22
Aralık
2024
Pazar
AYANCIK - SİNOP
Belediye Sayfaları

Rüştü Paşa (Mütercim)


Rüştü Paşa (Mütercim)   (1811-1882) 

Abdülmecid, Abdülaziz, Beşinci Murad ve İkinci Abdülhamid zamanlarında beş kez sadrazamlıkta, beş kez de seraskerlikte bulunmuş Müşir ve vezirlerdendir. Sinop’un Ayancık kasabasında doğdu. Orada kayıkçılık yapan hasan Ağa’nın oğludur. Küçük yaşlarda İstanbul’a getirilmiş, 1825’te Yeniçeriler kaldırılarak ilk düzenli askerlik teşkilatı kurulduğu zaman er olarak orduya girmiş, bir süre sonra Mülazım (Teğmen) olmuş, bu arada da özel hocalardan Fransızca derleri almaya başlamıştır.
 
Tarabya Karakolu’nda memur iken Sadrazam Hüsrev Paşa tarafından II.Mahmud’a tanıtılarak Namık Paşa ile birlikte askeri nizamnameleri Fransızcadan tercümeye memur edildi. Mütercim lakabının verilmesi bundandır. 

Kolağası iken Rumeli, Anadolu ve Suriye taraflarında bulunmuş, sonra seraskerlik dairesine mütercim sıfatı ile alındı. Miralaylığına kadar orada kaldı. 1843’te Rumeli Ordusuna Mirliva (General) daha sonra da Dârı Şûraya Aza oldu. 1847’de Müşir, 1851’de ilk defa serasker oldu. Hassa Ordusu Müşirliğinde, Tanzimat Meclisi Âzalığında ve tekrar seraskerlikte, Tophane Müşirliğinde bulunmuş ve 1859’da ilk defa Sadrazamlığa getirilmiştir. 

Bir yıl sonra azledilerek Meclis Hazain Reisliğine ve bir süre sonra dördüncü defa Seraskerliğe tayin edilmiş ve bu sırada gözlerini tedavi ettirmek için Berlin’e gitmiş, Pari gibi bazı Avrupa şehirlerini gezdikten sonra dönüşünde ve Abdülaziz’in ilk saltanat yılında Meclisi Aliye Reis ve Âzalıklarında bulunduktan sonra 1866’da ikinci defa Sadrazam olmuştur. 

1867’de Sırbistan meselesi ve Girit ihtilali gibi olaylardan sıyrılmak üzere istifa etmiş ve beşinci defa Seraskerliğe getirilmiştir. 1872’de tekrar Sadrazamlığa getirildi, ancak dört ay sonra azledilmiş, 1876’da dördüncü defa Sadrazamlığa getirilmiştir. Abdülaziz tahttan indirildiği zaman sadarette Mütercim Rüştü Paşa bulunuyordu. 

Beşinci Murad’ın tahta çıkışında yine Sadrazamlık görevindeydi. Üç ay sonra İkinci Abdülhamid tahta çıkarılınca yine sadarette bırakıldı.Ancak aynı yıl içinde istifa ederek bu görevden ayrıldı. Yerine Mithat Paşa Sadrazam oldu. Ali Suavi olayından sonra Sadık Paşa’nın azli üzerine 1878’de tekrar Sadrazamlığa getirilmiş bir hafta sonra da azledilmiştir. İkinci Abdülhamid Onu İstanbul’dan çıkarmak istediği için Manisa’daki çiftliğine çekilmiş ve orada da ölmüştür.

Vekilinize soru sormak/sorununuzu iletmek ister misiniz?
Sorular/Cevaplar