TBMM kampüsü içindeki çeşitli noktalara güvenlik kamerası yerleştirilmesine ilişkin çalışmalar son aşamada.
Milletvekilleri, kameralardan dolayı herhangi bir tedirginlik duymadıklarını ancak bu kadar kamera yerleştirilmesinin hem yüksek maliyetli hem de abartılı olduğunu söyledi.
Meclis Enformasyon ve Telekomünikasyon Sistemleri Projesi çerçevesinde Meclis kampüsünün çeşitli noktalarına 247 güvenlik kamerası yerleştirilmesine ilişkin çalışmalar devam ediyor. Pazartesi günü başlayan güvenlik kameralarının yerleştirilmesi çalışmaları yarın akşam sona erecek ve Meclis'in çeşitli noktaları 247 kameradan izlenmeye başlanacak.
Çevre koşullarına dayanıklı, alarm destek yazılımlarıyla güçlendirilmiş, uzun süreli kayıt yeteneğine sahip olan güvenlik kameralarından alınan görüntüler, oluşturulan izleme merkezinde 24 saat izlenecek ve kayıt altına alınacak.
Güvenlik kameraları, iktidar ve muhalefet kulislerinin girişlerine de konuşlandırıldı. Meclis'in her noktasına yerleştirilen güvenlik kameraları bazı milletvekillerini rahatsız ederken, bazı milletvekilleri ise sistemin güvenlik açısından faydalı olacağını savundu. AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Ramazan Başak, "Burası Türkiye'nin kalbi. Gerekli önlemlerin alınması önemli. Meclis'in içinde de olması gerekli bir şey. Bu işin tekniğini bilen insanlar demek ki öyle öngörmüşler. Gerek görmüşler ki
yapıyorlar" diye konuştu.
MHP Adana Milletvekili Yılmaz Tankut ise yerleştirilen kameralardan dolayı herhangi bir tedirginlik ve rahatsızlığının bulunmadığını söyledi. Tankut, "Zannediyorum güvenlik amacıyla yerleştirilmiştir. Başka türlü düşünmek de doğru değildir. Dolayısıyla öyle bir tedirginliğimiz yok" dedi. Bu kadar güvenlik kamerasına ihtiyaç olup olmadığının tartışılabileceğini belirten Tankut, bu iş için ne kadar bütçe ayrıldığını da sormak gerektiğini kaydetti. Tankut, "Bunu güvenlik açısından değerlendirmek lazım. Ülkede çok farklı gündemler varken bunlarla uğraşmanın çok doğru olduğu kanaatinde değilim" şeklinde konuştu.
CHP Ankara Milletvekili Eşref Erdem ise Türkiye'de 'biri birini gözetliyor' meselesinin devam ettiğini belirterek, kimin kimi gözetlediğinin belli olmadığını söyledi. Erdem, "Burada belki bir denetim, gireni çıkanı kontrol, kayda alma açısından bir faktördü ama bu kadar kimsenin girip çıktığının belli olmadığı bir parlamentoda bunun da fazla bir anlam ifade ettiğini sanmıyorum" dedi. Dünyanın hiçbir parlamentosunda, parlamento ana binasında, genel kurul salonunun bulunduğu yerde bu kadar trafik
bulunmadığını vurgulayan Erdem, "Herkes bir yere kadar gelir. Genel Kurul çalışmalarının yapıldığı yerin kenarından döner. Burada Türkiye bunu kontrol altına alamadı. Umarım birşey olmaz. Çünkü olursa zaten bir defa oluyor. Bunları da çok anlamlı bulmuyorum" dedi.
Kameraların kendisine rahatsızlık vermediğini dile getiren Erdem, "Gocunacak bir şey yok. Ama Türkiye açısından ciddi rahatsızlık duyuyorum. Gündemdeki davalar da gösteriyor ki Türkiye'de mahkeme kararıyla dinlenmenin ötesinde bir yaygın dinlenmenin olduğu biliniyor. Bir hukuk ülkesinde bunların bu derece yaygınlaşmasını üzüntü ve esefle karşılıyorum" şeklinde konuştu.
CHP Hatay Milletvekili Gökhan Durgun ise toplumun gözünün önünde olan insanlar olduklarına işaret ederek, nasıl hareket edileceğini bilen insanlar olduklarını vurguladı. Meclis'e gelen insanların da sorunlarına çözüm arayan insanlar olduğuna işaret eden Durgun, "Burada bu kadar güvenlik önleminin çok da fazla gerekli olmadığını düşünüyorum. Zaten giriş çıkışlarda gerekli her türlü güvenlik tedbiri alınmış. Hassasiyet gösterilmiş. Hem maliyet olarak yazık, hem de şekil olarak çok etik değil. Çok abartılmış. İnşallah bunun altından yine bir bakanı oğlu ya da yakını çıkmaz" diye konuştu.