Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, kavga adamı olmadığını belirterek "Biz barış, sevgi ve kardeşlik insanıyız. Benim felsefem budur. Ama inandığımız şeylerin mücadelesini de vermekten hiçbir zaman geri durmayız" dedi.
Bayburt gezisi sonrası Trabzon'a dönen Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker ve beraberindeki Yargıtay üyeleri, eşleri ile birlikte bugün Maçka ilçesindeki Sümela Manastırı'nı gezdi. Gerçeker, Sümela Manastırı'nı ilk kez ziyaret ettiğini belirterek şöyle konuştu: "Burası cennetten bir köşe. Burası aynı zamanda Türk toplumunun değişik inançlara göstermiş olduğu saygının bir göstergesi. Gerçekten burası görmeye değer bir yer. Burayı gördüğüm için çok mutlu oldum."
TURİZME FAYDASI OLUR
Gerçeker, Sumela Manastırı'nın ibadete açılmasıyla ilgili bir soruya şöyle karşılık verdi: "Yasaklarla bir yere varılamadığını dünyanın ve toplumların gelişimi gösteriyor. Burası tüm dünyadaki insanların ortak hazinesi. Sadece Türk toplumunun hazinesi değildir. Başka ülkelerde de Türk kültürünü yansıtan eserler var. Burada başka toplumların kültürlerini koruduğumuz zaman onlar da Türk kültürünü gösteren eserleri aynı şekilde koruyacaklar. Bu şekilde toplumlar arasında kültür bağı, barış sevgi kardeşlik
oluşacaktır. Burasının çok iyi korunması gerekiyor. Ekonomik açıdan da turizmin gelişmesine önemli katkıda bulunacaktır. Bundan korkmamamız lazım. Yılın belirli zamanlarında ibadete açılması yönünde bir sakıncası yok."
Anayasa ile ilgili soruları, "Gündemin sıkıntısından kurtulmak istediğimiz için buralara geldik" diye cevaplamayan Yargıtay Başkanı Gerçeker, "İnsanoğlunun ilk kavgasının ve cinayetin fotoğrafını da çektiniz" sorusunu yanıtlarken önemli mesajlar verdi.
Kavga adamı olmadıklarını anlatan Gerçeker, şunları söyledi:
"Biz barış, sevgi, kardeşlik insanıyız. Ama inandığımız şeylerin mücadelesini de vermekten geri durmayız Çünkü o görevin gerektirdiği sorumluluğu da yerine getirmek zorundayız. Bunlar hiçbir zaman kavgayla, düşmanlıkla, husumetle kin güderek, nefret duyarak değil, konuşarak anlaşarak, karşılıklı diyalog ortamı oluşturarak gerçekleştirilmesi gereken uğraşlardır."
Gerçeker'in gezisi sırasında yöresel bir sanatçı atma türkü söyledi. Yöresel sanatçının atma türküsü ilgiyle dinlendi.