Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Genel Başkanı Derviş Günday, özellikle İstanbul’da ve bazı şehirlerde meydana gelen taksici gasp ve cinayetlerinin arttığına dikkat çekti.
TŞOF Genel Başkanı Günday yaptığı yazılı açıklamada, taksici gasp ve cinayetlerinin son günlerde yeniden yaşanmaya başladığını belirterek, "Meslektaşlarımıza yönelik gasp ve cinayetler 1980’li yılların sonlarında kamunun ilgi ve takibini çekecek boyutlara ulaşmış, daha sonraki yıllarda da büyük şehirlerde yaşanan asayiş ve terör olaylarının tırmanışına paralel olarak günümüze kadar gelmiştir. İstanbul’da bugüne kadar 59 meslektaşımız öldürülmüş olup, çok sayıda arkadaşımız da sakat kalmıştır" dedi. Cinayetlerin hepsinin soygun amaçlı olup olmadığının belirsizliğini koruduğunu ifade eden Günday, yabancı ülkelerden örnekler verdiği açıklamasında şunları kaydetti:
"Öldürülen arkadaşlarımızın üzerlerinden paralarının alınmadığı, saat ve yüzüklerinin bırakıldığı emniyet birimleri tarafından tespit edildi. Ancak, bu olayların çoğunluğunun gasp olduğu ilgili birimlerce doğrulanmıştır. Bizim de kanaatimiz budur. Gasp ve cinayetlerin nedenleri ise; ülkemizdeki sosyo-ekonomik sorunların getirdiği gelir adaletsizliği, köyden kente göç, işsizlik, eğitimsizlik, kısaca ülkemizde yaşanan tüm olumsuzluklardır. Fransa’da da taksi şoförlerine karşı başlatılan saldırılar 1980’li yılların ortalarında oldukça yoğundu. Taksi şoförlerine musallat olan bu gasp çetesine Fransız polisi tarafından büyük darbe vuruldu. Bazı şirketler, taksi şoförlerinin can güvenliğini temin etmek için yeni tedbirler aldı. Tedbirler arasında arka koltuğa yüksek voltajlı elektrik taşıyan aletler yerleştirilmesi dikkat çekti. Şoföre yapılan muhtemel saldırıda, şoför gizli bir düğmeye basarak arka koltukta oturan saldırgana yüksek voltajlı elektrik akımı veriyor. Saldırgan 10 dakika kadar hareketsiz kalıyordu."
Londra’nın sembolü haline gelen taksilerde de güvenliğin önde geldiğinin de altını çizen Derviş Günday, siyah taksilerde şoför ve yolcunun güvenliğinin ön planda tutulduğunu ve yolcunun taksiye binmesiyle iniş kapılarının otomatik olarak kapandığını belirtti. Özellikle New York, Los Angeles, Chicago gibi cinayet olaylarının yoğun olduğu şehirlerde sürücülerin yanına kesinlikle yolcu almadığını belirten Günday, "Yellow Cab olarak adlandırılan ticari taksilerde, sürücü ile yolcu arasında bir koruma oluşturulmuştur. Ön koltuk bir bütün olarak düzenlenmiş ve koltukla aracın tavanı arasına kırılması oldukça zor yaklaşık 8 mm kalınlığında bir cam yerleştirilmiş. Sürücü ile yolcunun iletişim kurabilmesi için camın belli bir noktasında küçük delikler açılmıştır. Almanya’daki taksilerde bütün taksi şoförlerinin hayatını güvene alacak 2 emniyet düğmesi var. Bu düğmelerden biri arabanın uzun süre alarm vermesini sağlayan gaz pedalının üstünde dizinin değeceği bir yerde bulunuyor. İkincisi ise telsiz aracılığıyla merkeze gönderilen özel imdat şifresi kanalıyla sağlanıyor" dedi.