuzlukla esir alınıp mahpus edilerek, engellenmeye çalışıyorum. Ergenekon savı, çürümüşlüğün doruğudur. Elbet yıkılacaktır. Ama bu kavgada bununla yetinmek bana ağır geliyor, zor geliyor. Bana siyaset yapma, zaten yapamayacaksın diyenlere yanıtım bu kongredir. Özkan, kongreye katılanların el ele tutuşarak bir de yazdığı sözleri tekrar etmesini istedi.
Özkan mektubuna şu sözlerle son verdi: "Sizleri Silivri Cezaevi'nde kalan bedenimin yerine bu salonda bulunan ruhumla ve aramızda olduğundan emin olduğum Mustafa Kemal'in ruhundan başlayarak tek tek saygıyla, sevgiyle kucaklar, önünüzde hürmetle eğilirim. Dostlarım, iyi ki varsınız. Türkiye'yi kucaklayacağız. Biz kazanacağız. Biz başaracağız. Tuncay Özkan Silivri Cezaevi F7 Koğuşu."